?

Skypall Birliği

Anlatıcı

İp halinde 3 kişi,ortadaki kızı tutuyordu.
Kızın gözleri ve elleri bağlıydı.Kız,kolundan tutan adamın suratına bağlı elleriyle vurdu ve arka tarafa doğru koştu.Bir adım attı ve yüzünde bir acı ile yere düştü.Bayılmıştı.Öndeki adam "Oooo Patrick ona zarar gelmemesi gerekiyordu.Şimdi taşı onu"Patrick bir of çekti ve yerde yatan bedeni kucağına aldı.Uzun bir yolları vardı,Skypalllar'ın yaşadığı yere gidiyorlardı.

Patrick "Araç nerede?Ben yorulmaya başladım."dedi öndeki adama.Hiçbir cevap gelmedi.1,5 km yürüdükten sonra bir arazi aracı göründü.Patrick kızı arabanın bagajına attı ve ön koltuğa oturdu.En öndeki adam aracı sürmeye başladı.

Çok yüksek duvarları olan bir yere geldiler.Grubun lideri olan adam arabadan indi ve duvara yaklaştı."Patrick kızı al,Tom sende yardım et." Patrick kızı aldı ve liderle Tom duvarda birbirinden uzakta olan iki butona bastılar,şifre yazılacak bir bölüm çıktı.İkisi bir şifre girdi.Kapı açıldı ve içeri girdiler.

Basamaklardan yukarı çıkmaya başladılar.Kız ayılmıştı Patrick onu taşımak zorunda değildi artık.En yüksek yere çıktılar.Yaklaşık 1000 merdiven çıkmışlardı.En sonunda bir kapıdan girdiler.Büyükçe bir koridor vardı.Eski bir yerdi,koridorun sonunda bşr kapı daha vardı.Çelikten bir kapıydı.Tüm bu eski yerin havasını bozuyordu.Patrick,Tom,lider ve kız kapının önüne geldiler.Liderleri"Siz ikiniz burada kalın." dedi ve kızı alıp içeri girdi.Bir yastığın üzerinde oturan 50-60 yaşlarında bir adam vardı.Etrafında bir sürü koruma,tapınakta onu kaçıranlar gibiydi hepsi.Yaşlı adam kızın herkesi süzdüğünü gördü"Skypall tapınağına hoş geldin kızım.Seni bu şekilde getirmek istemezdim ama tek başına gelmen için çok uzun bir yol."dedi.Adamın sesi sinir bozucuydu."Evet Valyria bu akşam hatta birkaç akşam misafirimizsin.Merak etme biz baban gibi insanları parmaklıklar ardında tutmuyoruz.Senin için özel bir oda hazırlattım." Valyria " Benden ne istiyosunuz bilmiyorum ama babam beni bulacaktır" dedi. "Bu arada adın ne?Kimin yanında misafir olduğumu bilmek isterim" dedi. Adam sırıttı"Tabiki söylerim.Yaklaş yanıma küçüğüm,yaklaş.Benim adım 'Ölüm' ve o çocuğu da yanıma almadığım sürece herkes beni iyice tanıyacak"kız korkmuştu." Dean götür onu buradan." Dean kızı kolundan çekti ve odasına götürdü.Valyria"Beni burada tutamazsınız biliyorsun değil mi?Babam yakında gelir.Ölmek istemiyorsan bana yardım et.Beni çıkar buradan." Dean güldü.17 yaşında olmasına rağmen diğerlerine liderlik ediyordu." Bana bak güzelim içimde sana etmek gibi bir düşünce yok. Seni tanımıyorum bile. Hadi yat uyu. O çocuk gelince buradan gideceksin. Sana yiyecek bir şeyler getirirler sonra." Dean odadan çıktı.O çıkar çıkmaz Valyria küçük demir parmaklıklı pencereden dışarı baktı.Sert bir rüzgar esiyordu.Çıktıkları merdivenlerden sonra çok yüksekte olduğunu düşündü.

Valyria

O çocuk derken derken Bourne'ü kastediyordu sanırım. Seçilmiş kişi olabilir ama ne yapmasını istiyorlar ondan.Babam bu konuda bana hiçbir şey anlatmamıştı. O adam korkutucuydu.Adını bile söylemedi.Ben 'Ölüm' dediğinde korktum ama onu alt edebiliriz.Bizim muhafızlarımız hızlı,güçlü,zeki ve becerikli onları yok ederiz.Ama beni nasıl bulacaklar. Cesuru oynuyorum ama çok korktum. Şu Dean denen çocuk çok genç. Ne kadar tecrübesiz olsada güçlü. O tapınağa girip birini kaçırmak kolay değildir.Hey bi saniye..Şimdi aklıma geldi. Şu 'Ölüm' denen adam "O çocuğu da" demişti. Neden öyle dedi. Sanki...Sanki başkalarıda varmış gibi.