"Çoçukluk travmam"
Birlikde eve doğru yürümeye başladık.
Bu güzel günün sonu yine hüsranla biticekdi.Birden Vegas'a bir telefon geldi.
Arayan annesiydi....."Evet anne"
-Ne?Hangi hastane?
Geliyorum tamam.Nolmuş Vegas?diye seslendim.
Annem küçük bir kaza geçirmiş.
Ayağı kırılmış...
-Hangi hastanede peki?
-Bangkok özel Hospital.Vegasın söylediği cümleyle dona kaldım.
"Annemin öldüğü hastane"
-Pete?
Vegasın seslenmesiyle irkildim.
-Aa seminle gelmemi istermisin?
-Sen babanın yanına git.
Zaten geç kaldın.Daha çok sinirlenir.
-Anladım.
-Korkma Pete.
Hemen dönmeye çalışıcam.
Gözlerine baktım.
-Tamam.Yollarımız ayrıldı.Eve geldim.
Salona geçdim babam kanepede oturmuş beni bekliyordu."Yutkundum ve içeri girdim"
Hafif bir ses tonuyla babama seslendim.
-Baba...
Kafasını kaldırıb bana baktı.
Gözlerinden çıkan o ateşi göre biliyordum.
Ayağa kalkdı.Tam önüme geldi.
Gözlerini yüzümde dolaşdırdı.
Ve hızla bir tokat attı...
Tekrar yakamdan yapıştı....
Daha sert bir şekilde tokat attı.
Dudaklarım kanamaya başladı...Telefonunu cebinden çıkardı.
-Kafanı kaldır.
Bana bak Pete diye bağırdı.Kafamı kaldırdım.
Telefonu bana doğru uzattı.
-Bunlar ne Pete?
Hiç bir sey söylemedim.Zaten açıklamaya çalışam bile anlamıyıcakdı.
-Beni rezil etmeye mi çalışıyorsun?
-Sadece küçük bir tartışma.
-Çoçukla nerdeyse.....
Sözünü tamamlamdı...
Gözlerini kapattı.
Saçımın arkasını çekdi.
-Şimdi de eşcinselmi oldun?
Ha cevap versene...
Hiç bir sey söyleyemedim.
Benim suskunluğum onu daha çok sinirlendiriyordu.Cevap vermiyiceksin öyle mi?
-Sen bilirsin.
Kolumdan tuttu ve beni çekişdirmeye başladı.
Nerdeyse evedeki tüm çalışanlar bize bakıyodu.
-Nereye götürüyorsun beni baba?
-Çok sevdiğin bir yere.
Beni evin alt kısımındakı bir depoya getirdi.
Kapısını açtı.
"Karanlık"
İçerisi çok karanlıkdı.
Ağlamaya başladım.
-Hayır baba yapma bunu.
-Bunu çoktan yapmam gerekirdi aslında Pete.
Durmadan babama yalvarıyordum.
-Baba karanlıktan korktuğumu biliyorsun.
-Travmanı yeniden yaşamanı istiyorum.
Bir baba kendi oğluna bunları dermiyidi?
BABAAA
Beni içeriye itdi.Yere düşdüm.
Kapıyı kapattı.
Ayağa kalkdım.
Arkasından defalarca bağırmama remen kapıyı açmadı....
Yere yığıldım.
Ellerimle kulağımı kapattım.
Hüngür-hüngür ağlamaya başlamıştım.
Karanlıktan çok korkarım.
Çünki küçüklüğümden beri babam ne zaman bir hata yapsam beni karanlık yerelere bağlardı.
Bazen günlerce aç-susuz kadlığım günler olurdu.
Bende bir travma koymuşdu.
Bu yüzden babamdan nefret ediyodum."Vegas keşke yanımda olsaydın"
"Gittin......"Saatler geçmesine rağmen ağlamam durmamışdı.
Her gözyaşlarımı sildikce yenileri ekleniyordu.
Parmaklarım yara içinde kalmışdı.
Kokruyordum bu yüzden ellerimle uğraşıyordum.
Dudağım acıyodu.Yara bağlamışdı.VEGAS
Çoktan akşam olmuşdu.Annemle eve geldik.
Khun Chai annemi görünce telaşlandı.
-Noldu sana?
-Merak etme.Sadece küçük bir kaza.
-Gel otur.
Annemi oturttum.
Bahçeye çıkıb Pete aradım.
Aramama cevab vermedi.
Mesaj attım.
Geri dönmedi.
Galiba telefonu kapanmışdı.
İçeriye girdim.
Khun Chai sakindi.
Yani,aralarında o kadar büyük bir sey olmamış gibiydi.
Mutfağa gittim.
Pete'in telefonu masının üzerindeydi.
-Bunun burada ne işi var?
-Efendim...
-Pete ne zaman gitti?
Telefonunu mu unuttu?
-Pete burada,diye bir çalışan kısık sesle seslendi.
-Burda?
-Khun Chai onu alt kattaki depoya bağladı.
-Karanlık olan depo?diye kaşlarımı çattım.
-Evet efendim.
-Ne oldu burada?
-Efendim kendiniz kameralardan baksanız iyi olur.
Kamerlar olan odaya gittim.
Görüntüleri buldum.
Hemen oynattım.Babasının Pete tokat atışı.
Saçlarından tutuşu....
Pete'nin dolan gözlerini çok net bir şekilde göre biliyordum...-Pete karanlıktan çok korkar.
Bunu bana bir defasında söylemişti.
Telaşla depoya gittim.
-Hemen açın şu kapıyı diye oradakılara emir verdim.
-Khun Vegas üzgünüm ama Khun Chainin izini yok.
-Sana açmanı söyledim yoksa....
-Tamam.
Kapıyı açtığında dışardakı lanpanın ışığı depoyu aydınlattı.Deponun köşesinde:
Elleriyle kulaklarını tutmuş Pete gördüm.
Çok korkmuşdu titriyodu.
Koşarak ona gidib sarıldım."Pete korkma ben burdayım"
Geldim Pete.
Ondan ayrıldım...
"Pete bana bakarmısın?
-Pete?
Hala aynı pozisyonda gözlerini bir yere dikmişdi.
-Pete lütfen bana bakarmısın?
Kızarmış gözleriyle kafasını çevirdi.
O kadar korkmuşki.
Gözlerinden okunuyordu.
Yüzünü avcumun içine aldım."Pete gözlerimin içine bak"
Geldim artık korkma........Gözleri yeniden dolmaya başlamıştı.
Kafasını göğsüme dayadım.
Saçlarını okşadım.
-Burdayım burdayım diye fısıldadım.Onu ayağa kaldırdım.Arka kapıdan odama götürdüm.
Yatağa oturdum.
-Pete iyi misin?
-Su...
Masamın üstünden bir bardak su verdim.
Dudakaları kurumuştu.
Hala titremeye devam ediyordu.
Önüne oturdum.
Ellerini tuttum...."Yara olan parmakalarına küçük bir öpücük kondurdum.
Gözlerimi yüzünde dolaştırdım.
Yara bağlamış dudağına baktım.
Yüzüm hüzünle doldu.
İncinmişdi.
Sevdiğim insan incinmişdi.
"Dudağına yaklaştım"
........
Bir öpücük kondurdum.
Gözleri büyüdü ban baktı.
-Ve...Vegas dedi titreyen sesiyle.
-Bir sey söylemene gerek yok Pete.
Ayağa kalkdım.
Çekmeceden yara bandı ve macun aldım.
Önce parmaklarını sardım.
Sonra o güzel dudağına macun sürdüm.
-Acıyor değilmi?
-Acıyo.... dedi.
-Keçdi Pete artık ben burdayım.
Ayağa kalkdım Khun Chai ile konuşmak için aşağı inicekdim.Çok sinirliydim.
-Vegas
Diye arkamdan gelen o sesle durdum.
-Nereye gidiyorsun?
-Babanla konuşucağım.
-Ben...Bende geliceğim seninle.
-İyisin değilmi?
-İyiyim.
PETE
Birlikde aşağı indik.
Babam yüzünü merdivenlere doğru çevirdiyinde göz-göze geldik.
Şaşırmış bakışlarla ayağa kalktı.-Nasıl böyle bir sey yaparsınız?diye Vegas bağırdı.
-Noluyo Vegas ne bu halin?
-Anne ben sana söyleyim.
-Khun Chai Pete dövmüş ve karanlık depoya bağlamış.
Ne haldeydi ben gittiğimde.
-Ne?
-Neden oğlumla aramadakı meseleye karışıyorsun?
-Oğlun ha?Bir baba emin ol oğluna böyle şeyeler yapmaz.
-Karışma sen Vegas.
-Ama anne...
-Ayırca sen nasıl çıktın ordan Pete?
-Ben çıkardım.
Ağzımı açmaya bile koymadı Vegas.
-Hangi cürretle?Neden bu kadar umrundaki ha?
-Çünki....
-Çünki ne?
-Ha söylesene neden susudun?
Çünki
"Onu seviyorum"diye bağırdı Vegas.
Şaşırmış gözlerimle ona baktım.
Gözlerimin içine baka baka bir daha bağırdı.
"Onu seviyorum"
Babam ve khun Phavta şaşırmış bir şekide bize bakıyolardı.
-Ne saçmalıyorsun?
-Bu doğru anne.
-Sen kardeşine?
-Üvey.
-O benim üvey kardeşim anne.
Ama ne o nede ben bir-birimize kardeş gözüyle bakmıyoruz.
-Demek ki doğru diye babam seslendi.
Hızla önüme geldiğinde Vegas karşıma geçdi.
Ben arkasında kaldım.
-Doğru olan nedir khun Chai?
-Eşcinselmişsin.Erkeklerden hoşalanıyorsun.Tüm cesaretimi topaldım ve kafamı kaldırıb babamın gözlerinin içine baktım.
-Evet.Erkeklerdem hoşlanıyorum.
Ve Vegasıda Seviyorum.
Analdın mı?
-Pete pete.
-SENDEN NEFRET EDİYORUM!!!!
-Duydunmu?Nefret!
Gidelim burdan Vegas.
Elini tuttum Vegasın.
Arkamıza bakmadan çıktık o kapıdan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üvey kardeşler
FanfictionKonu:Annesi vefat eden Pete'nin babası Vegasın annesi ile evleniyor.Babası Pete i Vegasla aynı okula transfer ediyor.Ve ikili arasında zaman geçdikce bir kıvılcım yaranmaya başlıyor....