LP- Lost On You
Cumartesi
İşte o gün gelmişti bugün Ege ile beraber gezecektik. Cuma günü sinemaya gideriz diye konuşmuş ve ayarlamıştık. Şimdi ise ben dolabımın karşısına geçmiş ne giysem diye düşünüyordum.
Biraz daha düşündükten sonra hava sıcak olduğu için şortta karar kıldım. Altıma kot şortumu giyip üstünede yeşil bir crop giydim. Ayakkabı olaraksa beyaz spor ayakkabımı giydim. Saçlarımı at kuyruğu yapıp hafif bir makyaj yaptım.
Sonrada evden çıktım. Asansöre binerken Atlas'ı düşündüm. O kavgadan sonra bana yazmamıştı. Telefonumu açıp ona mesaj yazmaya başladım.Açelya: Atlas ben gerçekten öyle demek istememiştim, seni kırdıysam özür dilerim ben arkadaşlığımızın devam etmesini istiyorum.
Orta Atlas çevrimiçi..
Orta Atlas yazıyor..
Orta Atlas çevrimiçi..
Orta Atlas çevrimdışı.Bunun olacağını tahmin ediyordum. Ben özürümü diledim kabul etmek ya da etmemek ona kalmış bundan sonra bişey yapamam. Bu sırada bahçeye çıkmıştım telefonuma iyice daldığım için kafamı çarptım. Kafamı kaldırdığımda çarptığım şeyin Ege olduğunu gördüm. Yüzündeki gülümseme ile bana bakıyordu. Ona gülümsedikten sonra "Günaydın."dedim. Oda bana" Günaydın."dedi.
Sonra yürümeye başladık." O gün İnstagrama attığın kedi çok güzeldi. Hala sizde mi? "diye sorunca gülümsedim." Evet bizde. Eğer görmek istersen bugün dönüşte bizim eve gel bakarsın hemde annemle tanışırsınız." gülümsedi." Olur."dedi. Eslem ve Mert ile küstükten sonra Ege ile daha çok konuşmaya başladık. İki gün boyunca ne Eslem ile nede Mert ile konuştum. Durağa geldik otobüsümüz gelince bindik. Yaklaşık 15 dakika sonra gelmiştik.
Otobüsten inip Avmye doğru yürümeye başladık. İlk önce sinemaya gittik. Ege onu hangi filme götüreceğimden habersiz duruyordu. Ve ben Barbie filmine iki bilet aldım. Ege'ye biletleri ben alayım deyince ilk başta olmaz felan demişti, ama ben çok ısrar edince tamam dedi. Elimdeki biletler ile Ege'nin yanına gittim. Yazık, hangi filme gittiğimizden bile haberi yok gülümsüyordu. Yanına gidince "Ee hangi filme gidiyoruz?" diye sordu. "Sürpriz olsun." dedim. Başını salladı, film saatimiz yaklaştığı için direkt olarak filme girdik. Salonun önünde barbie filminin afişini görünce bana dik dik baktı.
Onun bakışlarını görünce kahkaha patlattım. Normalde barbie ile çok alakam yok ama Ege sinir olsun diye barbie filmine bilet almıştım. Salona gidip koltuklara oturduk. Ve filmi izlemeye başladık. Tabi Ege'nin asık suratını izlemekten filmi ne kadar izleyebildiysem.
Filmden çıktıktan sonra Ege'ye "Ee, nasıl buldun filmi?" diye sordum. Daha çok sinirlenmesini istiyordum. Bana dik dik baktıktan sonra "O kadar güzeldi ki eve gidip tekrardan izleyeceğim."dedi. Bunu söyleyince tekrardan kahkahalara boğuldum.
Ege "Hadi yemek yiyelim."diyip konuyu kapattı. Bende" Tamam.Ne yiyelim? "diye sordum. Ortaya pizza diye bir fikir atınca bende kabul ettim. Beraber pizzalarımızı yedikten sonra sahilde yürümeye karar verdik.
Sahil Avmye 10 dakika uzaklıkta olduğu için çok kısa sürede sahile varmıştık.
Sahilde yürürken Ege yanımdan koşar adımlarla uzaklaştı. Ben ne olduğunu anlamaya çalışırken Ege çiçekçi dükkanına girmişti. 5 dakika sonra elinde kırmızı bir gülle yanıma geldi.
Ben, "Bu ne?" diye sorduğum an Ege, "Gül."dedi. Bende alayla "Aa, gerçekten mi ben de papatya sanıyordum."dedim. Ege dudaklarına bir tebessüm yerleştirip,
"Kızıl hanım, bu güzel gül sizin için."dedi.
O an donup kaldım. Çünkü bana sadece Atlas "Kızıl" derdi.
O an bu düşünce çok saçma olsa da acaba Ege Atlas mı? diye düşünmekten kendimi alıkoyamamıştım.
🌾
Bu bölüm biraz gecikti hepinizden özür dilerim. Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın.
Kendinize iyi bakın:))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL |TEXTİNG
Teen Fiction"Dünyanın sadece %2si kızıl saçlıymış biliyor musun Kızıl?"