BÖLÜM İKİ: Geçmişteki ihanetler

4 4 11
                                    

Saldırıdan dört hafta sonra

Saldırının üzerinden tam dört hafta geçmiş ,cenazeler tanıdıklarına verilmiş,hasar düzeltilmeye başlanmış, saldırıyı yapan kabus krallığı ile Ruh krallığı arasındaki sınır kapatılmış ve Ruh krallığında korkunç bir sessizlik oluşmuştu.

Ruh prensesi Manolya saldırının ardından kendisini odasına odasına kapatmıştı .

Manolya haftalardır doğum gününü düşünüyordu ama sadece doğum gününü değil aynı zamanda kabus prensi Gabriel'e yapacağı aşk itirafı o da düşünüyordu.

Meğerse hepsi boşunaymış

Prenses  günlerdir yaptığı gibi yine sarayın üst katlarında ki büyük odasının balkonuna çıkmış bir prensese yakışmayacak şekilde pijamalarıyla balkondaki özel yapım koltuğuna kıvrılmıştı.

Koyu kahverengi dalgalı saçlarını serbest bırakmıştı. Gün batımını izlerken ela gözlerindeki yaşlar kumral tenine doğru bir ruhun bedenini terk edişi gibi gözlerini terk ediyordu.

Şuanda çok özensiz görünüyor ve durmadan ağladığı için ele gözleri kan çanağına dönmüştü.

Eğer şu anda onu eğiten katı hizmetkarların odasına girmesine izin verseydi iyi bir azar işiticeğini biliyordu.

Ama diğerlerinin aksine oldukça nazik olan ve onu eğiten diğer hizmetkarlar Lara,Emma ve Ava'nın  onu koruyucağına emindi.

"Efendim prens Bert sizi görmek istiyor."

Prenses havada uçuşan ,bedenini terk etmiş ama hala daha hizmet etmeye devam eden güzel kadın ruhuna doğru kafasını çevirdi.

"Hiç kimseyle görüşmek istemediğimi söyle."

"Emredersiniz efendim."

Bugün abisi dördüncü kez konuşmak istemiş ve prenses dördüncü kez reddetmişti.

Hiç kimseyle konuşmuyor,hiç bir şey yemiyordu .

İhaneti kaldıramıyordu. Bunca zamandır sadece daha fazla toprak parçası için dost rolü oynadıklarını inanamıyordu.

Saldırı planlarının birinci kısmıydı ve saldırı sadece dikkat dağıtmak içindi.Ruh krallığı saraydaki saldırıyla uğraşıp kimin yaptığıyla ilgilenirken kabus krallığı köyleri işgal etmeye başlayacaktı.

Ama planlarında Ruh krallığının saldırıyı yapan ajanları erkenden bulmaları ardından sınırları güçlü büyülerle kapatmaları yoktu.

Ruh krallığı bütün bu bilgileri işkenceye  dayanamayıp konuşan ajanlardan öğrenmişlerdi.

Prenses tam ela gözlerini kapatıp uykuya dalacağı esnada geniş balkonun,üzerine özel desenler işlenmiş olan korkuluklarına konan beyaz güvercini gördü.

Prenses kıvrıldığı koltuktan huzursuz bir biçimde kalktı ve güvercinin yanına gitti.

Beyaz  güvercini  eline aldı  ve o esnada güvercinin ayağındaki mektubu ve mektubun üzerindeki kabus krallığına ait olan işareti gördü.

Prenses mektubu kimin gönderdiğini biliyordu .Aynı dört hafta öncesine kadar olduğu gibi bu mektubu ihanet eden kabus krallığının en küçük prensi ,aynı zamanda prensesi aşık olduğu ve bu yüzden kendine kızdığı prens Gabriel'den geliyordu.

Prenses elindeki güvercinle birlikte hızlı bir biçimde büyük odasına girdi.

Odanın köşesindeki içinde kendi güvercininin de bulunduğu altın işlemeli büyük kafese doğru ilerledi.

Kafesin yanına geldiğinde güvercinin ayağındaki mektubu nazikçe çıkardı ve kafesin kapağını açıp güvercini kendi güvercininin yerleştirip kapağını kapattı.

Prenses elindeki mektubun üzerindeki kabus krallığının işaretini gördükçe daha çok sinirleniyor ,büyük odanın içinde volta atıyordu.

Prenses ,prens Gabriel'in hangi yüzle bu mektubu gönderdiğini düşünüyor,düşündükçe daha çok öfkeleniyordu.

Ama prenses elindeki mektubu okumamakta kararlıydı.

Mektubu ne yapacağını düşünürken gözüne pencerenin yanındaki ,üstünde kitaplar olan masanın çekmecesine takıldı.

Prenses hala daha öfkeli olan  adımlarıyla masanın yanına gitti.

Çekmeceyi hızla açtı ve içindekileri masanın üstüne boşalttı.Mektubu çekmecenin içine yerleştirdi ,çekmecenin kapağını kapattı ve aynı diğer mektupların olduğu çekmeceye yaptığı gibi kilitledi.

kilidi aldı ve içinde güvercinlerin olduğu kafese doğru ilerledi.Kilidi kafesin parmaklıklarına sıkıca bağladı ve hızla kıyafet odasına geçip fazla kabarık olmayan yeşil elbiseyi giydi ,saçlarını açık bırakıp bir prensesin asla dışarıya çıkmaması gereken bir özensizlikle hızla dışarıya çıktı.

Sarayın içinde hızla ana çıkışa doğru koşarken herkes ona bakıyordu.

Hizmetkarlar ,ruhlar,muhafızlar,kral ile konuşmaya gelen vatandaşlar,herkes ona bakıyordu.

Prenses hiç kimseyi umursamadan dışarı çıktı ve büyük ormana doğru koşmaya başladı .

Prenses şuanda intikamdan başka hiçbir şey  düşünemiyordu .Biraz sakinleşmek için ormandaki nehir kenarında dinlenmeye ihtiyacı vardı.

                                   ⚔️

Prenses o gün ve o günden sonra ne yaparsa yapsın içindeki intikam arzusunu dindirememiş ve bir daha eskisi gibi olamamıştı .

Artık geceleri Prens Gabriel'ı düşünmekten değil nasıl intikam alacağını düşünmekten uyuyamıyordu.

Artık masasının üstü prens Gabriel'ın gönderdiği ve her birini en az kırk kez okuduğu mektuplarla değil yaptığı ve her birini detaylıca kağıda döktüğü intikam planlarıyla kaplıydı.

Ama Prenses saldırıdan dört hafta sonra gelen mektubu okusaydı her şeyin daha güzel olacağını bilemezdi...

                                    ⚔️

İkinci bölüm geldii

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın

647  kelime

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 05, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sadakatsiz KrallıklarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin