"sonunda geldin.. hoşgeldin..."Doruk duyduğu sesle midesinin kasıldığını hissetti ve anında arkasını dönüp kapıyı kapattı.
"Sen.. Burda ne işin var?"
Cemre yerinden doğruldu ve ayaklarını yataktan sarkıtarak oturur pozisyona geldi.
"Nasıl yani? Beni dün sen kendin çağırmadın mı evine?"
Doruk elini saçlarına daldırdı ve stresli bir ses tonuyla konuştu.
"Ben sana akşam gelmeni söylemiştim hatırlarsan! Hem.. benim gömleğimin üstünde olması, yatağımda yatman, altında sadece bir bikini olması... Ne yapmaya çalışıyorsun sen Cemre?"
Cemre bu sefer ayağı kalktı ve Doruk'a doğru yürümeye başladı. Doruk bir adım geri gitti. Kendini Cemre'nin bacaklarına bakmamak için zorluyordu. Nefes alış verişleri düzensizleşmişti.
Doruk: Ne istiyorsun Cemre? Ne!!
Cemre gülümsedi ve Doruğun yüzünü dikkatlice inceledikten sonra konuştu.
Cemre: Ben sadece senin de şu an istediğin şeyi istiyorum Doruk...
Doruk kalp atışlarının hızlandığını hissetti. Avuç içleri hafiften terlemişti. Soluklarını düzene sokmak istediği için derin bir nefes almaya yeltendi ama burnuna çarpan sadece Cemre'nin parfüm kokusuydu. Kahretsin, dedi Doruk içinden. Benim istediğim şeyi istemek mi?
Doruk: Ne demeye çalışıyorsun sen? Benim bir şey istediğim yok.
Cemre: Emin misin?
Cemre hemen yanlarındaki boy aynasına doğru Doruğun başını çevirdi. Doruk aynada kendi suratının ifadesini gördüğünde neredeyse Cemre'ye hak verecekti.
Cemre: Şu yüzünün haline bak.. Kıpkırmızı olmuşsun..
Doruk aynada ikisinin yansımasına baktı bu sefer. Şu an çıldıracak gibi hissediyordu. Cemre'den fena şekilde etkilenmişti ama bunu kendine bile itiraf edemiyordu.
Cemre: Daha nereye kadar kaçacaksın benden Doruk? Sana illa bu şekilde mi adım atmam lazımdı? Bana bu kadar yakınken.. Nasıl kendini tutmayı düşünüyorsun ki? Hadi... Rahatla biraz. Yüzündeki o stresli ifadeyi sil lütfen.. Bak.. burdayım. Yakınındayım... Senin odandayım.. Kapı kapalı ve evde hiçkimse yok... Hadi...
dokun bana...Doruk şaşkınlıkla gözlerini büyüttü. Bu kızın bu kadar cesaretli olması hem hoşuna gidiyor hem de heyecanlandırıyordu. Cemre Doruğun elini kendi bacağına dokunması için tuttu. Doruğun tek odağı Cemre'nin avcundaki eliydi. Tam Cemre Doruğun elini kendi bacağına koyacaktı ki evdeki çalışan kadının sesi duyuldu.
"Doruk Bey! Rahatsız ediyorum ama misafiriniz var."
Doruk hızlıca elini Cemre'den kurtardı. Sıkıntılı bir nefes verdi. Kapıyı hemen kilitledi. Çalışan kadının duyması için sesini biraz yükseltti.
Doruk: Iıı, kim geldi acaba?
"Arkadaşınız Asiye."
Doruk telaşla Cemre'ye döndü. Odada hızlıca bir volta attı. Saçlarını stresle kaşıdı ve Cemre'nin omuzlarından tuttu.
Doruk: Cemre!! Ne yapacağız şimdi? Sen bu haldeyken seni böyle görmemeli!
Cemre gülümsedi ve omzudaki elleri üstünden çekti ve ikisinin ellerini birbirine kenetledi. Doruk ellerini ondan kurtarmaya çalışsa da başarılı olamadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSİKOPAT KIZ
Fanfictioncemre merak ediyordu acaba doruk kendisi için asiye'den ayrılmayı göze alabiliyor muydu? hayalindeki doruk atakul'u gerçekten var edebilecek miydi? veya aralarındaki tek engel asiye miydi? 🌊