》haikyuu X reader《

veinte

Suna neden gerçekten deģilsin?? (İyi okumalarr)

°•erkeklerin uyumak için kapüşonlarını giydiğini gördüklerinde verdikleri tepkiler

•OIKAWA: "aww~ aman tanrım" diye mırıldanıyor, zaten yatmış olduğunuz şilteye daha da yaklaşıyor ve gözleri hızla figürünüzde yolunu buluyor. yanına yatıyor, yüzünde bir sırıtışla burnunu seninkine hafifçe sürterken kollarını hemen belinde buluyor. "Söyle bana neden sana kendi kıyafetlerimi giydirmek aklıma gelmedi? Bu kesinlikle çok sevimli."

AKAASHI: erkek arkadaşın kapıyı açar açmaz
ortak yatak odanızın kapısına yemin ediyor, neredeyse dizlerinin üzerine düşüyor. Kapının yanında bir an şaşkın bir halde durur, sonra hafif bir ayak sesiyle sizi uyandırmamaya özen göstererek yatağın yanınıza doğru ilerlerken başını sallayarak dudaklarından yumuşak bir kıkırdama kaçar. yanınıza oturduğunda yatak alçalıyor, gözleri şu anda üzerinizde olan kapüşonlusunun kumaşına bakarken yüzünde sevgi dolu bir gülümseme beliriyor. "Eve bunun için mi geldim? Kesinlikle şikayet etmiyorum."

KUROO: "tanrım." nefesini verdi, kendini toparlaması için birkaç dakika tanıdı çünkü kapşonlusunun bir anlığına senin vücudunda gördüğüne yemin ediyor. Yerdeki adımları hızlıydı ve görüşünü doğrulamak için hemen yatağın yanında duruyor. ve doğru olduğunu onayladığında, yüzünde oluşan kocaman gülümsemeyi durduramadı ve alçak sesle kıkırdayarak uyuyan figürüne baktı, "Beni burada gerçekten suskun bıraktın, güzelim. Bu haksızlık."

KAGEYAMA: Bunu ancak yatakta uyuyan figürünüzün yanına uzanıp çarşafı onun ve sizin üzerine serdikten sonra fark eder, kolları hemen etrafınızda yer bulur ve bekleyin - bu kumaş neden bu kadar tanıdık? bu- aman tanrım. bu onun kazağı! ve donup kalıyor, sadece hiçbir şey varsaymadığına emin olmak için hemen çarşaflara bakıyor. ve yine de orada kusursuz bir şekilde gözlerinin önünde kendini gösteriyor. kendi kazağı, senin üzerinde. aman tanrım, diye düşündü. aman tanrım aman tanrım aman tanrım, diye mırıldanıyor içinden. ne yapacağını bilemedi ama tek seçeneği uyumaktı ama sen böyleyken nasıl bilsin ki? o hiç iyi bir gece uykusu çekmedi, aklındaki tek şey kapşonlunun içinde ne kadar sevimli olduğun ve bunu çok daha önce fark etmediği için kendine kızdığıydı. konu sana geldiğinde kendini kontrol edemiyor.

SAKUSA: Uzun bir gün oldu, eve gidince yapmak istediği tek şey senin kollarında erimek ve dünyadaki her şeyi unutmak. Yatak odasına girdiği anda figürünüzü bir anlığına gördüğünde, gözleri vücudunuzun üzerine örtülmüş kapüşonlusuna odaklandığı için göğsündeki sert darbeyi hissedebildiğine yemin ediyor; orada durup manzarayı inceliyor, sonra yavaşça sana doğru geliyor, sanki bunun kendi hayallerinden biri olmaması için dua ediyormuş gibi bakışları bir an olsun aklından gitmiyor. ama yine de, yavaş ama emin adımlarla yanınızdaki yerini aldığında, parmakları dikkatle kapşonlusunun kumaşını okşarken, görkemine hayran kalıyor - etrafınızda duramıyor, sizi tuzağa düşürüyor. Burnunu başının yan tarafına sürttüğünde, kollarında sıkıca tutuyorsun. en derin nefesini verir ve sonunda, işte burada, senin varlığının tadını çıkarıyor, dünyadaki her şeyi tamamen unutuyor.

ATSUMU: adam sana son derece, iğrenç bir şekilde aşık. gözleri şu anda giydiğiniz kapüşonluya takılır takılmaz ışık hızından daha hızlı olduğunu fark ediyor ve neredeyse yere düşeceğine yemin ediyor. kocaman gözlerle yatağın yanında otururken fısıltıyla "siktir" diye küfrediyor. bunun olduğuna inanamıyordu ve muhtemelen bunun hayatı boyunca gördüğü en iyi manzara olduğunu düşünüyor - osamu'nun bir kayıp yüzünden üzüldüğünü görmekten daha iyi. Kalbinin neredeyse kulaklarından hissedebileceği şekilde göğüs kafesine çarpmasına rağmen, nazik elleri vücudunuzun yanlarına doğru koşarken sizi inanılmaz bir şekilde kendisine doğru çeker, böylece iri figürü her tarafınızı kaplar. ve tanrım, senin kapşonlunun içinde nasıl göründüğüne kafayı takmış durumda.

Umarım begendiniz😶‍🌫️