feridun abiniz size seks hikayesi yazdı
iyi okumalar✨
gece, acımasız sessizliği ile sokakta kalmış üç beş insanın üzerine sinerken eren, dudaklarından firar etmiş hüzünlü melodiye eşlik ederken bulmuştu kendisini. akşam dersinden çıkmasının ardından koşar adımlarla doğum günü partisinin olacağı eve ilerliyordu. bu o apartmanda kutladığı ilk doğum günü değildi elbet. binanın çatısında o güne kadar vermiş oldukları partileri, eğlence namına geçirdikleri günleri düşündü.o ev, işte yürüdüğü bu sokak, şu altından geçtiği sarı sokak lambası ona zerre yabancı değildi. ama her seferinde yolu eskisinden de az düşerken bulmuştu kendisini. gelmesi için her seferinde öncekinden sayılı sebep bulabilir olmuştu.
başlarda sebep bulması hiç de zor değildi, abisi için gelirdi bu eve. levi için gelirdi. levi'ın koruması içindi. levi'ın yardımı, desteği, sevgisi içindi ama vakit ilerledikçe sevdiği ve geçirdiği zamana minnet duyduğu insanlar değişti. eren de kendisini sanki aynı rüyanın farklı versiyonlarını görmeye devam ettiği bir döngüdeymiş gibi hissetti. rüyanın kabusa evrildiği döngü... bu döngüyü yıkmak gerekirdi.
hem bu büyümüş levi, kendisine gençkenki halleri kadar çok güven vermez olmuştu. 18 yaş gününde hunharca öpüştükleri çatı artık doğum günlerinin vazgeçilmez yeri olmaktan başka anlamlar da kazanmıştı eren için.
o gün çatıda buz olmuş ellerini kendi gömleği arasına sızmasına izin vererek ısıtan levi, eren için ileride sağlayabileceği tüm ailevi güven ihtiyacını yerle bir etmişti. bu yüzden uzun saçlı çocuk şimdi ona sırtını yaslamaktan çok, açıkça kendisininkinden deneyimli dudaklarını ezmek, kendisine bakışları artık koruyuculuktan öte saf arzu kılıfına bürünmüş adamın tek odağı olmak ve bir şekilde yıllar boyu gücünden, kayıtsızlığından ve sonsuz sevgisinden istifade etmiş olduğu bu adamı sırf kendisi gibi olarak, kendisini sunarak etkilemek istiyordu.
ilk defa levi, kendisinden faydalansın istiyordu. yıllar boyu aradığı desteği sağlayan adamla aralarındaki o sessiz anlaşmanın yönü değişmişti. değişsin istemişti.
o kısık mavi gözler artık kendisini seyrederken hızlı hızlı hareketleniyordu, sanki hiçbir hareketini kaçırmak istemiyormuşçasına, sanki eren'in her bir eylemine şahitlik etmeye ihtiyaç duyuyormuşçasına... ve saygı duyduğu adamın gözlerinde bunun farkına varmak eren için hiç iyi olmadı. zira bu sonrasında en büyük bağımlılığı olacaktı. soğuk mavi gözler, cesur adımlarla tırmanıyordu kendininkilere. kararsızlık barındırmıyordu öpüştükleri zaman...
derin bir nefes aldı ve son beş dakikasına tezat ağır ağır apartmana ulaştığında zili çaldı. oyalanmadan kendi katına çıkarken kafasında hiçbir şey yoktu, tek bir endişe dahi kalmamıştı içinde. ne olup olmayacağını hesaplama konusu ağır geliyordu ona, zaten levi'ın sağı solu da belli olmuyordu. onun için ana bırakmakta ısrarcıydı. olaylar nasıl gelişirse, öyle davranacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
no harm
Fanfictioneren'in tek çaresi levi'ın mesajına yanıt vermesi olmuştu... texting