Vagos'un Kraliçesi

2

Gözlerimi açtığımda hızla etrafıma bakındım. Evimdeyim.

Ne acayip bir rüya görmüştüm ama! Neymiş Vagos'tan nefret eden bir grup motorcu ben onları Vagos ve çetesi sandım diye beni dönecekmiş? Hayal dünyam biraz gelişebilirse sevinirim!!

Mutfağa doğru ilerlediğimde bir not gördüm.

"Merhaba güzelim. Seni döven adamları bir güzel dövdüğüme emin olabilirsin! O güzel suratına nasıl vurabilmişler anlamıyorum. Bir teşekkür için bu akşam saat 9da iki sokak aşağıdaki terk edilmiş yere gelebilirsin. ~Vagos"

Vagos benim evimde miydi? Herkesin korkutucu Vagos!

Hızlıca üstümü değiştirerek okulun yolumu tuttum.

Okula girmeden önce ön kapıya yapıştırılmış afişlere bir göz attım. Gözüme çarpan iki tanesinin fotoğrafını çekip daha fazla dikkat çekmemek için hızla içeri girdim.

Sınıfa girdim ve hızla sırama ilerledim. Yanımda oturan Olca bana gülümsedi ve konuşmaya başladı.

(Evet arkadaşlar evet! Gene doğru bildiniz "Aşkın Vegas'ı" adli kitabındaki Aşkın'ın kız kardeşi olan Olca PS: o kitabım daha yayımlanmamış olabilir)

Olca'nın yanına oturup defterimi çıkardım ve kısa bir hikaye yazmaya başladım.

Türk Dili ve Edebiyat okumak ve yazar olmak hep en büyük hayallerimden biri olmuştur.

Hoca çoktan sınıfa girmiş ve konuşmaya başlamıştı.

Dinlemek istemedigim için telefonumu çıkarıp ses kaydediciyi açtım. Sonra ihtiyacım olunca dinlerdim.

Sonunda hikayeyi saçma bir yere getirdiğimiz fark edince defterimi hızla kapattım. Ardından zil'in sesi kulaklarımı doldurdu zaten.

Bugün başka dersim olmadığı için bir kafeye gidip oturmayı tercih ettim.

Kafeye girerken dışarıdaki motorlara gözüm takıldı. Dün geceki motorcular.

Kafeye girdim ve bur kahve aldım. Çünkü eğer artık bu saniyeden sonra çıkarsam fazlası ile dikkat çekerdim.

Boş bir masaya oturup bilgisayarımı çıkardım ve dönem sonuna kadar yazmam gereken hikayeye devam etmek için düşünmeye başladım.

Bilgisayarımın bir anda kapanması ile elimi hızla klavyeden çektim.

Kafamı kaldırınca dün geceki sarışın cocugun yanima oturduğunu fark ettim.

"Bakıyorum bu sefer seni kurtarmak için Vagos burada değil?"

Sinirle ona dönüp derin bir nefes aldım.

"Ne istiyorsun?"

Gülümsedi. Gülümsediğinde gözleri kısıldı. Ne istiyordu ki benden?