13. Bölüm
•~ Duygular ~•
Baekhyun ile aşağı indiğimde 3 Varices ve Han Chungcha (Jisung'un annesi hatırlamadıysanız) birlikte sohbet ediyorlardı.
Chan ve Hyunjin'in ne zaman gelmişti bilmiyordum ama aşağı iner inmez Hyunjin Sunbae ile göz göze gelmiştik. Bakışlarında hiç duygu yoktu, "neden burdasın?" der gibi bakıyordu.
Chungcha: Jisung? Bu da kim?'
Jisung: O b-benim arkadaşım. Dayeon High School'unda okuyor bizim gibi. Çok yetenekli ve zeki onu da 3 Varices'e almayı düşünüyoruz.
Chungcha: Düşünmeyi bırakabilirsiniz o zaman. 3 Varices'e başka biri daha girmeyecek.
Annesi çok ciddi, kendinden emin bir şekilde konuşuyordu. Aniden bana döndü.
Chungcha: Adın ne?
Minho: Lee Minhol
Chungcha: Annen baban hangi iş ile uğraşıyor?
Minho: B-benim mi?
Chungcha: Sana baktığıma göre evet.
Minho: Aslında şey-
Hyunjin: Annesi ile babasının tekstil şirketi vardı ama onlar öldü. Bu yüzden Minho mezun olup şirketin başına geçecek. Bizden 1 yaş büyük.
Chungcha: Dayeon grubuda tekstil ile uğraşıyor şirketinizin adı ne?
Herkes birbirine bakmaya başladı. Ne diyeceğimizi bilmiyorduk.
Baekhyun: Kahvaltı hazır lütfen gelin.
Chan: Aa bende çok acıktım hadi yemeğe gidelim.
Jisung: E-evet hadi gel Hyunjin.
Hep birlikte kahvaltıya oturduk Jisung'un annesinin gözleri hep üzerimdeydi. Zengin gibi davranmam gerekiyordu ama ben has fakirdim. Yemeği hangi çatalla yiyeceğimi bile bilmiyordum. Yanımda Hyunjin oturuyordu bende onu taklit ettim. Aynı şeyleri yiyip, aynı şeyleri yapıyordum.
Chungcha: Uyumlusunuz.
Minho: N-NE?!
Hyunjin kulağıma yaklaşıp "Bağırma!" dedi.
Minho: A yani özür dilerim istemeden bağırdım.
Chungcha: Tabi öyledir. Sanki seni bir yerde gördüm.
Chan: Genelde şirketin başarıları yüzünden haberlerde olur.
Chungcha Chan Sunbae'ye gözle anlatılabilecek en sinirli bakışı attı.
Chungcha: Kendide cevaplayabilir bence. Her neyse LEE MINHO şirketinizin adı neydi?
Jisung sinirle elindeki çatalı masaya vurarak bıraktı.
Jisung: Doydum. Seni bırakayım Minho. Kalk.
Chungcha: Ama-
Chungcha cevap vermeden Jisung kolumdan tutup beni çıkartı.
Minho: Canım yanıyor bırak beni.
Kollarını omzuma koyup beni kendine çekti.
Jisung: Sen Hyunjin ile olunca benimde canım yanıyor Lee Minho.
Minho: Annen sadece uyumlu olduğumuzu söyledi bir şey demedi.
Jisung: Kimse bizim uyumlu olduğumuzu söylemiyor ama... Okulda popülerim herkes peşimde koşuyor ama onların hepsi sadece suratım ve param için beni seviyor. Kendimden tiksiniyorum senin tiksindiğin gibi. Sende beni sevmiyorsun buna eminim. Her zaman bana karşı sinirlisin. Bedensel olarak yanımdasın ama benimle hiç ruhen olmadın. Seni zorluyormuş gibi hissediyorum.
Minho: Zaten zorluyorsun, okulda kalmak icin seninle yatıyorum. Şu an bir ilişki istemiyorum. İstesemde normal bir şekilde olmasını istiyorum. İlk önce tanışılır, randevulara çıkılır... Biz böyle bir şey yapmadık. Yani çıkmıyoruzda bana hiç böyle bir şey sormadım sadece sevgilimsin dedin. Rızamı bile almadın. Yani beni kıskanmak için bir sebebin yok.
Jisung: Ama dün yanıma yaklaşan sendin.
Minho: Galiba seni ümitlendirdim özür dilerim. Hem benden başka kişilerlede yatıyorsundur. Yinede canın sikiş isterse çekinme söyle.
Jisung: Hayır sen benim ilkimsin. Gerçekten bana karşı hiç bir şey hissetmiyor musun?
Minho: Biz sadece yatak arkadaşıyız Jisung. Sana karşı bir şey hissetmiyorum. En azından eskiden seni düşmanım olarak görüyordum ve senden nefret ediyordum. Ama şu an bilmiyorum. Biz seninle olabilir miyiz? Aynı dünyadan bile değiliz. Birlikte olmamamız için bir sürü hayır var.
Jisung: Ama birde evet var.
Minho: Ben bilmiyorum. Senle yatmayı sevmediğim söylenemez ama bunu istediğim için mi yapıyorum bilmiyorum. Sadece aklıma böyle bir şey gelmemişti.
Chan kapıyı açtı.
Chan: Hala burda mısınız çabuk gidin Jisung'un annesi kahvaltısını bitirdi.
Jisung: Evden dışarı çıktığında şöförümü görürsün. Nereye gitmek istediğini söyle bıraksın.
Minho: T-tamam.
Evden çıktığımda dediği gibi şöför beni aldı ve lapacıya bıraktı.
Jeongin'de ordaydı.
Minho:Selam
Jeongin: Selam
Minho: Neden erken geldin? Okul var?
Jeongin: A-asıl sen neden geldin?
Minho: Ha Jisung ile işte gitmiştik ya...
Jeongin: Sonra?
Minho: İşte öyle. Sen neden erken geldin?
Jeongin: Aslında Hyunjin Sunbae seni görmeye gelirse onu karşılamak istemiştim.
Minho: Onu seviyorsun değil mi?
Jeongin: Ya aslında onu görmeyi seviyorum sadece. Zaten pek konuşmadık ama kibar biri gibi görünüyor. Ayrıca seni seviyor gibi duruyor ama sen Jisung'u seviyorsun değil mi?
Minho: Bilmiyorum ben galiba çok yanlış şeyler yaptım. Kendimden tiksiniyorum.
Jeongin bana sarıldı.
Jeongin: Ne kadar yanlış yapsanda seninle olacağım. Her şey yoluna girecek. Sen merak etme.
Aslında bu yalanı başakası söylese inanmazdım ama Jeongin diyorsa ona inanırdım. Benim için önemliydi.
Minho: Yanımda olduğun için teşekkürler.
Juwon: Şu zengin arkadaşlarınızın 32 yaşlarında bekar hiç arkadaşı yok mu?
Jeongin: Şurda duygusal anlar yaşıyoruz dediğine bak.
Juwon: Ne yani ağlıyim mi? Hem bende sizi seviyorum.
Juwon'da bize sarıldı.
Minho: Nefes alamıyorum çekilin.
Jeongin: Suni tenefüs ister misin?
Minho: Kes be.
Her zamanki gibi çalışmaya başladık.
Çıkarkende Jeongin ile birlikte gidiyorduk.
Juwon: Beni nie aranıza almıyonuz? Çok mu yaşlıyım?
Minho: Almıyoruz çünkü evin bizim evimize ters yönde.
Juwon: He doğru.
Minho: Her neyse. Jeongin istersen senin için Hyunjjn Sunbae'nin telefon numarasını alabilirim.
Jeongin: GERÇEKTEN Mİ?! Aslında ona ne diyeceğimki boşver.
Minho: Ona yemek tarifi sorabilirsin. Lapacıda çalıştığım için bana kabak lapası nasıl yapılır gibi sorular soruyor.
Jeongin: Hm istersen al.
Minho: Tamamdır! Burda ayrılıyoruz kendine dikkat et. Görüşürüz!
Jeongin: Görüşürüz Minho.
•~Bölüm sonu~•
ŞİMDİ OKUDUĞUN
New Life | Minsung
FanfictionMinho: J-jisung ben bu okuldan gitmek istemiyorum. Ölmüş ailemi gururlandırmak istiyorum. Jisung: O zaman yat benimle.