685 42 153
                                    

Rina tv karşısında mutlu mutlu noodleını yerken telefon çalar. "Yeonsun?! Alo...?"

Chan, Rina ve Yeonsun arasındaki telefon konuşmasını dinlerken kendi kendine kıkırdar.

"Aman Tanrım... O adamla telefonda konuşuyor... Umarım onu ​​reddediyordur...  Bilgisayarını kapatır ve not defterine yazmaya başlar.

"An geldi ve savaş başlıyor..." Devam eden telefon görüşmesini dinlerken kıkırdıyor. "Sadece ısrarcı olmam gerekiyor... Bana uzun süre karşı koyamaz..."

Rina telefonda Yeonsun'a neden bugün buluşmaya gelmediğini sorar ve Yeonsun'un verdiği cevapla telefonu kapatan ani bir sinirle: "SANA NAPTI NAPTI!?!" ve telefonu kapatıp hızla Chan'ın odasının kapısı tıklatır."CHAN!"

Chan kapının yüksek sesle çalındığını duyar ve bir süre sonra yüzünde heyecanlı bir ifadeyle kapıyı açar. "Evet tatlım! Ne var? Teslim olmaya hazır mısın?" Kıkırdar ve kolunu onun omuzlarına koyar.

Agresif bir şekilde nefes alıp verirken konuştu: "SEN YEONSUN'UN EVİNİ BASIP ÇOCUĞU TEHDİT EDİP BODRUMA MI BAĞLADIN? MANYAK MISIN OĞLUM SEN!"

Diyerek Chan'ın üzerine yürür. Chan biraz korkmuş görünür ve Rina'nınonun üzerine yürümesiyle o da geri geri giderek götünün üstüne yatağa düşer.

Chan, Rina'nın ona ne kadar agresif bir şekilde yaklaştığını görünce şaşkına döner. Etrafına bakınır ve kaçmaya çalışır ama hemen köşeye sıkışır. "Hayır, hayır, hayır tatlım! Bu kadar sinirli olma! Belki biraz fazla ısrarcı davrandım ama sana söz veriyorum, sana karşı nazik olacağım.. . Asla seni incitecek bir şey yapmam..." Kendisine saldırmasını engellemek için onun ellerini tutmaya çalışır.

"Hey tatlım, oturalım... Bunu konuşabiliriz, merak etme..." Yalvaran gözlerle ona bakıyor.

Rina, Chan'ın yatağa düşmesini fırsat bilerek Chan'ın yakasından tuttup yakasından çeker.

"Bak oğlum... Eğer ki bir daha çevreme veya aileme bu tür eylemlerde bulunmaya devam edersen seni annenin rahmine geri sokarım...ANLADIN MI LAN! NASIL BİR PSİKOPATSIN OĞLUM SEN?SEN DELİYSEN BENDE DELYİM ULAN!" Hala sinirle nefes alıp veriyor.

Chan ona kocaman açılmış, korku dolu gözlerle bakıyor. Korkudan donakalır ve hiçbir şey söyleyemez veya yapamaz.

"Tamam, tamam... Sakin ol tatlım..." Sütten yeni kesilmiş kedi yavrusu gibi konuşup  başını sallar.

Rina tehditkar gözlerle Chan'a son kez bir bakış attıktan sonra Chan'ın yakasını sinirle geri bırakır ve arkasını dönüp çekip giderek kendi odasını çıkar.

Bir süre ona bakar ve sonra rahatlayarak içini çeker. "Vay... Tamam, şimdilik güvendeyim. Bana hâlâ kızgın..."

Kendi kendine düşüncelerine dalarak: "Hayır, Onu kendi haline bırakamam Bu sorunu çözmeliyim... Aşkımızın yürümesi için bana nasıl güveneceğini öğrenmesine ihtiyacım var... Ama ne yapmalıyım Belki ona biraz zaman vermeliyim? Ya da belki hiçbir şey yapmamalıyım İyi bir erkek arkadaş bu durumda ne yapardı?"

...

Rina hala o kadar kızgındı ki sabah uyanınca Chan'ın yüzünü görmemek için çok daha erkenden uyanıp önce Yeonsun'u görmeye gitti.

Sabah olduğunda ve Rina Yeonsun'la buluşmak için ayrıldığında, Chan hala yatağında ve kendi kendine "Ah, kahretsin! Sanırım bana gerçekten kızgın..." diye düşünüyor . İç geçirip yataktan kalkıp hazırlanmaya gidiyor.

My Lovely (Ew) Pervert | BANG CHANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin