•EP8

55 5 9
                                    


Hyunjin'in anlatımıyla•

Herkes Felix'i kırmamak ve yalnız bırakmamak için bizim hep buluştuğumuz bi parka götürecektik. Buraya kadar herşey iyi gidiyordu. Ta ki parka geldiğimizde Miho ve Jisung her zaman oturduğumuz çardağa oturana kadar. Aslında sorun yoktu ama çardağın üstüne Felix'in adını yazıp kalpler koymuştum ve aşk sözleri ile doldurmuştum. Yemekhane sıralarında birbirimize temas ettiğimiz günlerde genelde hep buraya gelir Minho'ya Changbin'e ve Chan'e Felix'i anlatırdım. Beni dinlemeseler de ben anlatırdım.

Chan: İsterseniz biz Seungmin Jeongin ve biricik Changbin'imle markete gidip birşeyler alabiliriz.

Minho: Olur ama bunların hepsini siz ödemeyin biz de farklı markete gidip içecek birşeyler alalım Jisung'um ile.

Chan: Tamam o zaman Hyunjin ve Felix, siz burada oturup bekleyin bizi.

Felix: Tamam hyung.

Aşırı stresliydim. Felix ile beni dinlemeseler de onu anlattığım çerdakta aşk sözleri ve Felix'in ismiyle dolu olan bir yerde üstelik benimle oturuyordu. Tüm yol boyunca konuşmamıştık. Ona yazan kişinin ben olduğunu hala bilmiyordu ama belki bir kaç hafta ona anonim şekilde yaklaşıp insanlara nasıl yaklaştığını öğrenmem gerekiyordu.

Felix: Buralarda neden aşk sözleri yazılı? Bir saniye!? Benim ismim ve yanları kalpler ile dolu. Chan buraya sık geldiğinizi söyledi. Özellikle bu çardağa hep oturduğunuzu söyledi. Hyunjin bir şey biliyor olmalısın değil mi? Cevap ver bunları kim yazdı?!

Hyunjin: S-sakin ol Felix. Yazan kişinin kim olduğunu bilmiyorum.

Felix: Of olamaz şu okuldaki kızlar yine beni rahat bırakmıyorlar. Sadece benimle yakın olmak için ders çalışıyormuş gibi yapıp soru getiriyorlar. Yetmemiş gibi çardağı bana tapulamışlar. İnanmıyorum. Eğer bunları onlar yaptıysalar bu 2 haftalık okul gezisinde onlara fena ödeteceğim!

Hyunjin: Kim yaptığını b-bilmiyorum ama yapan kişi sana gerçekten aşık. Bence onu bu kadar kırma. Ona bir şans ver. Ve okul gezisi derken kastın neydi?

Felix: 3 gün sonra 1 haftalık okul gezisine çıkıyoruz ve inanmıyorum herkes odalarda ikili kalmak zorundaymış. Oda parası fazlaya maal olduğu için.

Hyunjin: Gitmesek olmaz mıydı?

Felix: Gezi için herhangi bir ücret verilmediği için herkesin gelmesi zorunlu. Okullar kapanmadan güzel anılar biriktirmek için ilk 3 gün otelde kalan 4 gün ormanda çadırda kalacakmışız. İnanabiliyor musun?

Hyunjin: A-anladım.

Felix: Hyunjin. Arkadaşım olarak sana henüz güvenmesem de birşeyden bahsetmek istiyorum. Grupta en sakin olan sensin ve diğerlerine bundan bahsetsem olayı patlatacaklarını düşündüğümden sana anlatmayı tercih ettim çünkü bunu içimde tutamam.

Kafamı sallamakla yetindiğimde Felix'in bana göstereceği şey hakkında aşırı meraklanıyordum. Ne olabilirdi hiçbir fikrim yoktu ama her ne olursa olsun içim kıpır kıpırdı. Belki de bana güvenmişti. Onu geçersek, ona utandığım için ilk defa koridorda ondan kaçtığımdan sadece okul bahçesindeyken bahsetmişti. Acaba yine ondan mı bahsedecekti. Telefonuyla biraz uğraştırdıktan sonra bana yakınlaştı. Kokusunu daha önce hiç koklayamamış olsam da şu an kokusunu içime çekmem için oldukça yakındı. Şeftali ve portakal karışımı kokuyordu. Ben Felix'in kokusunda sarhoş olurken telefonu bana çevirdiğinde kendime geldim. Gördüğüm şeyle şok üstüne şok yaşadım adeta. Gösterdiği şey ise benim ona anonim hesaptan yazışmalarımdı.

Felix: Bunu bana kim yazıyor sence. Erkeğim dedi. Kız olsa engeli direk basardım çünkü ben hetero değilim. Aslında gruptaki kimse hetero değil. Ama asla bir erkek benden hoşlanmamıştı ya da ben ondan hoşlanmamıştım. Neden bana bunları yazıyor. Madem aşıksa bana kendini gösteriridi.

Hyunjin: Belki de sana açık olmayı istemiyordur.

Felix: Bana bu kadar aşık olan biri neden bana açık olmasın?

Hyunjin: Belki de sen kimseye aşık olmadığın için sana direk kendini gösterseydi onu tersleyebileceğini düşünebilir.

Felix: Ama ona aşık olmadan onun teklifini kabul edemem.

Hyunjin: O zaman etrafına iyi bak ve insanlara kendini sevdirmeye çalış.

Felix: Tamam o halde. Yeterince yalnız kalıyorum. Hayattaçok şeyden acı çektim aşk acısı da neymiş. Teşekkürler Hyunjin. Senin söz veriyorum bundan sonra insanlara daha sevecen davranacağım. Aynı eskisi gibi.

Felix bir anda boynuma sarıldığında kalbim çıkacak gibi olmuştu. O an ne yapacağımı bilmiyordum. Şeftali ve portakal karışımı kokusunda beni boğup sarhoş etmişti. Kısa geçmeden ona sarıldım ve sırtımı okşamaya başladı. Sarılması güven vericiydi ve insanı huzura kavuşturuyordu. Bir an hiç bırakmak istemesem de diğerleri geldi. Belki onlar gelmeseydi şu an hayatımın aşkı ile hala sarılıyor olacaktık.

Minho: Oooo siz hayırdır sarılmalar falan? Hyunjinn :D

Felix: Hyunjin en iyi arkadaşım ve hayat tavsiyesi verdi. Bundan sonra insanlara eskisi gibi sevecen davranmaya çalışacağım ona söz verdim. Ve tavsiyesi için teşekkür etme amaçlı ona sarıldım.

Seungmin: Ya sizce de Felix Hyunjin ile tanıştığından beri biraz fazla konuşmaya başlamadı mı?

Minho: Peçetem nerdeydi?

Jeongin: Peçeteye gerek yok. Aslında bu güzel bir durum. Olayları en başından Felix isterse anlatırım.

Felix: Sanırım artık güvencesizliğimi sadece sizin için açıyorum. Size güvenebilir miyim?

Chan: Elbette güvenebilirsin.

Changbin: Biz Hyunjin'in sırlarını bile uzun zamandır saklıyoruz.

Hyunjin: Öhhö öhh-

Minho: Aynen öyle. Bize güvenebilirsin Felix.

Felix: O zaman anlatabilirim sanırım.

Jeongin: Yardım edin de aldıklarımızı çıkartalım.

Seungmin: Geldim hayatım sen istersen otur ben her şeyi yaparım senin için.

Changbin: Kıskanıyorum Chan!

Changbin: Sen hiç merak etme bebeğim.

Minho: Neyse siz hazırlayın ben sevgilim ile ilgileniyorum.

Chan: Minho! Burda sadece senin sevgilin yok! Bizim de var!

Jisung: Yo Hyunjin ve Felix'in de sevgilisi yok?

Seungmin: Tartışacağımıza hep birlikte yapsak zaman kaybı olmayacak. Güneş yavaştan batıyor.

Hep birlikte birşeyler yedik ama hava karardığı için kimse çardaktaki yazılardan haberi yoktu. İyi ki kimse fark etmemişti. Hepsine tek tek açıklamak için aynı bahaneyi anlatamazdım. Felix'in anılarını dinledikçe üzüldüm ve üzüldüğümü gördüğünde sırtımı sıvazlardı. Anladığım kadarıyla Kore'de artık tek yaşıyordu ve bu yüzden kimseye asla güvenmiyordu. Ama Felix'in kendi arkadaşlarından sonra ilk bana güvenip beni sevmesi hoşuma gitmişti. Tüm gün yanımda olduğu için onun konusunu içime çektim ve sonsuza kadar içimde hapsettim.

Felix'in ev adresini biliyordum fakat lunaparka gittiğimiz gün şüphelenmemesi için bilmemezlikten geldim. Onu ara sıra izlemeye gidiyordum. Evi müstakil biryer olduğu için pek de zorlanmamıştım. Ailesinin çalıştığını düşündüğüm için pek de merak etmemiştim. Ama bu gün tekrar teklif sunmak istiyordum.

Hyunjin: Felix...

Felix: Evet Hyunjin?

Hyunjin: Eve beraber gitsek sorun olmaz değil mi? Seni evine kadar bırakmak istiyorum.

Felix: A tabii olur. Hem hep yalnız gitmekten sıkılıyordum.

Hyunjin: Peki o halde.

Felix teklifimi bu kez kabul etmişti. Evine kadar eşlik edip kendi evime rotayı değiştirmiştim.

............................................

Selammm💗 bölümleri kısa yapıcam demiştim ama 963 kelime yaptım. Kısa bölğm sevmiyorum. Okunma hala yok ama ben yine de yazmaya devam ediyorum belki okuyan olur diye. Herneyse okuduktan sonra alttaki yıldızı doldurur musunuz💗

•Love Winner||Hyunlix•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin