pale moonlight...

~3~

carmen: gorelim bakalim kimmis bu tom kaulitz

luka: bak orda duruyo.

carmen: hosmus.

yoko: yaris basliyor yerlerinuzi alin...

ikimizde arabamiza bindik yanyana bekliyorduk yoko iki arabanin onunde duruyordu.

yoko: 3,2

camimi actim ve tom ile gozgoze geldim.yoko 1 demeden hemen once ona goz kirptim ve gaza bastim.

yoko: 1!

ilk basta ben ondeydim ortalara dogru benim hizama gecti, en sonunda da celismeli gecti bir ben oneydim bi o ondeydi, ve ikimizinde buncalik yarisma hayatinda bir ilk yasandi... berabere kaldik.

carmen: NE BERABERI AMK.

tom: NE BERABERINDEN BAHSEDIYOSUN SEN.

jack: kayitlari var, ayni anda geldiniz

tom; hayir ben geldim.

carmen: tamam aglama, bir daha yarisalim.

tom: ben seni aglaticam bir yerde ama-

carmen: laflarina dikkat et anneni sikmeyeyim

tekrardan yarisma yaptik, tekrardan ve tekrardan 8. yarisimizdi hepsindede berabere gelmistik, ikimizinde inatcligi uzerine 9uda oynadik, bu sefer cok ama cok kucuk bir fark ile ben kazandim. tomun yuzu cok komikti arabadan indim yanima gelmisti.

tom: hile mi yaptin.

carmen: aynen durdum durdum 9. denemede hile yaptim

tom uzerime geldi, kipirdamadim.

tom: guzel yaristi hanimefendi.

carmen: ilk defa bu kadar zorlandim, guzel. sevdim seni yakisikli.
bana bir kart uzatti

tom: numaram

sakince karti iki parmagimin arasina koydum ve daha sonra arabadan kaskimi almak uzere karti dudaklarima goturdum , kapiyi kapattim ve arabanin anahtariyla karti lukaya verdim.

carmen: bunlari eve birak ben biraz cikiyorum burdan.

luka: hay hay.

motoruma bindim siyah ince saclarim kaskimin altindan hafif hafif dalgalaniyordu. motordan gaz sesi cikardiktan sonra bir anda gitmeye basladim.

georg: karizma karizma

tom: bu kiz banada boyle binsin aglayacam simdi

bill: tam tersi olmasi gerekmiyo mu?

tom: oda olur.

gulustuler

tom: bara mi gitsek ya ilk defa kaybettim cok kotu hissettiriyo amk.

bill: gidelim, canim sert bir seyler cekiyor.

hepsi bara gitti bir bar masasinda oturuyolardi.

tom: ee georg, carmen nasil birisiymis tanismissin.

georg: ya oyle sert gozukmesine bakmayin cok tatli birisi

gustav: ay cok guzel

georg: sohbeti sariyo yani sert birisi gibi gorunmesinin yanina eglenebileceginiz bir insan kendisi, ama simdi dis gorunusunden falanda belli ki bi cattiniz mi birakmaz. yani bir prensibi var iyi davranirsaniz ve sizden suphelenmezse dunyanin en tatli insani olur ama en ufak bi suphelenme bi hosuna gitmeme bi atarlanma delirtir onu.

tom: oglum benim topu topu 8 dakika konustunuz gecmis karsima bana anlatiyor ya

georg: onunla o konusmadan sonra ne zaman ona baksam hepsini okuyabiliyorum onun yuzunden.

gustav: oooo romantik sozler.

tom, gustavin dedigine sinirlenip geriye dogru yaslandigi koltuktan yavas yavas one egildi, dirseklerini dizlerine koydu elindeki genis bardagida masaya sertce vurdu sonrasinda gustav ile goz kontagini kesmeden tekrardan yaslandi.

gustav: sustum tamam.

georg: neyse, tanisirsaniz bir gun anlarsiniz, ben kactim.

tom: nereye?

georg: hayirdir niye bu kadar merak ediyosun beni?

tom kasini kaldirdi ve pardon?! der gibi bakis atti.

bill: evet, yani bu bakisla demek istiyor ki sana eger bu gece seni carmenin etrafinda gorursem ya da carmenin etrafinda oldugunu ogrenirsem yasatmam.

georg: yasatma o zaman.

dedi ve gitti, tom eliyle yuzunu avusturdu ve sesli bir sekilde nefes alip vermeye basladi. bill ise sag tarafinda, sag eliyle tomun dizine vurdu

bill: sakin ol sakin ol.

tom yuzunu eksitti

tom: ya bunun soyle haraketleri yokmu

gustav: tamam be oglum, bara gelmisiz sikinti ettigin seye bak . ic iste.

bill: vayy vaay vaay , carmenin sevgilisi mi varmis.

tom: ne

tom billin baktigi yere bakti, kapi. carmen ve yaninda bir cocuk vardi.

tom: ay gozumun onu karardi allah belani vermesin senin. o grubundn bi cocuk aptal lucas miydi luka miydi.

bill: hee OSNDIWNSOMSSOSN

gustav: IENFIWMDOSNSOSNS

carmen: selam, yer yokmus burda oturmamizin bir sakincasi var mi.

tom: estafirullah

carmen: ha?

tom: buyurun buyurun.

bill, tom ve gustav gizlice guldu.