❝Jeon Jungkook - Hate You❞
Yazar'dan
Genç çocuk, tepsiye konulan çatal kaşık ve iki bardak ile beraber yürümeye başlamıştı. Mutfaktan çıktığı gibi müşterilerin arasına karıştı. Burası büyük bir mekandı ve mekanın sahibi çocuğu ile beraber kendi restorandına gelmişti. Bu yüzden herkes olabildiğince dikkatli ve tertipli davranmaya çalışıyordu. Buna da genç çocuk dahildi, bütün garsonlar patronu sert ve katı birisi olduğu için bir bahane ile kaçıyordu. Maalesef kabak da genç çocuğa patlamıştı, elleri titrese de dikkatli olmaya çalışarak tepsiyi sıkıca tutmuş tedirgin bakışlarını bir kaç saniye etrafta gezdirmişti. Tabi bakışları patronun masasına da kaymamış değildi, özellikle de yanında duran küçük çocuk uzaktan baş parmağıyla genç çocuğu gösterip yemekleri getirmesii istemişti.
Oysaki kaç defa kaçmaya çalışmıştı, hatta patronun gözüne batmamak için dışarıda ki insanların siparişlerini alıyordu fakat şerefsiz diye hitap ettiği arkadaşları bütün siparişleri elinden almış ve kaçmayı başarmıştı. Şimdi de patronunun masasına doğru giderken, arkadaşlarına bildiği bütün küfürleri ediyordu. Masanın önünde durduğunda, bardakları alıp hemen ikilinin yanına koymuştu. Özellikle babasına benzeyen çocuk çatık kaşlarıyla kendisini izlemesi, onu daha çok korkutuyordu. Soğuk terler dökerken, tepside ki çatal bıçakları da çıkarıp her birini kendisine çatık kaşlarla dikkatle izleyen çocuğun önüne koydu. Daha sonra titreyen elleriyle, en çok korktuğu kişinin masasına çatal bıçakları uzatmak için elini tepsiye götürmüş ve karşısında ki patronun tam bir temizlik hastası olduğunu hatırlayarak çatal bıçağın olduğunca ucundan tutmuş ve masasına koymuştu.
O sırada masaya dirseklerini yaslayarak aynı çocuğu gibi çatık kaşlarıyla genç çocuğa bakıyordu. Genç çocuk çatalları masaya koyduğunda, patronuna ne kadar yakın olduğunu fark etti fakat bu pek de patronunun umrunda değil gibiydi. Duygusuz, düz bir ifadeyle kendisine bakıyordu. O an genç çocuk; karakter olarak bile ikisinin birbirine ne kadar benzediğini fark etti. Geri çekildiğinde baş selamı verip gözlerini yerden kaldırmayarak, titrek bir nefes alıp konuşmaya başladı. "İyi akşamlar efendim, başka bir isteğiniz var mı yemeklerin yanında?" Genç çocuğun titrek sesle konuşmasının ardından, genç adam derin bir soluk alarak birkaç saniye beklemişti. Oğlunun hâlâ karşısında ki garsona dikkatle bakması canını sıkıyordu, evet kendisi de çok dikkatli bakmıştı lâkin başka bir sebeptendi. Fakat oğlununda o sebepten baktığını düşünmesi canını hiç olmadığı kadar sıkıyordu. Karşısında ki kendisinden küçük olduğu belli olan gence baktı. "Evet, içecek olarak oğluma portakal suu, kendim içinse soju." Dediğinde, genç çocuk, patronunun sakin fakat büyük bir ciddiyetle konuşmasına karşı derin nefes almıştı. Kendisini neden bu kadar sıkıyordu bilmiyordu fakat gerçekten ürkütücü bir patronu olduğu için ister istemez kovulmaktan korkuyordu. Genç adam, oğlunun yanında ayık olmak zorundaydı, bu yüzden soju tercih etmişti. Şâkin oğlu yanında olmasa şu an burada şahit olduğu şeyler en ağır içkiyi hiç acımadan boğazının yanmasını umursamadan içmek istiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Contracted Love | Taekook
FanfictionJeon Jungkook, çalıştığı restoranın sahibinin küçük oğlu, ona anne demesiyle hayatında beklenmedik şeyler yaşanmaya başlar. Jeon Jungkook'un sırtındaki yükler artık daha fazla artmış ve taşınamayacak hâle gelmeye başlamıştır. Jungkook kendi yükünün...