0.3

25 6 4
                                    

Merhaba herkese.
Yorum yapıp oyunuzu kullanın lütfen.
İyi okumalar. ❤

Bahadır Meneviş -Bu Asker Bizim Asker.

      Medya:Marsel TAŞLICA

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

      Medya:Marsel TAŞLICA.

15.03.2018 ;Marsel TAŞLICA.

    "Abi bana ne zaman öğreteceksin silah sıkmayı?" dedim. Öğreteceğim diyordu her sorduğumda ama hala öğretmemişti.

   "Çok mu öğrenmek istiyorsun?" diye sordu yüzüme bakarak. Telefonunu bırakmıştı kenara.

    "Evet çok istiyorum." dedim. Gülmüştü benim bu hevesli çıkan sesime.

    "Hadi gel ozaman." dedi ayağa kalkarken. Odasına gitti. Bi kaç dakika sonra elinde silahıyla geri gelmişti.

     Beraber dışarı çıktık. Arka bahçeye geçtik. Evimiz müstakil bir evdi ve bahçesi kocamandı. Arka bahçe ormana bakıyordu. Babam da abim gibi asker olduğu için arka bahçeye atış yapmak için bir alan yaptırmıştı.

     Etrafı kırılmaz camlarla kaplı olan alana geldiğimiz de abim önce girdi peşinden ben de girdim. Abim karşımızdaki cansız mankenlerle uğraşırken ben de masadaki silahlara bakıyordum.

     Hepsi birbirinden güzel görünüyordu gözüme. Ama birtanesi vardı o hepsinden güzeldi. Onu babam kendine özel yaptırmıştı.

     Keskin nişancı olduğu için kendine özel sniper yaptırmıştı. Üstüne de Güneş ışığı yazdırmıştı altın harflerle. Ona neden güneş ışığı yazdırdığını bilmiyordum. Sorunca da cevap vermiyordu .
 
      Abimin seslenmesiyle kafamı silahlardan kaldırdım. Cansız mankenin 5 metre uzağındaydı. Yanına gittim.

     "Gel bakalım önce duruşunu ayarlamalıyız." dedi abim. Onu onayladım. Beni önüne aldı o da arkama geçti. "Bak bu benim silahım, GÜVERCİN. Kimseyle paylaşmam silahımı değerini bil. " dedi abim.

   Sırtım göğsüne çarpıyordu. Bir elini sırtıma koyum düz tutmaya çalıştı diğer eli de karnımdaydı. Düzgün durduğuma kanaat getirdiğinde ellerini ellerime sardı.

    Elime silahı tutturdu. Silaha kendi yön verdi ben de ona uydum. Kollarımızı öne doğru uzatmıştık. Bir elini elimden çekti.

    "Şuraya bakman gerekiyor hedef alman için" dedi silahta bir noktayı gösterirken. "Orada da şuraya bakmalısın" dedi silahın nişan alınan kısmını göstererek.

   "Hedefini almak için nefesini tut, hedef al, sık." dedi abim.

    Nefesimi tuttum, hedef aldım, sıktım. Tutmuştu cansız mankeni ama sol koluna denk düşmüştü. Ben mankeni incelerken abimin sesini duydum.

TaşlıcaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin