Bu bölümde cinsellik olucak. Sevmeyen okumasın ¯\_(ツ)_/¯. Keyifli okumalar!
______________________________________
.(1 ay sonra) Chan hava sıcak olduğu için evde yarı çıplak halde dolaşıyordu. Minho ise kısa bir şort, üstüne o şortu kapatan bol bir tişört giymişti. İkiside Chan'ın yatağında oturuyordu.
Minho;
-Chan o zaman hastanede olduğumuz için, kendimi sana affettircek birşey yapamadım. Senin için ne yapabilirim?
Chan;
-Kendini bana bıraka bilirsin.
Minho;
-Nasıl yani?
Chan kucağını göstererek.
Chan;
-Kendini benim dudaklarıma hapsede bilirsin diyorum.
Minho;
-Fazla istekli duruyorsun
Chan;
-Sencede artık zamanı gelmedi mi güzelim?
Minho Chan'ın bu tür sorularına kelimelerle değil, hareketleriyle cevap vermeyi tercih ediyordu. Chan'ın kucağına oturdu. Chan eliyle Minho'nun ensesinden tutarak dudaklarını kendi dudaklarina bastırdı. Minho bu harekete dudağını aralayarak 'artık seninim' diyordu. Dudakları 5-6 dakka boyunca birbirinden ayrılmadı. Minho nefes almak için kafasını geriye attığında, Chan'ın yeni hedefi Minho'nun bembeyaz boynunda iz bırakmaktı. Chan Minho'dan o ayrı kaldıkları 1 haftanın, Minho'nun Chan'a söylediği sözlerin, 1 hafta boyunca öpemediği boynunun acısını şimdi çıkarıyordu. Odanın içi Minho'nun inlemeleriyle dolmuştu. Fakat bu Chan'a zevk veriyordu. Chan elleri ile Minho'nun belini kavrıyor, sanki her an kacicakmış gibi tutuyordu. Ardından belinden tutup Minho'yu yatağa attı. Bir eliyle Minho'nun bacağını tutuyor diğer eliyle yataktan destek alarak dudaklarıyla Minho'nun nefes almasını engelliyordu. Sadece nefes almak için verdikleri aralarda konuşuyor,birbirlerine bakıp gülümsüyorlardı.
Minho;
-Affettinmi beni?
Chan;
-Ben sana hiç bir zaman affedicek kadar kızmadım ki.
Minho Chan'ın bu cevabını duyduktan sonra Chan'ı kendine çekip dudaklarını birleştirdi.
Chan sırtını duvara verip oturdu ve dakikalarca alamadığı nefesi şimdi aldı. Sonra hayla uzanan Minho ile göz göze geldi. Minho sırıttı. Chan'ın üstüne çıkıp onun dudaklarıyla bütünlesti.Chan ellerini Minho'nun tşortünun altına soktu ve Minho'nun bedenini okşamaya başladı. Aynı zamanda Minho'nun öpücüklerine karşılık veriyordu. İkisininde dudakları acımaya başladı.Chan Minho'nun belinden tutup kendine çekti. Artık bedenlerinin arasında boşluk yoktu. Chan Minho'nun gözlerine baktı.
Chan;
-Lutfen beni bı daha kendinden mahrum bırakma sevgilim
Minho;
-birakmiyacagım, söz veriyorum bebeğim.
Minho'nun öpücükleri bu sefer uzun öpücükler değildi. Kısa kısa Chan'ın dudaklarına öpücükler veriyordu. Minho bu kısa öpücüklerin ardından duvarla arasında olan Chan'ı yatağa atmıştı. Boynunu acı verici öpücüklerle dolduruyordu. Bu sefer odada Minho'nun zevk verici inlemeleri değil, Chan'ın Minho'yu heyecanlandıran inlemeleri vardı. İkisininde telefonuna durmadan gruptan mesajlar geliyordu. İkiside telefonu umursamıyordu. Minho'nun eli yavaşça Chan'ın penisine doğru ilerledi.Chan gözlerini kapatmış. Sadece inliyordu. Minho'nun eli Chan'ın penisini okşarken Chan yatağı sıkıyordu. Minho boşta kalan eliyle Chan'ın elini tuttu. Minho Chan'ın inlemelerini kesmek için uzun uzun öptü. İkiside bu anı uzun süredir bekliyordu. Minho elini Chan'ın penisinden çekti. Chan rahatladıgını belirten Bir "ohh" çekti. Minho kendini Chan'ın bedeninin üstüne bıraktı. Dudağı ise Chan'ın köprücük kemiğine değiyordu. Chan Minho'yu alıp duşa girdi. Duştan çıktıktan sonra gruptaki ard arda gelen mesajlara baktılar.
