"Merhaba"
Lily bugün farklı bir şey deniyordu. Yıllar boyunca kamera karşısında olmak istemişti ama bu şekilde olacağını düşünmemişti. Uzun sarı saçları, güzel maskesi ve özenle seçtiği kıyafetleri ile ilk kez bir şey yapıyordu. Canlı yayın açmıştı.
"Ah evet, babacık yok. Ama Lily sizin için hep burada! Vay canına birçok hediye geliyor. Daha şimdiden"
Lily, şarap kırmızısı tırnaklarını küçük dudaklarına götürüp öpücükler attıktan sonra yerinden kalktı ve sandalyeyi kenara iterek kıyafetini gösterdi.
"Nasıl olmuş? Eteği biraz yukarı mı çekeyim? Altında ne mi var?"
Yoongi kıkırdayarak iki eliyle kalçasını tutup salladı.
"Orada ne olduğunu zaten biliyorsunuz!"
Yine de eteğini bir tur kıvırıp iç çamaşırının dantelini biraz daha gösterdi. Hızla artan izleyici sayısı ne yapacağını şaşırtırken kötü bir izlenim vermek istemiyordu.
"Immm sanırım şuralarda bir yerde bir kuyruğum olacaktı"
Yoongi birkaç saniye ekrandan ayrılıp sonra beyaz bir kuyrukla geri geldi. Ardından çekmeceden aldığı kayganlaştırıcıyı boca etti. Kameraya doğru eğilip güzel kıvrımlı bedenini sergilerken onu arkasına götürdü ve içine yavaşla gönderirken mırıldandı. Taehyung'un olması gereken yer artık boştu. Lily, çıldırdıklarına dair onlarca yorum alırken gülümsedi ve saçlarını düzeltip beyaz kuyruğunu seyircisine sallarken gülümsedi.
"Şimdi size birkaç şey sunacağım biraz dedikodu yapalım değil mi?"
Lily topuklu ayakkabısını sandalyenin üzerine yerleştirip süt bacağını ortaya çıkardı. Elindeki katlı çubuğu açıp daha önce hazırladığı ekranı açarak oraya koydu.
Min Yoongi haber sunucusu olmak isterken porno sektörürünün magazin sunucusu olmuştu. Hem de bir kedi kuyruğuyla.
Bölüm 6 : Lily'nin Harikalar Diyarı.
Yoongi yayını sonlandırdıktan sonra bir saattir içinde olan kuyruğu çıkardı. Ayakkabıları ve maskeyi fırlattı. Ardından bilgisayarın önünden çekilip kapıyı açtı. Ayağına çarpan çamaşırı kenara itip içeri ileredi. Saçı kafasından sıyırıp koltuğun üzerine attı ve sokak kapısını açıp verdiği siparişleri aldı. Masanın üzerindeki boşları yere atıp poşetleri koydu ve içinden kendisine bir bira açıp üzerindeki tenini kaşındıran transparanı çıkarıp attı. Sadece beyaz eteği ve onu bir diva gibi gösteren abartılı makyajı kalmıştı.
"Konuşmama izin ver"
Taehyung'un attığı sesli mesajları dinlerken esnedi ve diğer koltuktakileri tekmeleyip kendisini yerleştirdi. Bu hafta bitince neredeyse bir ay olacaktı. Yoongi'nin evden çıkmayıp her şeyin bok götürmesine izin vermesinin üzerinden.
"O kapıdan içeri girmiyorsam senin için ama lütfen çık artık"
Yoongi'yi bir anda tutan ağlama krizi ile yeniden başa sardığını hissetti. O kadar çok kalbi kırık hissediyordu ki bunu kelimelere dökebileceği hiçbir yer yoktu. Elindekini bırakıp onları gözlerine yaslarken dizlerini kendisine çekti. Canı acıyordu ve canının acısının tek sebebi çok sevdiği o insandı.
"Sen beni kullandın"
Diye bağırdı Yoongi onun lanet aramalarından birine cevap verirken. Taehyung isminin altındaki saniyeler bir bir değişirken onun nefesini duyuyordu.