Bela geliyorum demez matematikçi der

jung öldün çık

Minho~

Her zamanki gibi yemeği yiyip akşam yürüyüşne çıkmıştık.

"Simdi ne yapacaksın?"

"Jung konusunda mı okul konusunda mi?"

"Her ikisi için"

"Jung ile oynamayı düşünüyorum okul işine gelirsek okumayacağım"

"Pardon?"

"Sana söylemedim ama benim plak sirketim var"

"NE!?"

"Müzikten yürümeyi planlıyorum"

Birden yağmur atıştırmaya başlamıştı
Saklanacak yerimiz yoktu nehirin kenarında yürüyorduk

Tam ceketimi çıkarıp ona verecekken beni durdurdu

"Biliyor musun min
yağmuru hep sevmişimdir"

Bana bakıp gülümsedikten sonra konuşmaya devam etmişti

"Ağlamaktan korkardım ve kimsenin yanında ağlamazdım ben çünkü bana hep ağlayınca birşey değişmez dediler öyle büyüdüm ben,ben Ağlayacağım zaman yağmurda ağlardım yağmur saklardı göz yaşlarımı..."

"Jisung..."

"Hayır! Bi daha dram kasarsan yemin ederim hiçbirşey anlatmam"

"Tamam ama hasta olacağız"

"Birşey olmaz"

"Jisung!"

Bu umursamaz tavırları sinirimi bozuyordu

Eve vardığımızda sırılsıklamdık
Her yerimizden su akıyordu.

"Min"

"Efendim?"

"Seni çok seviyorum"

Yanağıma bir öpücük kondurup üstünü değiştirmek için yukarı çıkmıştı.

Jisung~

Aşağı indiğimde koltuğa uzanmış kitap okuyordu

"Minho?"

Anlaşılan kitaba fazla kaptırmıştı
Aklımda bir piclik vardı ama

"Ah!"

Merdivenden yere yuvarlanmıştım minho anında ayağa fırlayıp yanıma gelmişti

"Jisung iyi misin?"

Hayır gülmemeliyim yüzünden ne kadar endişelendiğini anlayabiliyordum

Beni kucağına alıp koltuğa oturtmuştu
Oda yanıma oturduğunda fırsat bu fırsat diyip kucağına yatmıştım

"Ah jisung ah ne yapacağım ben senle?"

Yüzüne dönüp kocaman sırıtmıştım
Bu güzel anı serefsiz jung bölmüştü

"Jisung telefonun"

"Aha jung arıyor bak şimdi"

Minhoya sessiz olmasını söyleyip oyuna başlamıştım

"Alo?"

"Ee jisung ne diyorsun?"

"Olmaz yani ondan ayrılamam ben..."

"Demek sırlarının ortaya çıkmasını istiyorsun ha?"

"HAYIR! Yalvarırım"

"Şartım belli kararını kendin ver"

"Ben..."

"Salı günü saat altıda köprü altına gel aksi taktirde işin biter"

"T-tamam g-geleceğim..."

"Görüşürmek üzere~"

Telefonu kapatır kapatmaz gülmeye başlamıştık

"t-tamam g-geleceğim PWJSODJDODJO"

"PQKEPFKGPGKGPRKEO"

"Nası göt olcak ama PWKDOFJFOFK"

"Çok fenasın jisung"

"Görevimiz"

Minhoyla terasa çıkmış yıldızları seyrediyorduk o gece için en son hatırladığım o

Sabah uyandığımda yatağımızdaydım beni buraya kadar mı indirmişti

Wooaaw kaslı kocam benim

"Sungie~"

Hoplaya zıplaya yanıma geliyordu
Hemen yanıma oturup konuşmaya başladı hem konuşuyor hemde dağılan saçlarımı düzeltiyordu

"Haydi biran önce giyin seni bi yere götüreceğim~"

"Nereye!"

"Süpriz~"

"Ya ama"

"Haydi giyin"

Hemen üstüme birşeyler geçirip aşağı inmiştim

Arabada giderken her ışıkta durduğumuzda bana bakıp gülüyordu

Aslında komiktim evet başımı koltuğa yaslamış uyumaya çalışıyordum

"Uyku mu ben mi?"

"Ben"

"Ya jisung!"

"Uyku mu minho mu?"

"Minho kim ya milyonlarca min-"

"Ya uyku mu sevgilin mi?"

"Sevgilim mi var benim tabiki uyku"

"Ben neyim ağh~"

Ve minhodan bir ağlama taklidi

"Aaa tabi doğruya vardı bi tane sevgilim şuan araba kullanıyor"

"Seni çok seviyorum jisung"

"Ben seni hiç sevmiyorum ağla!"

"Niye böyle bi çocuksun ya"

"Nası bi çocuk muşum?"

"Güzel ve yaramaz..."

DADARAMDARAAMMM

jung göt oluş vlog bekliyoruz
Aaa tabi fakirler siz diğer sahneleri bilmiyorsunuz hah!

Mesela çok ilginçtir ben finalide biliyorum siz biliyor musunuz nerden bileceksiniz hah!

Kafam nası ama süper

Umarım beğenirsiniz canlarım

Haydi ben kaçar~