Göt Yaveri - MinSung

Bir

"Ulan bu hafta yedinci kez kavga ediyorsunuz, sıkılmadınız mı oğlum?"

Jisung ölümcül bakışlarını yanındaki bedene çevirince göz devirip cevapladı karşısındaki müdürü.

"Bu göt yaveri, götünde kurt varmış gibi habire bana sataşmasa sıkıntı çıkmayacaktı zaten!"

Minho salına salına Jisung'a doğru biraz daha yaklaştı ve yakasını tuttu.

"Ne diyo'n oğlum sen?! Benim mahalleme sonradan taşınıp, ağa gibi davranan sendin lan gevşek!"

Müdür bıkkınlıkla yanlarına ulaşıp, bir hareket yapacak olan Jisung'un tişörtünün ense kısmından tutup kendine çekti.

"Bana bakın, ailelerinizin hatırına atmıyorum sizi, ama eğer biraz daha böyle devam ederse gözünüzün yaşına bakmam anladınız mı?!"

İkisi de birkaç mırıltı çıkarıp odadan ayrıldılar. Herkes derste olduğu için koridor bomboştu.

"Sen beni mi takip ediyo'n lan düdük?!"

Minho, Jisung'un önüne geçip yolunu keserken söylemişti bunu. Jisung ise onu ittirip kendine yol açtı.

"Sınıflarımız yan yana ya aptal pezevenk. Senin yüzünden yine bu salak müdürle karşılaştım, zaten sinirliyim."

Minho saçını eliyle arkaya tarayıp cevapladı kendisinden birkaç santim kısa olan bedeni.

"Tesbihimi çalmasaydın sen de dangalak."

Jisung göz devirdi.

"Ulan ben senin boklu tesbihini ne yapayım orospu çocuğu. Yunho çalmış işte, benle ne ilgisi var?"

Minho duraksadı.

"Yunho senin çeteden değil miydi la?"

Jisung elindeki peçeteyi dudak yarasına bastırırken cevapladı bu soruyu.

"Çocuğun ismini 15 dakika önce senden öğrendim amına koyayım."

Minho, sonunda anlamış gibi "hee" deyip omzuyla dürttü yanındaki bedeni.

"Bana da peçete ver, kolumu silcem. Kedi gibi tırmalamışsın amın evladı."

Jisung peçete paketini kapatıp cebine attı.

"Para verirsen peçete veririm, tanesi 15 lira."

Minho yanındakine 'ciddi misin' bakışı attı.

"Sen bana 15 lira versen ben sana götümü veririm ulan, 15 lira ne?!"

Jisung omuz silkti.

"Sevgilim yetiyo' bana, senin götüne ihtiyacım yok."

Minho gözlerini kıstı.

"Senin gibi bi sümüklüyle kim çıkar olum?"

Jisung, sonunda sınıftan çıkan arkadaşlarının yanına giderken Minho'ya nah çekip dil çıkardı. Minho ise tam sinirlenip peşinden gidecekken San omzunu tutup durdurdu onu.

"Müdürün odasında sıkıntı çıktı mı abi?"

Minho kafasını 'hayır' anlamında havaya kaldırdı.

"Aldın mı tesbihini o çük boyludan?"

Minho arkadaşının elindeki tostu alıp yemeye başlarken cevapladı Changbin'in sorusunu.

"Ulan Yunho bunun çeteden değilmiş ki, boşu boşuna sataşmışım çocuğa. Neyse hâlâ dayak yemeyi hak ediyo' ama."

Chan, Changbin'in ensesine güzel bir şaplak attıktan sonra alaylı sesiyle söze girdi.