İzbe yerden kurtulup köylülerden yardım isteyerek köy servisine binmiş askeriyeye yakın bir yerde inmiştik. Arabalara geçiş veren nöbet kulübesinden çıkan Ali şokla bizi görüp hızla yanımıza geldi.
"Oğlum nerdesiniz siz? Heryerde sizi arıyorlar. İlk askerden kaçtınız sandılar sonra kamera kaydında herşey ortaya çıktı." Hem konuşup hem de tek tek hepimize sarıldı.
Askeriyeye ilerledikçe tertiplerin koşu yaptığı göz gıdamıza girdi. Bizi görünce üsteğmen dahil herkes durmup ardından hızla yanımıza ilerlediler. İlk önce üsteğmen sonra bizim devreler ve diğer devreler olmak üzere herkese sarıldık.
Küçük bir köy askeriyesi olduğu için en büyük rütbeli komutanlarımız asteğmen, teğmen ya da yüzbaşı oluyordu ama bizden sorumlu yüzbaşınızın yaklaşık iki hafta önce taini çıkmış ve gitmişti.
Diğer iki komutanlarımız çay dağıtanlar dahil herkes bahçede etrafımıza toplanmış endişeyle bakıyordu. Revir doktorumuz tek tek yaralarımıza pansuman yapıyor aynı zamanda ağır hasarımızın olup olmadığını anlamaya çalışıyordu.
"Oğlum artık anlatın ne oldu? Nasıl kurtuldunuz? Burası sınır bizim aramalarımız boşa çıktı özel harekatın aramalara çıkması için dün dilekçe gönderdim." dedi Mahmut Asteğmen.
Benim azım yüzüm onlardan daha fazla yamulduğu için Hasan anlatmaya başladı. "Komutanım biz izin saatimiz dolmuş servis bekliyorduk."
Herkes pür dikkat bazıları yere bağdaş kurmuş bazıları ise ağaçlara yaşlanmış bizi dinliyordu." Sonra siyah bir servis aracı önümüzde durdu. Puşili sayıca bizden üstün itler bizi döverek zorla araca bindirdiler."
"Terk edilmek üzere olan bir köye götürdüler. Alacalar köyü." herkesin ağzından şaşkınlık dolu nida döküldü. Muhtemelen tahmin edememişlerdi.
"Ula hadi anlat ben ben bile heyecanlandum." dedi Emrah.
"Ondan sonra terk edilmiş bir evde iki gün boyunca dövüp bizi konuşturmaya çalıştılar. Peh onların işkencesini sikelim.""Çok şükür ki dayandık. Bu sabah Kadir yine bize yaptığı ağız oynatma şebekliginden yaptı." Gozlerimi hızla ona çevirip uyarı dolu bakışlarımı yolladım. "Yani ilizyon yaptı." dedi hafifçe öksürerek.
Çaycı Kamil " devamını anlatsana la"diye böğürünce Hasan daha da heyecanlandı. Kemal Sunal'ın dolandırıcı olduğunda Karbonat Erol'u dolandırdıği sahne gibi siren sesi çıkardı." demesiyle herkes kahkahaya boğuldu.
"Görmeniz lazımdı piç kuruları üç kişiydi anına koyim. İki köpek de dışarıdaydı. Pardon komutanım küfür ettim." demeyi de ihmal etmedi. "Dur ula burdan sonrasını ben anlatacağım."dedi Emrah heyecanla.
"İkisi sesin yakından geldiğini anlayınca etrafı aramaya başladı. Kadir busefer askerleri çözün silahları onlara teslim edin yoksa hepinizu olduriruruz." dedi Karadeniz ağzı ile.
"Siktir devam etsene." diye çığırdı Emre Asteğmen. "Sonra bizi çözüp G3leri bize verip önümüzde dizildiler.Emniyeti açıp üç pezevengi de aynı anda öldürdük."
"Dışarıdan gelen iki kişinin de leşini çıkardıktan sonra Kadir duvardaki paçavrayı parçalayıp tuvalete attı. Demesiyle herkesten alkış yükseldi. O anı şimdi yamamışım gibi kalbim hızla çarpmaya başladı.
Tebriklerden sonra komutanlar bulunduğumuza dair dilekçe göndereceklerini ve dinlenmemizi emretti. Bir hafta sonra yeni yüzbaşı atanacakmış.