2- Kardeşim

30 9 8
                                    

Hi guysssss nasılsınız?
Umarım iyisinizdir, soft bir bölüm yazmaya çalıştım umarım beğenirsiniz🥺💝💖

Son olarak lütfen Yoonginin geldiği yere kadar yukarıya koyduğum şarkıyı dinleyinnn iyi okumlarr🪄🎀

__________________________________

Gözlerimi açtığım zaman kendi yatağımda yatıyordum. Ne kadar süredir uyuyorum hatırlamıyorum bile. Sadece gözlerim çok acıyor, ne kapatabiliyorum ne de açabiliyorum. Saatlerce ağladığım günlerde hep böyle oluyor, size de olmuyor mu zaten?

Yüzüme vuran ay ışığı ruhumu dinlendiriyordu. Cidden rahatlamam lazımdı. Her yerim sızlasa da ayağı kalktım ve odamın tam girişinde bulunan piyanoma ilerledim. Müzik benim her şeyimdi, acım da sevincim de onun sayesinde gün yüzüne çıkıyordu.

Gözlerimi kapattım pufa oturduğum an, parmaklarım tuşlar arasında naif bir gezintiye çıkmıştı. İstemsizce yine onu çalmaya başladım. Parmaklarım her zamanki gibi o notaları çalmaya başladı. Onunla ilk karşılaştığımızda da bu piyano şarkısı çalıyordu restorantta. Parmaklarım hızını arttırdıkça ruhum onunla beraber dans etti sanki. Eski günlerim, o zaman ki mutluluğum yansıyordu şuan duvarlara çarpan her bir melodiye.

" Comptine D'un Autre été, L'aprés-Midi " Evet çaldığım şarkı tam olarak buydu. Eğer bu şarkıyı mutsuzken dinlerseniz güzel anılarınız aklınıza gelir. Bu şarkıyı mutluyken dinlerseniz aklınıza hayallerin gelir. Fakat bu şarkıyı aşk acısı çekerken dinlerseniz her bir notasında onun her bir noktasını düşünürsünüz...

Dakikalar sürdü belki de çaldığım şarkı. Her bir ayrıntısını düşünürken defalarca başa sardım. Ne zaman ki aklımdan silindi yüzü titreyen parmaklarım durdu tuşlar üstünde. Ağlamadım, gözlerim dolmadı. İçim acıdı sadece, hem de çok acıdı.

" Seni çok kıskanıyorum." Arkamdan gelen sesle derin bir nefes verdim ve yavaşça ayağı kalktım. Yoongi hyung gelmişti, geldiği ilk an fark etmiştim fakat sesimi çıkartmamıştım. Hızlı adımlarla ona yürürken bana doğru adımlıyordu o da. Kollarını etrafıma dolayıp saçlarıma kocaman bir öpücük kondurdu.

" Hayatımda gördüğüm en güçlü insansın Jungkook, ben seni o kadar kıskanıyorum ki bu yüzden anlatamam. Yeteneklerine değinmiyorum bile. Sen kusursuz kelimesinin karşılığısın." Bir yandan saçlarımı okşayıp kulağıma sessizce mırıldanıyordu. Sanki korkmamı istemiyormuşçasına çok sessiz ve yavaştı her hareketi.

" Hyung ağlayayım mı onu mu istiyorsun anlamadım? İki kelime daha edersen ağlayacağım çünkü ona göre. " Yavaşça ayrıldım bana sarılan bedeninden. Fakat ellerim hala hırkasının ucunu tutuyordu.

" Ağlamadığın için teşekkür ederim. İşte benim kardeşim, her şeyin üstesinden beraber geleceğiz bir söz verdik unuttun mu?" Yoongi hyung elleriyle hafifçe yanaklarımı okşarken yüzündeki gülüşle bana bakıyordu. Onu o kadar seviyordum ki ya hayatımda o olmasaydı ne yapardım diye düşünmekten alıkoyamıyordum kendimi.

" Tabii ki unutmadım unutmam da hyung asla ama şuan o kadar açım ki lezzetli kreplerine kesinlikle hayır demem!!" hafifçe gülmüştüm sonlara doğru. Konuyu bu kadar hızlı değiştirmem onun da komiğine gitmiş olmalı ki o da kıkırdamaya başladı.

" Ah biliyor musun ben o kadar mükemmelim ki kahvaltıyı hazırladım bile. Hem sana bir sürprizim de varrrr."

" Oha ciddi misin ve ne ne ne ne sürprizi naptııın?!?!?!" Heyecanla olduğum yerde zıplarken az daha düşüyordum. Çünnkü Yoongi hyung bana bir sürpriz yaparsa bilin ki dünyanın en iyi şeyini alır veya yapardı. Bu yüzdendi bu heyecanım. En son Lamborghini Veneno almıştı da ehe. ( Türk lirasına göre şuan ki değeri 135 milyon)

LayoVerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin