Medya: Palmiyeler- Aslında Alkol Damarımda
Başlıyoruz.
Şirketten çıkar çıkmaz derin bir nefes aldım ve arabama doğru ilerledim. Artık alışverişe çıkmam gerekiyor çünkü dolabımda giyecek hiçbir şey kalmadı. Konumu açarak en yakın alışveriş merkezine baktım ve arabamı çalıştırdım. 15 dakikalık mesafede olan alışveriş merkezine doğru sürdüm.
Geldiğimde boş park yeri bakıyordum. En sonunda bir park yeri bulduğumda arabayı oraya bıraktım ve olduğu yerin fotoğrafın yerini çektim.
Yukarı çıkıp geldiğim kata baktığım da tam karşımda erkek giyim mağazası olduğunu gördüm. Aslında buradan Mert'e bir takım bakabilirdim. İlerledim ve önümde ki mağazaya girdim. Keten bir takımı gözüme kestirdim ve Mert'in bedenini bularak direkt kasaya ilerledim. Ödemesini yaptıktan sonra mağazadan çıkarak yemek katına çıktım.Siparişimi verdikten sonra bir masaya geçerek beklemeye başladım. Bir süre sonra yemeğim hazırdı ve kalkıp aldım.
Tam masaya oturacakken karşıdan gelen daha geçen gün arabasını önüme kıran adamı Karan Saygıner'i gördüm. Bana doğru sırıtarak geliyordu. Allah'ım sen bana sabır ver.-"Yine mi siz?" Diye sorduğum da şaşırmış gibi yapıyordu.
-"Sakin ol avukat. Bir şey konuşmaya geldim." Dediğinde neyden bahsettiğini az çok tahmin ediyordum.
-"Sizin tam olarak derdiniz ne? Ne yapmaya çalışıyorsunuz? Beni korkutmaya çalışıyorsanız, yanılıyorsunuz." Bu adam salak mıydı yoksa ben mi fazla zekiyim?
-"Sana o şirketin avukatlığını yapmaman gerektiğini söyledim ama şirketin avukatı olmayı kabul ettin. Bundan sonra dikkat et avukat. Başına geleceklerden ben sorumlu olmam." Tam ona cevap verecekken benden önce başka biri cevapladı.
-"Başına gelecekler neymiş bana da anlat Karan." Kafamı sağa çevirdiğimde aşina olduğum yüzü gördüm.
-"Vay be sonunda aramıza teşrif edebildiniz beyefendi."
-"Ateş Bey.."
Bölümü burada bitiriyorum. Kendinize iyi bakın.