VI

4 1 0
                                    

Büyük zahmetle biten gün ardından, sokakta ritim adımlar eşliğinde yürüyordu turuncu çocuk. Uzun düşüncelerin içinde kaybolan turuncu yürüdüğü sokakta kime çarptığını algılamak güç oldu. Kafasını kaşıyıp tatlı bir gülümseme ekleyip endişesini sakladı.

"A.ah shik hyung, özür dilerim. Nasılsın?"

"Önüne bak zibidi! Ahahah. İyiyim iyi. Yorgun gibisin birşeyler ısmarlıyım mı?"

"Yorgunluğum ondan değil ki shik hyung. Para eksiğim var shik hyung. Düzgün kaldığım bir yer yok ve ezrak yok yani bunun gibi şeyler büyük sıkıntıdayım bir de davam var. Onu da geçtim yanımda küçük bir kız var ona bakıyorum ona fazlaca ilgi göstermem lazım sıkıntısız büyümesi için."

Büyük bir sabır ile dinledi hyun shik bu durum onu da üzmüştü. Biraz düşündü hyun shik.

"Şöyle yapalım mandalin, babanı alayım bizde misafir edeyim, Yaklasık bir kaç hafta. Sende o zamana kadar küçük çocukla evinde kal. Sonra düzgün bir para ile kiraya çıkarsınız ve düzen kurarsın."

"Bunu yapar mısın cidden?!"

"Tabii ahahah."

"Teşekkür ederim shik hyung, çok teşekkür ederim. Ben iki saate kadar babamın evine geçeyim."

"Tamam dikkat et kendine mandalin." dedi ve turuncunun omuzunu sıvazlayıp ritimler eşliğinde yürümeye devam etti.

-

PARK JİMİN

"Bu üç hafta içinde topladığım para ile de bir ev tutabiliriz!" dedim heycandan ne kadar duramasamda tüm diyoloğu yoo-ji'ye anlattım. Tabii o da beni pür dikkat dinledi. Benim gibi o da çok sevinçliydi, bir evimiz olacaktı!

"Jimin,ben aşşağıda çok güzel kiralık bir ev görmüştüm oraya bakmak ister misin? Beraber oraya taşınalım mı?"

"Tabii bize uygun bir fiyatsa hemencik oraya geçeriz." dedim ve yoo-ji'nin tatlı hallerini gülerek eşlik ettim.

yoo-ji'nin bahsettiği eve bakmak için dışarıya yeniden çıktım. Arkamdan duyduğum ses ile adımlarımı yavaşlattım.

"Jimin bende geleyim bekle!!" diyordu yoo-ji. Hızlıca yanıma gelmişti beraber evlere bakmak için böylece zaman ayırmıştık.

-

"Ama jimin bak bu odaya kocaman."

"Yoo-ji bak fiyata yüksek diyor. Ya geçindiremezsek bu evi, kapı dışarı oluruz cidden."

"Bak jim.." sözünü daha tamamlayamayan yoo-ji'nin arkasına ev sahibi konuştu.

"Eğer sıkıntıdaysanız bir önceki fiyat olarak alabilirim kirayı."

"Nasıl?" diyerek daha net olmasını istedim.

"Yani, zamlanmadan önceki fiyattan alabilirim. Durumunuzu düzeltince de zam yaparım." dedi. Bu durum beni hayli sevindirmişti. Bir kaç belge imzaladım ve bir hafta sonrası için anlaştık. Bir hafta sonra bu ev bizimdi. Hızlıca ev bulmak çok iyi hissettirmişti. Yoo-ji'nin elinden tuttum ve eski evime doğru sohbet eşliğinde yürüdük.

-

"Jimin hemen banyo yapmak istiyorum."dedi yoo-ji yorgun bir hal ile fakat biraz değişikti. Utanıyordu sanki birşeyden.

"Peki, yapabilirsin banyo kapının hemen yanındaki oda da." dedim ve elim ile işaret ettim. Yoo-ji de hala bir sıkıntı vardı.

"Sorun ne?" dedim ve merakımı gizlemekten çekinmedim. Yoo-ji elleriyle oynayıp yüzünü benden saklıyordu.

"Ben, banyo yapmayı bilmiyorum. Beni banyo yaptırır mısın?"

Tamamen şok içindeydim. Tabii daha küçüktü normaldi banyo yapmayı bilmemesi, fakat ben mi yaptıracaktım?

"Ne? Olmaz, hayır. Kesinlikle hayır."

"Ama jimin temiz olmak istiyorum, lütfen."

"Olmaz dedim ya"

"Jimin lütfeen" demesi ile bana kocaman köpek gözlerini gösterdi. Tanrım, bunlar çok tatlıydı! Nasıl hayır diyecektim?

"Şu gözleri yapmayı kes tamam yapacağım!" kabullendiğimi gören yoo-ji yerinde zıplayıp zaferini ilan ediyordu.

"Yoo-ji! Donun ile kal!"

"Ya orayı nasıl temizliyeceğiz donumuda çıkarmazsam?!"

"Sen temizleyeceksin!" dememe rağmen hışımla donunu aşşağı yöne indirdi. Gözlerimi hemen kapadım ve bu sefer daha fazla bağırmaya başladım.

"Yoo-ji giy şunu!!"

"Aah tamam!"

Yoo-ji'yi yıkarken hiçbir aksilik çıkmamıştı. Vücudunu, kollarını, bacaklarını ve saçlarını güzelce köpükleyip yıkadım. Göğüslerine ve diğer iki bölgesini kendisine yıkattırdım.
Saçlarıyla uğraşırken asabi kızıma her zaman yapması gerekenide söyledim.

"Bak Yoo-ji ne giydiğine veya tarzına karışmayacağım. Fakat senden istediğim tek şey üç yerini dokundurtmaman yani isteğin dışında birisi göğüsüne popona veya önemli bölgene dokunmaya çalışırsa zarar vermekten kaçınma."

"Ve daha sonra gelip kim dokunduysa bana anlat. Anlatmaktan korkma. Korkarsan sana dokunan güçlü olur. Her zaman güçlü durumda olmak için anlatman gerekir bu sayede toplumda dışlanacak kişi o olur." dediklerimi pür dikkat dinleyen Yoo-ji korkmuş ve yanakları kızarmıştı.

"Ya. Ya bizi tehdit ederse ne yapacağız? Ailemize zarar vermeye çalışacağını söylerse?"dedi ve tamamen dünyamın karardığını hissettim.
Saçlarını köpüklemeyi bıraktım ve birkaç saniye kendime gelebilmek için durdum. Yoo-ji'me dokunmuşlardı.

Kim yapmıştı?

"Kim dokundu sana?"

"K.k.kimse." diyerek daha kırmızı olmuştu. Bu durum beni de telaşlandırmıştı.

"Yoo-ji bak eğer söylersen sana kızmayacağım. Ve söylemezsen seni tehdit eden kişi kazanır. Kaybetmek istemiyoruz değil mi?" dedim. Yoo-ji sustu. Onu daha da utandırmamak için bende sustum.

-

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 19 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HeroHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin