-10-

168 24 14
                                    

"Ne?Neyden bahsediyorsun?"

Karsımdaki kız yakamı tutup duvara yapıştırdığında ve dediği şeyleri anlamıyordum.
Kız birdenbire karnıma bir yumruk geçirdiğinde nefesim kesilmişti.Acı dolu bir ses çıkarıp elimi karın boşluğuma götürdüm,aptal!Hangi hakla yapıyor bunu?!

"Sana diyorum ki.Minhonun etrafında bile olmayacaksın,anlaşıldı mı?"

Minho benim etrafımda dolaşıyor!

Hem sen hangi hakla bunu diyorsun??

Hızlıca ayağa kalkıp kızla göz göze geldim.

"Sen kim oluyorsun da bana bunu söylüyorsun?"

Kız kendi kendine sırıtıp kendinden emin bir derin nefes verdi ve bana baktı

"Sevgilisiyim,bir şey mi diyeceksin?"

Bunu duyduğum gibi öylece kalmıştım.Ne?Bana her saniye yavşayan ve beni geçen gün balkonda öpen çocuğun bir sevgilisi mi vardı?Saçmalık!

"Bir şey de diyemezsin zaten."

Tekrardan karın boşluğuma vuracakken bu sefer kolunu tuttum.Bir daha vurma şansı vermeyecektim,yapmaya hakkı bile yoktu.
Derin bir nefes aldım ve küçük bir göz devirmesiyle cevap verdim

"Tamam,etrafında falan dolaşmam.İletişimide keserim,sadece başımdan siktir olup git.Tamam mı?"

Kız kendi kendine gülüp başını aşağı yukarı salladı.Ardından kolunu çekip önüne bakarak yürümeye başladı,arkasına bir kaç saniye bakıp bana el salladı.
Yavşak.
Ben el sallamadan ellerimi cebime attım ve yoluma devam ettim,sakin olmalıyım.

Derin düşüncelere dalarak yürümeye devam ediyordum.Bu düşüncelerin hepsini bir kenara atıp bir gece klübüne veya bara mı gitmeliyim?
Belki kafamı dağıtabilirim.Gideceğim,gitmem gerekiyor.

Evime az çok uzak olan bir mekan vardı.Ara sokaklardan çıkıp o mekana doğru yürümeye koyuldum.Dakikalar önce olanların aksine aklımdaki şeyleri dağıtabileceğimi düşünüp keyifli bir şekilde gidiyordum,sadece kafamı dağıtacağım.Şuanlık sağılım önemli olmayacak

Mekana geldiğimde dışarıda bile içeriden gelen şarkı sesleri duyuluyordu.Bu mekana öncesinden geldiğim için rahatça içeri girdim,her zaman burayı tercih etme sebebim her ne kadar insanlar içip içip terlesede iğrenç bir koku olmuyordu.

Ferah ve narin bir kokunun içinde rahatça eğlenebiliyordum,derin bir nefes alıp sesten ve bana çarpıp duran sarhoş kişileri umursamadan deri siyah koltuklara doğru yürüdüm.

••••••••••
Jisung koltuğa oturup ilk başta düşünmeye başladı.Ardından garson yanına geldiğinde bir ispanyol şarabı istedi,neden sarhoş olmak istiyordu kendiside bilmiyordu ama yinede içmek ve sarhoş olup kafasını dağıtmak istiyordu.

Minho ise barın arkasından gizlice chan ve seungmini izliyordu.Chan ve seungmin barın arkasındaki bir sokakta öpüşürken minho ise kafası karışmış bir şekilde ikisine bakıyordu.Bir fotoğraflarını çekip telefonunu cebine attı,hyunjin ve jeongine karışan chan uzun zaman bile geçmeden çok tanımadığı bir çocukla öpüşüyordu.

Minho ikisinide izlemeyi bıraktı ve bara geri döndü.Kendi kendine mırıldanıp söyleniyordu,her gece bu mekana seungminle gelmekten kaçınmazdı fakat seungminde yanında olmadığında canı sıkılmıştı.

Ayaklı masaların başına geçti,garson onun yanına geldiğinde hafif bir içki istedi.Sarhoş olmak istemiyordu,renkli ışıkların ardından bir kişi gözüne takıldı.Minhoya göre çok tanıdık geliyordu bu kişi fakat arkası dönüktü ve o kişinin sarhoş olduğu belliydi.

Delilercesine şarkı söylüyordu,minho gözüne takılan bu çocuğu hatırladığında gözleri kocaman açılmıştı.Jisungdu kalabalığın içinde bağıra bağıra şarkı söyleyen sarhoş çocuk,jisungu burada görebileceği son kişi olarak düşünüyordu fakat burada gördüğünde tüm fikirleri değişmişti.

Renkli ışıklar olmasına rağmen jisungu izlemeye başladı minho,sadece izliyordu.

jisung kendi kendine eğlenirken yanına bir çocuk gelip oldukça yakın davranmaya başlamıştı.Minho ilk başta jisungun arkadaşıdır diyip umursamadı ama çocuğun elini jisungun belinde gördüğünde hızlıca elini yasladığı masanın ordan ayrılıp kalabalığa doğru yürüdü.

Çocuğun jisungun bir arkadaşı olmadığı minho için besbelli bir şeydi.Hızlıca çocuğu bir kenara ittirip kalabalığın diğer yanına soktuğunda çocuk irkilmişti,jisungun yanında daha fazla durmayıp jisungtan uzaklaştı.

Gece yavaş yavaş son bulmaya başladığında insanlar evlerine gidiyordu.Bazıları barın içindeki odalarda sarhoş halleriyle sevişirken.Bazıları ise ilk görüşte aşkını yaşıyordu,bazı insanlar için kötü bir gecede olabilirdi bu gün.Her ne kadar insanlar mutlu bir şekilde çıksada bazıları burada aldatıldığını bile görüyordu,minho bazen bu bardan çıkarken dua ediyordu.İyiki kötü bir şekilde çıkmıyorum diyerek dua ediyordu.

Jisung ise bu barda hala yüksek sesli şarkıya kapılmıştı.Az da olsa kalabalık ile birlikte gece boyunca sarhoş bir şekilde şarkı söylemişti, yorulmuş bir şekilde ayaklı masaların başında hala kendi kendine dans ediyordu.Minho bu sarhoş hallerini sevimli bulduğu için gülümseyerek jisungun küçük dans hareketlerine bakıyordu.

Jisung sarhoş halleriyle çekici bulduğu bu çocuğun ona bakıp gülümsediğini fark etti,birdenbire cocuğun boynuna sarıldı.Dengesiz duruyordu ve ikiside düşebilirdi,minho bunu göz önüne almamak için kendini ona atan çocuğun belini tutmuştu.

Jisung minhoya kaşları çatık bir şekile bakarken minho ise anlamadan neden kaşlarını çattığını bilmediğini belli eden bakış öne seriyordu.

"Beni aldatıyorsun!"

Jisungun ağzından bu cümle çıktığında minho söylediğini tekrar düşündü.Sarhoş olduğu için dedikleri anlaşılmıyordu bile,jisunga aynı bakışını sunduğunda jisung konuşmaya devam etti

"O kız,bana sevgilin olduğunu söyledi!İnanmıyorum sana!Beni balkonda büyüledikten sonra hangi hakla başka birini seversin?!"

Minhonun anladığı tek şek o kız dediği kişiydi,jisung bir kaç şeyler mırıldanmaya başladığında onu dinledi.Fakat jisung söylenip duruyordu,birdenbire jisung minho nun yakasını tutup kendine yaklaştırdı.Aslında yüzlerini birbirlerine yaklaştırdı desem daha iyi olur

İlk başta yavaş bir şekilde yüzünü yaklaştırırken yavaş olmayı bırakıp birdenbire minho nun dudakları ile kendi dudaklarını buluşturdu.
Jisung birdenbire bir karşılık hissettiğinde kendini daha hazırda hissediyor gibiydi,elleri minho nun boynunun arkasındayken minho nun saçlarına götürüp yavaşça kırıştırdı.

Minho yavaş yavaş yüzünü geri çekeceği sırada saçından tutulan eller tekrardan dudaklarını buluşturuyordu.Minho biliyordu jisung kendine geldiğinde böyle şeylere inanmayacağını ve inkar edeceğiniz,hoşuna gitmeyeceğini biliyordu o yüzden jisung sarhoşken ne kadar temas istesede minho bundan kaçınmayı seçiyordu.

Minho bir şekilde jisungun dudaklarından kurtulup bu sesli bardan çıkardı,arabasına sakin bir şekilde jisungu bindirip kendi evine doğru sürdü.Arabadan inip kapısının kilidini açtığı gibi jisungu tutup eve girdi.

Jisungu koltuğa oturtup beklemesini söyledi,jisung durmadan 'sıcak!' Kelimesini söylediği için bıkmış bir şekilde söylenerek salona geldi ve jisungun yanına eğilip gömleğinin ilk üç düğmesini açtı.

Kendini geriye doğru çekeceği sırada birdenbire jisung onun elini tuttu,ikiside birbirinin ellerine baktıktan sonra jisung cümle kurmak icin kendini toparladı ve derin nefes alıp küçük bir mırıltıyla bir şeyler söyledi

"Seni seviyorum minho.."

••••••
922(CÜS)
@leiwq__

A handsome angel for me/minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin