sellaamm 💁🏼♀️
nabersiniz bir tanelerim??
sizi daha fazla bekletmeden yeni bölümü
atayım dedim, hikaye okundukça bana
da yazma hevesi geliyor 🥹ama yorum sayısı okunma sayısına göre
çok çok az, lütfen birazcık çoğaltın 🤍iyi okumalarr
──
Bir mesaj, bir kişinin tüm gününü değiştirir miydi?
Bunu eğer iki hafta önceki bana sorsaydınız sizi şöyle bir süzer, ne saçmaladığınızı sorardım. Hiçbir zaman böyle bir durumun içerisinde kalmamıştım, daha doğrusu kalmak istememiştim. Bilirsiniz, insanlar benim peşimden koşardı ve ben dönüp arkama bakmazdım bile, arada bir dikkatimi çekenlerle takılır ve çok geçmeden eski umursamaz halime geri dönerdim.
Fakat bugün öyle olmamıştı.
Artık o günün üstünden iki haftaya yakın bir süre geçtiğinde Jungkook aklımın ucundan bile geçmiyordu. Ciddiyim, bu sizin için belki uzun belki de kısa bir süre olabilirdi ancak artık aklıma bile gelmediğini fark etmiştim, zaten normalde de umursamaz biri olduğum için bunda şaşırılacak bir şey yoktu.
Bence asıl şaşırılacak şey bugün aldığım mesajdı.
Saat öğlen iki civarıydı, haftalık masajımı yaptırdıktan sonra biraz daha rahatlamak için küvete girdiğimde telefonumdaki bildirimlere bakmak istemiştim. Normal rutin günlerimden biriydi yani, istediğime cevap verir, istediğime vermez ve telefonu geri kapatırdım. Yine aynı şeyi yaparken bir ton bildirimin içinde bir isim direkt olarak dikkatimi çektiğinde üstüne basmaktan çekinmedim. Daha yirmi dakika önce atılmış bir mesajdı. Bir yandan gururumu okşayan, diğer yandan da gönderilme nedenini anlamadığım bir mesaj.
jeonk:
omega,
konuşmamız lazım.Evet, yalnızca üç kelimeden oluşan bu mesaj beni yarım saattir düşündürüyordu.
Günlerdir aklımda olmayan bir kişi, tek bir mesajla yeniden aklıma girdiğinde ne yapacağım hakkında kararsızdım. Ya dediğini yaparak onunla konuşacaktım ve zihnimi yeniden meşgul etmesine izin verecektim, ya da cevap bile vermeyerek başlamadan bitirecektim.
Bir mesaja bu kadar düşünmek bile benim için bir ilkti, daha buna şaşıramadan ne yapacağımı düşünüyor olmak başımın ağrımasını sağlamıştı. Sonra tüm bu şeyleri siktir ettim, belki vereceğim bu karar ileride pişman olmamı sağlayacaktı ama umrumda değildi, parmaklarım klavyede gezinirken bunu umursamıyordum.
kimthv:
konuşalım.
saat 4'de, atacağım konumda.—
"Yemeyecek misin?"
"Yiyeceğim." Bunu dememe rağmen gözlerinin içine bakmaya devam ediyordum, buraya geleli on-on beş dakika oluyordu ve bu on beş dakika içerisinde hiçbir şey konuşmamış, yalnızca yemeklerimizi sipariş ederek birbirimize bakmıştık.
Ancak artık sıkıldığımı hissediyordum, buraya boş boş oturmaya gelmemiştim sonuçta. Eğer benimle bir şey konuşmak istiyorsa bunu beni sıkmadan yapması lazımdı, aksi takdirde burayı terk etmekten çekinmezdim. Fakat karşımdaki alfa tüm bunlara rağmen konuşmaya niyeti yok gibi duruyordu, hiçbir şey söylemeden yüzümü izliyordu çünkü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sassy.
Fanfic[ taekook ] "Senin için deli oluyorum. Bedenim seni istiyor, deliğim senin için kasılıyor ve sulanan ağzım sadece penisini almak için açılıyor. Bana istediğimi ver." ⚠️ ── Bu fictionda grup içi shipler, bolca küfür ve cinsellik bulunmaktadır!