_________________________________
Hayvanat bahçesinin kaçakları🐺,🐶,🦊,🐱,🐥,🐼,🐰,🐿,🐷
Civciv: Pşt panda sen hangi okuldasın?
Panda: Neden sordun?
Civciv: Ya sen söyle.
Panda: **********
Kurt: Iyi tamam aynı okulda değiliz.
Panda: "Iyi" derken?🥺
Sincap: Ya yok bizim sinifta bi kız var sen sandık ama değilmişsin.
Panda: Adı ne o kızın?
Tavşan: Yuna, sakın o benim deme.
Panda: Yok canım ne ben olacam cnm, off neyse şu oruspu çocuklarından biri buraya geliyor bayss.
Kedi: Bayss
_________________________________
Jeongin ve Seungmin bana doğru geliyorlardı onları görmemiş gibi yapıp telefonumla uğraşmaya devam ettim.
Jeongin: Bana bak senin sanal arkadaşın var mı?
Yuna: Sanane bundan?
Seungmin: Bak sen çok dik başlısın ve biz bunu sevmiyoruz, şimdi sen bizim sorumuza cevap ver.
Yuna: Y-yok.
Jeongin: Emin misin?
Yuna: Evet!
Bunu söyleyince sırıtıp gittiler evet artık emindim benim sanal ve tek arkadaşlarım onlardı buna şüphe yok ve "Hayır" dememin sebebi onları kaybetmemek her ne kadar bana kötülük yapsalarda sanaldan iyi ve tatlı kişiler.
(...)
Eve giderken ya beni takip ediyorlar yada ben iyice kafayı yedim, sanırım kafayı yedim bu gün cumadyı ne güzel hafta sonu diye düşünüyordum ve kaskımı takmaya karar verdim
"Benim gönlüm sarhoştur
Yıldızların altında
Sevişmek, ah, ne hoştur
Yıldızların altında
Benim gönlüm sarhoştur
Yıldızların altında
Sevişmek, ah, ne hoştur
Yıldızların altında
Mavi nurdan bir ırmak
Gölgede bir salıncak
Bir de ikimiz kalsak
Yıldızların altında
Yanmam gönlüm yansa da
Ecel beni alsa da
Gözlerim kapansa da
Yıldızların altında
Gözlerim kapansa da
Yıldızların altında
Gözlerim kapansa da
Yıldızların altında
Benim gönlüm sarhoştur
Yıldızların altında
Sevişmek, ah, ne hoştur
Yıldızların altında
Yanmam gönlüm yansa da
Ecel beni alsa da
Gözlerim kapansa da
Yıldızların altında
Gözlerim kapansa da
Yıldızların altında
Gözlerim kapansa da
Yıldızların altında"
Hem korece hem Türkçe hem İngilizce hemde Fransızca konuşabiliyorum ve bu şarkı en sevdiğim Türkçe şarkılardan biri.
Ben müziğimi dinlerken Chan bana sesleniyordu, duydum ama cevap vermedim sadece müzik dinlemeye devam ettim, müzik dinlemek benim için çok şey ifade ediyor sanki bu sıkıcı dünyadan ayrılıyor gibi hissediyorum ve kendi Hayal dünyamda yaşıyorum gibi her ne kadar kısa süreliğine olsada
Ama beni kolumdan tutup ara sokağa çekti. Bende kaskımı çikartip ona "Ne istiyorsun oç" bakışı attım.
Chan: Iki saattir sana sesleniyorum!?
Yuna: Bana ne?
Chan: Düzgün konuş benimle!
Yuna: sale fils de pute.
(Fransızca: Oruspu çocuğu)
Felix: Yuna bende Fransızca konuşabiliyorum.
Chan: Ee ne dedi?
Felix: Oruspu çocuğu diyor sana.
Chan: Oruspu öyle mi?
*Tokat sesi*
Chan bana tokat atınca diğerleri gülmeye başladılar dudağım kanıyordu ama aldırış etmedim ve oradan ayrılıp evime gittim.
Evde beni her zaman ki gibi Kedim karşıladı. Tam kapıyı kapatacaktım ki birisi Ayağı ile kapatmama engel oldu ve kapıyı birden itip içeri girdi.
Chan: Evin güzelmiş.
Yuna: Çıkın evimden!
Minho: Aa sen ne zamandır misafirlerini kovuyorsun?
Bunu diyince Minho kedimi kucağına aldı.
Yuna: Bırak onu!
Beni dinlemedi bile.
Yuna: Ya siz sapık mısınız zorla evime girdiniz!?
Han: Bide sana mı hesap verecez
Yuna: Ya hadi okulda, sokakta neyse lan evime zorla giriyorsunuz.
Hyunjin: Evet ben bi sorun göremiyorum.
Yuna: IMDAT SAPIK VAR! YARDIM EDI-
Changbin eliyle ağzımı kapattı bende elini çekmeye çalışıyordum ama bi işe yaramıyordu.
Changbin: Bak elimi çekeceğim eğer bağırırsan canın yanar tamam mı?
*Evet şekilde kafa sallar, Changbin elini çeker*
Yuna: Ya Allah aşkına çıkın!
Hiç umursamadılar içeri geçip koltuğa oturdular.
Yuna: Ya kime diyorum ben? Çıkın yoksa polis çağıracam!
Seungmin'in elinde telefonum vardı bana bakıp pis pis sırıtıyordu.
Yuna: S-sen onu ne ara aldın!?
Seungmin: Boş ver, hadi arasana polisi, a doğru yapamazsın.
Yuna: oh mon Dieu qu'est-ce que j'ai fait pour mériter tout ça?
(Fr: Allah'ım bunları hak edecek ne yaptım?)
Felix: Hmm je ne sais pas c'est la vie..
(Fr: Hmm bilmem hayat işte ne yaparsın?)
Yuna: Aksanın bok gibi.
Felix: Kapat çeneni.
Yuna: Tamam ama neden beni takip ettiniz?
Chan: Ne yani sınıf arkadaşımıza hediye getiremez miyiz?
Yuna: Ha?
Jeongin bana kapını önünden bi oyuncak ayı getirdi ve bana verdi.
Yuna: Ay ne güzel artık baktıkça sizi düşünürüm.
Dedim alaycı bir sesle.
Changbin: Ay ne komik.
Yuna: Içine kamera filan mı koydunuz?
Hyunjin: Nerden bildin?
Yuna: Ha?
Hyunjin: Şaka yapıyorum.
*Giderler*
Onlar gidince hemen bi makas yardımıyla ayıyı kestim......
Devam edicek.
Nasıldı aceppp???
