KAPAK TASARIM: -necirvan
Herkese merhaba. Bomba bir kurguyla geldim.
Aslında hikaye aklıma çok uzun zamandır düşmüştü ve bende yazmaya karar verdim.
Aylar önce yazacak olmanın verdiği heyecanla ilk bölümü çok hızlı bir şekilde yazdım. Çok fazla kişiye ulaştıramadım kitabımı ve yazmayı bıraktım. Benimde hatalarım vardı, mesela bir çok yazım yanlışı veya hoş olmayan sahneler. Hani kırılırya insanın umudu belli bir süreden sonra, bir daha cesaret edemez denemeye. Düşündüm, acaba gerçekten yapamıyorum mu diye. Ama şimdi anladım ki varsın yapamayayım. Bir gün olacak ve olana kadar tekrar tekrar deneyeceğim. Belki yıllar sonra bir imza günümde karşılaşırız kim bilir.
O zamana kadar buradan sizlerin yüzünde küçük bir tebessüm oluşturma dileğiyle...
Keyifli okumalar:)(Yorum yapmayı unutmayın lütfen)
Gözlerim titreyen ellerimdeyken, belkide yirmi dakikada on kez söylediğim cümleyi tekrarladım yine, "biraz daha hızlı gidebilir miyiz lütfen? Sevgilim ölüyor burda." "Abla, vallahide billahide son hızda gidiyoruz, iki dakika kaldı zaten hastaneye gelmemize"
"Kapa o çeneni ve önüne bak şoför amca, sana kaza yaptırtmayayım." Bu adam neden bıyık altından gülüyordu, bana mı gülüyordu, "Abla, yanlış anlama ama sevgilin iyi gibi, güzellik uykusunda gibi görünüyor" bu adam az önce benimle dalgamı geçti, yoksa bana mı öyle geldi. Umarım bana öyle gelmiştir yoksa benden çekeceği var. "Sen neyi ima etmeye çalışıyorsun ya, sana sevgilim ölüyor diyorum, baksana rengi solmuş yakışıklımın ve bana bir daha sakın abla deme, küçülde cebime gir bari." dedim kızgınlıkla
"Tamam abla ya ne kızıyorsun, yani hanım abla."
Bence bu şoför daha fazla konuşmamalıydı yoksa çenemden kurtulamazdı.Endişe ve tedirginlikle geçen 10 dakikanın sonunda hastaneye varmıştık. Aceleyle kapıyı açıp dışarı çıktım " biri yardım etsin, sevgilim ölüyor" diye bağırmamla dışarıdaki sağlık çalışanları yanımıza koştu.
Aceleyle sedyeye yatırıp nabzını kontrol ettiler ve hastane kapısına doğru sürdüler. "Yavaş olun biraz, sevgilimi inciticeksiniz" onların peşinden koşmaya başladım. Elimi saçlarına koyup, güzel saçlarını okşadım yavaş yavaş. "Hanımefendi siz gerisine karışmayın biz hallederiz" başımı sallayıp koridordaki sandalyelerden birine oturup etrafı inceledim, bu hastaneye ilk defa geliyordum, bu hastane daha önce varmıydı ya. Vardır ben fark etmemişimdir. Gözlerimi etrafta gezdirdiğimde fazla kalabalıktı. Üstelik sayamıyacağım kadar çok kameracı vardı. Burda ne dönüyordu. Yeni bir yaz dizisi çekiliyorda beni
mi haberim yok. Biraz daha izledikten sonra, merakıma yenik düşüp yanımdan geçen hemşireye neler olduğunu sordum "burda neler oluyor acaba ve etrafta neden kameracılar var"
Hemşire soruma cevap vermeyip hızla yanımdan geçti acelesi var gibiydi.
...
Aradan geçen 1 saatten sonra koltukta uyuya kaldığımı fark ettim. Hemen ayağa kalkıp Cem'i kontrol ettim. Durumu iyi gibiydi, odasındaki hemşire serumunu kontrol ediyordu. Nihayet hemşire odadan çıktığında ona koştum. "Cem iyi mi? Önemli bir şeyi yoktur değil mi?""Merak etmeyin, kafasına darbe alınca bayılmış o
kadar. Önemli bir şey olduğunu düşünmüyoruz. Röntgen sonuçları da çıkınca taburcu ederiz"Saatler sonra ilk defa rahat bir nefes aldığımı hissettim. Sanki boğazımda bir düğüm vardıda yeni çözülmüş gibi. Kalbim saatlerdir atmıyor ama şimdi göğsümü delip geçicek gibi atıyor.
"Peki onu görebilir miyim, sadece beş dakika "
dedim, elimle beş işareti yaparak."Tamam ama çabuk olun, hastanın dinlenmesi lazım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOKTOR VAR MI?
Humor‼️‼️ASKIYA ALINDI‼️‼️ Hayatı akışına göre yaşıyan sıradan genç bir kız başarılı ünlü ve kontrol delisi bir 𝘥𝘰𝘬𝘵𝘰𝘳la tanışırsa neler yaşanır... *** Ünlü doktor Ayaz Ardıç Mefhar başına geleceklerden habersiz yeni açılan hastanenin açılış tör...