ivy=sarmaşık
♡
İksir kitabımı incelerken kapının altından bir şeyin içeriye doğru gelmesiyle kitabı kapatarak yatağa fırlattım. Bir sarmaşık parçası? Eğilerek parçayı aldım ve inceledim. Çok hoş duruyordu. Büyülenmiş bir şekilde sarmaşığa bakarken kimin yollamış olacağı aklıma gelmemişti. Parçayı çekmeceye koydum ve kaldığım yerden kitabı incelemeye devam ettim.
-
"Günaydın." dedim zor açtığım gözlerimle abime bakarken.
"Saçlarıma baksana bugün ayrı bir yakışıklılar. Gözlerini kapatma Cuwen!" derken omuzlarımdan tutarak beni sarsıyordu. O sırada diğer çapulcuların seslerini duydum.
"E günaydın Cuwen!" dedi James neşeyle.
"Sana da günaydın Potter." dedim gülümsemeye çalışarak. Potter'ın karşısında gülümsemek garip duruyordu çünkü daha önce hiç ağladığını görmedim.
"Hadi kahvaltıya gidelim." dedi Lupin.
"Ben aç değilim siz gidin." dedim sadece.
"Cuwen!" dedi abim kaşlarını çatarak.
"Ben bebek değilim abi gidin siz." diyip cevap vermesine izin vermeden uzaklaştım.
Astronomi kulesine geldim ve yere bağdaş kurarka oturdum. Arkamdan gelen gülüşüme sesleriyle ürperdim. Arkamı döndüğümde Barty Crouch Jr, Evan Rosier, Lucius Malfoy üçlüsü sırıtarak yanıma geliyordu. Umarım sağ çıkarım diye geçirdim içimden.
"Şansa bak bizim bulanıkta buradaymış." dedi Rosier yakamdan tutarken.
"Çek ellerini üstümden!" diye bağırsamda fayda etmedi. Yakamdan tutarak beni ayağa kaldırdı.
Beni geri ittirerek bıraktığında Lucius burnuma yumruk attı. Acıyla inlediğimde gülüştüler. Tam karşımda duran pislik Barty'e sinirle baktım. Tam konuşacakken karnıma yumrik atmasıyla sendeleyerek geriye düştüm. Barty üstüme yürüdü ve hizama gelmek için eğildi ve yüzüme yaklaştı.
"Bulanıksın. B-u-l-a-n-ı-k!" diyerek güldü. Yanağıma bir tokat geçirdi ve gülüşerek gittiler. Sonunda gitmişlerdi. Gözyaşlarımı salıverdim. Tişörtümün yakası kan olmuştu. Yavaşça ayağa kalktım ve hastane kanadına gitmek için yürümeye başladım.
Koridorda beni görenler gülerek birbirlerinin kulaklarına fısıldaşıyorlardı. O sırada Regulus ve Sirius karşıdan geldiler.
"Kim yaptı bunu sana!" dedi sinirle. Boynundaki damarlar sinirden patlayacak gibiydi.
"Sakin ol Reg. Ben iyiyim." dediğimde omzumdaki ellerini saçlarından geçirdi ve kontrolsüzce aldığı nefesi verdi.
"Neren iyi Cuwen? Kim yaptı bunu sana söyle!" dedi Sirius. Regulus ise hala kontrolsüzce nefes alıyordu.
"İlk önce hastane kanadına gidelim olur mu?" dedi Regulus sakinmiş gibi görünmeye çalışarak. Regulus beni kucağına almaya çalışırken sakin olması gerektiğini söylesemde dinlemedi.
-
Ayıldığımda k4nlar içinde küvette yatıyordum. Yavaşça doğrulmaya çalıştığım kollarimın yanmasıyla inledim. İyileşmemin ardından 5 saat geçmişti. Kendime zarar vermiştim. J¡letle kendimi kesmiştim. Alıştım artık. Birazdan acısının azalacağını biliyordum. Gözlerimi kapattım ve kafamı geriye doğru yasladım. Karşıma masmavi bir çift göz geldiğinde gözlerimi açtım. Loş ışıkta parlayan beyaz mermerden başka bir şey yoktu karşımda.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i love you with flowers.『J. Potter w. Cuwen Black』あ
Fanfici love u with flowers darling.<