Alhaitham Kaveh'in uyandığını duyunca yanına gider. Cyno peşinden gelir ve ikisine dik dik bakar.
"Daha iyi misin?"
"İyiyim.."
Cyno'ya döner.
"Sizi uğraştırdım özür dilerim."
"Sorun değil. Bir anda Alhaitham telaşla arayınca bende endişelendim."
Alhaitham doktorla konuşur ve Kaveh'i hastaneden çıkarırlar. Kaveh arabanın arkasına binerken Alhaitham yanına geçer. Cyno arabayı çalıştırır ve yola devam ederler. Alhaitham'ın evine vardıklarında Cyno geri döner. İkisi eve girdiklerinde havadaki feromon kokusu yüzünden Kaveh kıpkırmızı olur. Hemen pencereleri açar evin havalanması için.
"Aç mısın Alhaitham? Eve geldiğinde apar topar çıktık hemen benim yüzümden."
"Sorun değil Kaveh. Sen iyi ol yeter.. Ama açım evet."
"O zaman ben yemekleri ısıtayım."
Kaveh yemekleri ısıtırken Alhaitham tabakları çıkartır. Yemekler hazır olunca tabakları bölüp yemeye başlarlar. Alhaitham Kaveh'e yemekten daha fazla koyar.
"Sen daha fazla ye. İhtiyacın var."
"Ya beni şişmanlatmak mı istiyorsun?"
"Hayır Kaveh. Senin daha çok ihtiyacın var sadece.. Bak çok zayıfsın. Cyno'nun arabasına binerken fark ettim. Kuş gibisin nerdeyse-"
"Tamam! Yiyeceğim sadece sus lütfen."
Alhaitham gülümser. Kaveh sinirli bir şekilde yer ve ayağa kalkar.
"Oldu mu anne?"
"Aferin oğluşuma."
Kaveh gülmeye başlar. Alhaitham Kaveh'in gülüşüne hayran kalır. İkisi sofrayı kaldırır ve koltukta yan yana otururlar.
"Ee ne yapacağız şimdi?"
"Bilmem.. Bu hafta boştayız. Senin sayende kitap çok erken bitti. Tatildeyiz bir nevi."
"Sen hızlısın. Sana yetişmeye çalıştım."
"Daha bu ilk kitabımız. Bir dahakilerinde daha iyi uyumla gideriz. Hem sen işine alıştığın için daha iyi yapacaksındır."
"Haklısın."
Yine ortamda sessizlik olunca Alhaitham sinirlenir.
"Şuan daha iyi misin?"
"Tabi daha iyiyim."
"O zaman dışarı çıkmaya ne dersin? Biraz gezelim."
"Hava çok karardı.."
"Ne olacak! Beraber eğlenelim."
"Tamam o zaman."
Kaveh ayağa kalkar ve dolabından şalını alır.
"Sende üzerine birşey al. Üşürsün.."
"Ben üşümem gerek yok."
"Sen bilirsin."
Hazırlanıp çıkarlar. Beraber gezerken parka giderler.
"Sallanmak ister misin?"
"Ben kırarım o salıncağı Kaveh. Çocukların eğlencesi bozulmasın."
Kaveh güler. Kendisi oturur salıncağa ve Alhaitham'a bakar.
"Sallasana sen."
Alhaitham Kaveh'i sallamaya başlar. Kaveh gülmeye başlar.
"Küçüklüğümü hatırladım."
"Bazen nostalji yaşamak güzel."
"Aynen öyle."
Kaveh salıncaktan indiğinde yağmur yağmaya başlar.
"Tam zamanında yani!"
"Sinirlenme Alhaitham. Bugünlük bu kadarmış demek hem eve dönelim."
Alhaitham Kaveh'in yağmurun altında ne kadar güzel olduğuna bakar. Yanına gider ve elini tutar. Kaveh şaşırır. Yanağına dokunur. Tam birşey diyeceği zaman hapşırık krizine girer. Kaveh gülmeye başlar.
"Üşüttün bak. Sana demiştim ben."
Eve hızlıca geri dönerler daha fazla ıslanmamak için. Alhaitham eve döndüğünde hızlıca duşa girer. Kaveh ikisininde ısınması için ocağa sıcak suyu hazırlar. Kendisi üstünü değiştirir. Mutfağa geçer ve ikisine çay hazırlar. Alhaitham duştan çıkıp üstünü değiştirir.
"Çay yaptım ikimize."
"Sağol gerçekten."
"Birşey değil."
İkisi sıcak çaydan ısınırken Alhaitham içinden Kaveh'e ne zaman açılacağım diye düşünüyordur.
3 hafta sonra ;;
Alhaitham heyecanla Kaveh'e yeni aldıkları projeden bahsediyordur.
"Desene bu iş ile parayı kıracağız!"
"Aynen öyle. Daha iyi bir eve taşına-"
"Ne kadar güzel. Daha fazla sana yük olmayacağım."
Alhaitham şoka uğrar. Kaveh'in gittiğini hayal edince korkar.
"Nasıl yani? Bu işten kazandığın para ile taşınacak mısın?"
"Şey aslında bu iyi olabilir. Sana daha fazla yük olmuş olmam. Ama yardıma ihtiyacın olduğun zaman gelirim veya-"
"Senin fikrin tabi. Birşey diyemem.."
Alhaitham Kaveh'in yanından uzaklaşıp telefonuna bakarken Kaveh yanlış birşey mi söyledim diye düşünür. Alhaitham'ın yanına gider.
"Bana küstün mü?"
"Hayır. Neden küseyim?"
"..Sadece bir fikir Alhaitham. Hemen gidecek değilim."
"Sorun değil istediğini yapabilirsin tabi."
Alhaitham telefonunun çaldığını duyar. Hemen açar. Konuştuğu kişinin Tighnari olduğunu görür Kaveh.
"İkimizi çağırıyormuş o iş yapacağımız yazar."
"Gidelim o zaman!"
"Gidelim. Umarım kabul eder bizi."
"Edecektir."
İkisi güzelce hazırlanır ve dışarı çıkarlar. Alhaitham'ın bir arabası olmadığı için her yere Kaveh ile yürüyordur. Kaveh yolda heyecanlanır ve bu işin Alhaitham'ı çok ünlendireceğini düşünür. Alhaitham ise Kaveh'in gitmemesi için ne yapmalıyım diye düşünüyordur.
İstedikleri yere geldiklerinde ikiside mahvolmuştur.
"Ayaklarımı hissetmiyorum."
"Aynı şekil. Umarım kadının karşısında bayılmam."
Gösterişli evin bahçesinde ikisi yürürken kapıya vurur Alhaitham.
"Hoşgeldiniz. Sanırım siz Madam Faruzan'ın misafirlerisiniz."
"Evet."
"Buyrun lütfen."
"Çok heyecanlıyım Alhaitham."
"Emin ol heyecandan bayılacağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
pleasure - haikaveh
Fanfiction" the novelist: mood indigo " serisinden esinlenilmiştir. alhaitham'ın vazgeçemediği tek haz kaveh'ti.