"Bunu bana yapmış olamazsın, Hoseok. Beni bırakıp gitmiş olamazsın."
Derin bir soluk çekti içine ama yetmiyor, ciğerleri sıkışıyordu.
"Yine döneceksin, değil mi?" gülümsedi. "Dönünceye kadar bekleyeceğim seni, sevgilim."
Oh, and you are holding me As if i was the last man standing on earth
Bubblegum - Cigarettes After Sex
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yoon'u ailesinin evinden alıp yola çıkışımızın üzerinden, çoktan bir saat geçmişti. Evlerinin şehre uzaklığı sürekli görüşmelerine engel oluyordu. Bu yüzden Yoon arada onlarla kalmak için gelirdi.
Birlikte yaşıyor olmamıza karışmadıkları için minnettardım. Aklıma tanıştığımız zamanlar geldiğinde gülümsemeden edememiştim.
Koltuğunda geriye yaslanıp beni izleyen sevgilim, gülüşümün sebebini merak edip elimi tutmuştu.
"Hoba, neden gülüyorsun?"
Karanlık yolun boş olmasını fırsat bilerek eğilip dudaklarına yumuşak bir öpücük kondurmuştum.
"İyi ki o gün kaldın Yoon. İyi ki ona kandın ve evime geldin, evimize."
Yoongi kıkırdayarak kollarını boynuma sarmış ve yanağıma sesli bir öpücük kondurmuştu."
"Yakışıklının birisi beni belinde havluyla karşılayınca, gitmek istememiştim." göz kırparak söylediği şeye gülmüştüm.
"Gidecek yerin olmadığı için kaldığını sanıyordum. Bak sen şu miniğe."
Tatlı tatlı kıkırdayarak koltuğuna oturmuş ve camdan dışarıyı izlemeye devam etmişti.
Ben de gülümseyerek önüme döndüm.
°°°
Planladığım yere vardığımızda arabayı durdurdum. Yoongi kocaman açtığı küçük gözleriyle etrafa bakıyordu.
"Hoba, neden buraya geldik? Eve gideceğiz sanıyordum."
Gülümseyerek indim ve hızlı adımlarla diğer tarafa geçip onun da kapısını açtım.
"Güzel bir akşam yemeği yeriz diye düşünmüştüm. Baş başa."
Uzattığım elimi narince tutarak indi ve kocaman gülümsedi bana. Bu gülüşü içindi her şey, çok aşıktım.
"Pekii."
°°°
"Hobo,"
Ağzındaki lokmayı yutmadan bana seslenmeye çalışan sevgilime baktım. En sevdiği tatlıdan söylemiştik ve uzun zamandır yemediğini söyleyip büyük büyük dilimleri yemeye çalışmıştı.
Elini ağzına kapatarak özür dilemiş ve zorlukla yutup tekrar seslenmişti.
Tatlılığına kıkırdamadan edemiyordum.
"Hoba, yarın evde mi olacaksın?"
"Ah, iyi hatırlattın meleğim. Taehyung'u aramam gerek, unutmuşum."
