İçimde hâlâ bir korku vardı. 'Ben nasıl ağlıyorum, nasıl göz yaşlarım akıyor ve en önemlisi beni görmüş müydü, gördüyse bundan sonra ne olacaktı?' Düşünmekten kafam deliniyor gibi hissediyordum.
Onlar konuşmaya devam ederken bir kaç kez Sülügay'a bakıyordum. Ne zaman kendisine baksam bana bakıyordu ama hâlâ zorbalamaya devam ediyordu. Onun sorunu neydi, neden hem zorbalayıp hem de bakıyordu? Ama yalan yok renkli gözleri çok güzeldi. Bir manzara olsa saatlerce izlenebilirdi.
Sahi ben bir insana karşı nasıl böyle şeyler hissedebiliyorum, canlı olmayanların hisleri var mıydı?
Düşüncelerimi bir kenara bırakıp kendime geldim. Ekrana baktığımda hâlâ benim hakkımda konuşup bana bakıyordu. Hakkımda konuşmasını geçtim bana bakması bile kalbimi hızlamdırmaya yetmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mutfak Zorbam / Sulufle
Teen FictionMutfakta her şeyden habersiz öylece pişmeyi beklerken hayatım en fazla ne kadar değişebilirdi ki? "zorba sulunay katlanılmaz bir güçtür,,