karanlık geçmişin aydınlık izleri

6- Soğuk Eylül (3,5 yıl önce)

"Alev! Alev! Alev"
Başımda birisi bağırıyordu.
"Ya Alev kalk artık ya geç kalıcaz"
"Ne var Mavi ne oluyo yaa"
"Hadi artık kalk kızım ya kendi düğününe geç kalıcaksın"
Olamaz! Doğruya bugün benim düğünüm vardı. Hemen ayağa kalkmıştım.
"Ayy Mavi geç kaldık"
Telaşla odanın içinde dönmeye başlamıştım.
"Kanka sakin olsana geç kalmadık"
"Ay yok yok düğün bitmiş bile olabilir"
"Saçmalama Alev ya saat daha 09:00"
Hâlâ odanın içinde dönüyordum.
" ya enişte Alev'le konuş beni dinlemiyo ya"
Mavi telefonu uzatınca almıştım.
"Alo"
-bebeğim ne oldu
"Araf düğüne geç kaldım kesin düğün bitti"
-Dünyam sen sakin ol şimdi aşağıda seni Samet bekliyo o sizi buraya getirecek şimdi.
"Tamam iniyoruz biz şimdi."
Telefonu kapatıp Mavi'ye uzatmıştım.
"Ben şimdi hemen duşa giriyorum sende hazırlan Samet aşağıdaymış"
Hemen duşa girdim.
Arabadaydık gideceğimiz yere çok az kalmıştı.
Ve işte sonunda gelmiştik.
Hemen güzellik salonuna girdik.
"Hoşgeldiniz buyrun size odanızı göstereyim Alev hanım"
"Araf nerede"
"Odada sizi bekliyor Alev hanım"
Çalışan kız bir odanın önünde durunca bizde durmuştuk.
"Buyrun Alev hanım burası"
"Tamam teşekkür ederim"
Kapıyı açıp içeriye girmiştik.
"Hoşgeldin dünyam"
Araf gelip bana sarılmıştı. Atlas'da Mavi'ye sarılmıştı.
"Hoşbuldum sevgilim"
Hepbirlikte 10 dk filan oturmuştuk.
Araf ve Atlas ayağa kalkınca bizde kalkmıştık.
"Şimdi biz hazırlanmaya gidiyoruz sizde hazırlandıktan sonra gelip sizi alıcaz dünyam tamam mı?"
"Tamam hayatım"
"Çok dikkatli olun ben zaten adamlarım burada ama siz yinede dikkat edin bebeğim"
"Tamam merak etme"
Araf alnımı öpmüştü.
"Görüşürüz Mavim"
"Görüşürüz canım"
Araf ve Atlas çıkınca çalışan kız gelmişti.
"Alev hanım buyrun size hazırlanıcağınız odayı göstereyim bu arada ben Merve"
Merve hanımı takip etmeye başlamıştık.
"Evet işte burası "
önünde durduğumuz yerin etrafı siyah camlarla çevriliydi.
"Çalışanlarımız içeride sizi bekliyor efendim Mavi hanımla aynı odada hazırlanmak istediğiniz için bu odayı seçtik ama siz beğenmediğiniz birşey olursa söyleyin lütfen"
"Tamam teşekkür ederim"
Merve gidince bizde odaya girmiş hazırlanmaya başlamıştık.
Sonunda neredeyse herşeyim hazırdı.
Tırnaklarım yapılmış 1 hafta önce seçtiğim saç ve makyajım tamamlanmıştı. Şimdide gelinliğimi giyecektim.
Hazırlanmış ayakta Araf'ın gelmesini bekliyordum.
"Ay Mavi çok heyecanlıyım ya Araf beni beğenmezse"
"Saçmalama aşkım Araf'tan bahsediyoruz seni tabikide beğenir sakin ol sen"
Ve işte kapı çalmıştı.
Mavi hemen gidip kapıyı açtı.
Sevdiğim adam karşımdaydı ikimizde nutkumuz tutulmuş gibi birbirimize bakıyorduk.
"Dünyam çok güzel olmuşsun"
"Sende çok yakışıklı olmuşsun aşkım"
O gerçekten çok yakışıklı olmuştu simsiyah bir takım giymişti geriye taranmış siyah saçları gece gibi olan simsiyah gözleri o büyülü bir adamdı.
"Şuan seni o kadar çok öpmek istiyorumki"
"Olmaz Araf bey makyajımı bozamazsınız"
"Nedenmiş o"
Biranda dudağımı öpmeye başlamıştı.
Hemen itip konuşmaya başladım.
"Ya Araf ne yapıyorsun herşeyimi bozucaksın"
"Tekrar yaparlar dünyam dayanamıyorum işte"
Biryandan da eliyle çıplak sırtımı okşuyordu.
"Biraz daha sabredeceksiniz artık beyefendi"
"Ederiz dünyam ederiz ne de olsa sonunda sen varsın"
"Hadi artık kendi düğününüze geç kalıcaksınız"
Mavi kapının arkasından bağırmaya başlamıştı. Biz Arafla konuşmaya dalınca Atlas ve Mavi o sırada çıkmış olmalılardı.
"Tamam geliyoruz"
Araf'ın elini tutunca yürümeye başlamıştık.
Mavi ve Atlas kapının önünde bizi bekliyordu.
"Yenge çok güzel ol.."
Atlas biranda susmuştu. Yan tarafıma dönünce Araf'ın Atlas'a çok sert baktığını gördüm.
"Hadi artık gidelim"
Mavi konuşunca tekrar yürümeye başlamıştık.
Sonunda düğünün yapılacağı yere gelmiştik.
Araf arabadan inip gelip benim kapımı açıp inmeme yardım etmişti.
Araf'ın koluna girip dans pistine doğru yürümeye başlamıştık tam o sırada bizi gören davetlilerden bir alkış sesi yükseldi. Etrafıma bakınca gerçekten çok kalabalık olduğunu anladım.Keşke dedim içimden keşke annemde burada olsaydı...
Dans etmeye başladığımız sırada bir şarkı sesi yükselmişti.Sezen aksu'nun şarkısı eşliğinde dans ediyorduk biraz sonra etrafımızda başka insanlarda dans etmeye başlamıştı hemen yanımızda Mavi ve Atlas vardı onlar çok güzel bir çift olmuşlardı. Garip olan şey ise Rüya abla ve Samet'in dans etmesiydi Rüya abla beni kırmamış düğünüm için İstanbula gelmişti. Başımı Araf'ın omzuna koyduğum sırada kulağıma fısıldamıştı "dünyam"...
Artık düğünün sonuna yaklaşmıştık.Nikahımız kıyılmış, şimdi ise son dansımızı edecektik.
Şarkıda 'seyirlik değil ömürlük olsun" diyordu umarım ömürlük olurdu...
Dans etmeye devam ettiğimiz sırada bir silah sesi patlamıştı ve bir tane daha...
Elimde bir sıcaklık hissettim hayır hayır bu düşündüğüm şey olamazdı elimdeki sıcaklık geçmek yerine dahada artmıştı tam o sırada gözümden bir yaş düştü sanki birden dizlerimin bağı çözüldü diz üstü yere düştüğüm sırada Araf'ta kucağıma düşmüştü.
"ARAF"
Araf vurulmuştu o sevdiğim adam kollarımda kanlar içindeydi.
"Araf uyan nolur Araf ,kalk bırakma beni Araf"
Göz yaşlarım durmadan dökülüyordu.
Herkes telaşla kaçıyordu. Durmayan silah sesleri...
Sanki birden heryere karanlık çökmüştü heryer soğumaya başlamıştı. Onu kollarımdan çekmişlerdi, Samet ve Atlas olduklarını gördüm.
"Yenge sakin ol şimdi abimi hastaneye yetiştiricez kalk hadi"
Birşeyler söylüyorlardı ama duymuyordum.
"Abi önce Araf abimi götürelim çok kan kaybetti"
"Tamam hadi çabuk ol Samet"
Araf'ı götürüyorlardı ama hiçbirşey söyleyememiştim . Birden birileri tarafından çekilmeye başlamıştım. Dönüp bakınca Samet veya Atlas olmadığını gördüm.
"Kimsiniz siz"
"Araf'ın karanlığı"
Adamlardan birisi kulağıma fısıldamıştı. Daha sonrası yoktu .
Eylül ayı çok soğuktu, Eylül ayı çok karanlıktı...