hyunjin heyecandan evin içinde ordan oraya gidiyor etrafın toplu olup olmadığını onuncu belkide yirminci kez kontrol ediyordu.
minho ise biraz aceleci bir şekilde girdiği hediye dükkanında dolaşıyordu.
ne alacağını asla bilmiyordu sıkıntıyla öflerken tam karşısında duvarda asılı deniz ve gemi kabartmalı tabloyu görünce kendini garip hissetti.
tabloya yaklaşıp dokundu bu hediye için idealdi.
tabloya baktıkça içinde garip bir şeyler hissediyordu, ne olduğunu anlamdıramadı.güzelce hediye paketi yaptırıp motoruna doğru ilerledi gecikmek istemiyordu.
hyunjin aynanın karşısında saçını kontrol ederken kapının ziliyle irkildi.
minho ilk defa kargo dışında evine geliyordu derin derin nefes alıp kapıyı açtı."hoş geldin"
"hoş buldum"
minho içeri geçti ama ne yapacağını bilmiyordu bu yüzden hyunjin'e baktı.
"salona geçelim gel"
hyunjin önde minho arkada salona geçtiler.
"bu arada bunu sana aldım" elindeki hediye paketini uzattı.
hyunjin şaşırak paketi alıp açtı.
"tabloyu görünce çok garip hissettim"
hyunjin tabloya büyülenmiş gibi bakıyordu.
denizi çok severdi izlemeyi özellikle."minho bu çok güzel gerçekten"
minho'nun beklemediği bir şey oldu.
hyunjin, minho'ya sarıldı teşekkür amaçlı."çok teşekkür ederim minho"
"rica ederim hyunjin"
"tamam şimdi önce yemek yiyelim sonra diziyi izlerken yaptığım tatlıları yeriz"
"tamam"
birlikte konuşa konuşa yemek yiyorlardı.
ilk buluşmalarından daha verimli geçiyordu.minho, hyunjin'in bu konuyu açmaması onu dahada rahatlatmıştı.
ama yinede yüzyüze konuşulması gereken bir konu olduğunu düşünüyordu fâkat bu konuyu bugün açmayacaktı. bu büyülü ortamı bozmak istemiyordu.birlikte mutfağı toparlamışlar dizi için tatlı tabaklarını ve içecekleri hazırlayıp salona geçtiler.
ikili aynı koltuğa oturdu ama aralarında bir kişilik mesafe vardı.
hyunjin birazda olsa minho'dan çekiniyordu.
minho ise bir şey diyemiyordu.ikinci bölüme geçtiklerinde hyunjin lavaboya gideceğini söyleyip kalkmış ve minho'nun yanına oturup oturmaması gerektiğini seungmin ve changbin'e sorduğunda bir takım azarlanması sonrası minho'nun yanına oturmaya karar vermişti.
içeri geçtiğinde minho hala bıraktığı yerde dizlerini kendine çekerek oturuyordu.
tüm özgüvenini toplayıp minho'ya daha yakın oturdu hyunjin.
kolları birbirine değmişti ve hyunjin buz gibiydi."sen üşümüşsün niye söylemiyorsun?"
"üşüdüğümün farkında değildim ki"
minho diğer koltukta duran örtüyü alıp geri hyunjin'in yanına konumlandı ve üstlerini örttü.
hyunjin şimdi sıcacık hissediyordu.son bölümü bitirdiklerinde saat gece yarısını geçmişti.
"üçüncü sezon onaylanmazsa amazon'u basarım"
"onaylanır bence ya"
"balkona çıkalım mı?"
"olur"