" Nehir.. dediğin kadar varmış "
Yemekten sonra Aşkın masayı toplarken Arda ona yardım etmiş şimdi ise Aşkın bulaşık yıkarken saçları önüne düşünden Arda arkasına geçmiş Aşkın'ın saçlarını topluyordu.
Aşkın," Arda saçımı çekiyorsun "
Arda hemen ellerindeki saçları bırakıp ellerini Aşkın'ın omzuna koyarak saçlarını öptü.
Arda," Özür dilerim, çok acıdı mı ? "
Aşkın," Yok, sorun değil "
Arda dikkatlice tekrar eline aldığı tutamları birleştirerek toka ile tutturdu.
Arda," Oldu, dön bana bir bakayım "
Aşkın bembeyaz ve özenle dizilmiş dişlerini hafifçe çıkararak gülümsedi ve Arda'ya doğru döndü, yüzüne düşen bir tutam beyaz perçemini üfleyerek yüzünden itti.
Arda," Çok güzel görünüyorsun, kar tanesi gibi "
Aşkın Arda'ya yaklaşarak çenesini öptü ve tekrar önüne döndü, Arda dudaklarını birbirine bastırarak içindeki çığlık atma isteğini bastırdıç.
En sonunda heryeri toplamış kanepede ellerindeki kahve dolu fincanlar ile oturuyorlardı.
Arda," Buralarda Türk kahvesi satıldığını bilmiyordum "
Aşkın," Bilmediğin çok şey var "
Arda Aşkın'a " Öyle mi ? " der gibi bakarak oturduğu yerden hareketlenerek Aşkın'a daha fazla yaklaştı.
Aşkın'da Arda'yı taklit ederek kaşlarını kaldırıp kafasını salladı, Arda Aşkın'In kendisini taklit etmesine gülerek kafasını kanepenin yastığına yatırdı.
Aşkın," Yarın müsait misin ? "
Arda hiç düşünmeden yerinde doğrularak Aşkın'ı yanıtladı.
Arda," Evet, evet müsaitim "
Aşkın," Yüzmek için çok güzel bir yer biliyorum, gelmek ister misin ? "
Arda," Çok isterim ama insanlar fotoğrafımızı çekebilir. "
Aşkın," Sahilde değil, ormanın içinde bir nehir var ve sanırım orayı bir tek ben biliyorum "
Aşkın," Hatta birkaç kez orada kamp yaptım, su o kadar berrak ki insan eli değmediği belli oluyor "
Arda," Kampta yapalım o zaman, aynı çadırda kalalım "
Aşkın," Malesef 1 günlük iznim var, kamp yapacak zamanım yok "
Arda birşey olmaz dercesine kafasını sallarken son söylediği cümleyi Aşkın'In anlamasına içten içe savaş verdi.
Aşkın," O zaman sabah erkenden çıkabilmemiz için bugün burada kal "
Arda," Beraber mi uyuyacağız? Aynı yatakta mı ? "
Aşın Arda'nın bu heyecanlı haline cevap verirken kendisini gülmekten alamadı.
Aşkın," Hayır, sen benim odamda uyursun ben kanepede uyurum "
Arda," İçinde sen olmadığın sürece senin odanda uyumanın pek bir anlamı yok, sen odanda uyu ben kanepede uyurum "
Aşkın," Ona da sıra gelecek Arda "
Aşkın gülerek söylediği şeyden sonra hızla odasına adımladı.
Arda," Kaçma ama ya "
Aşkın," Kaçtım bile "
_____________________________________
Aşkın sabah erkenden kalkmış, yanında götüreceği herşeyi almış hatta orada yemek için birşeyler dahi hazırlamış şimdi ise koltukta uyuyan Arda'nın yanına oturmuş onu izliyordu.
Parmaklarını yavaş yavaş Arda'nın saçlarının içine geçirerek onunla oynuyor ve iyi hissetirecek şekilde hareket ettiriyordu.
Aşkın parmaklarını Arda'nın saçlarından çekip yanağına götürerek okşamaya başladığında Arda yavaş yavaş uyandı.
Arda Aşkın'ın parmaklarını yüzünde hissedince hafifçe gülümsedi ve elini tutup dudağına götürerek uzun uzun bir kaç öpücük bıraktı.
Aşkın," Günaydın "
Arda," İlk defa bu kadar güzel uyanıyorum, günaydın "
Aşkın," Bende evimin güzel bir manzarası olduğunu yeni öğrendim "
Arda uzandığı yerde dikleşerek pencereden dışarı doğru baktığında Aşkın ona bakmayı sürdürüyordu.
Arda," Nerede ? "
Aşkın," Karşımda duruyor "
Arda "manzara " diye kendisinden bahsedildiğini anlayınca kafasını aşağı doğru eğerek ensesini kaşıdı ve burnundan gülerek oturdu yerden kalktı.
Aşkın," Çantamı alayım çıkalım, tesise gider senin eşyalarınıda alır oradan gideriz "
Arda kafa salladığında Aşkın koltuğun üzerine koyduğu çantasını sırtına taktı ve beraber evden çıktılar.
Tesise geldiklerine Aşkın arabada Arda'yı bekledi, Arda ise şortunu altına giyip üstünede bir tişört geçirip bir kaç eşyasını alıp arabaya geri döndü.
Yolda Aşkın yolu tarif ediyor Arda sürüyor, arkadanda şarkı çalıyordu.
Vardıklarında etrafta ne bir nehir ne de herhani bir suyun çıkış noktası görünüyordu.
Arda," Nehir nerede ? "
Aşkın kenarına yaklaştığı uçurumun eli ile aşağısını göstererek konuştu.
Aşkın," Burada "
Arda Aşkın'ın yanına yaklaşarak aşağı doğru baktı, nehir ile aralarında 12 - 13 metre mesafe vardı.
Arda," Buradan mı atlayacağız ? "
Aşkın," Evet, ne o korktun mu ? "
Arda," Yok, korkmadım da senin için dedim "
Aşkın Arda'nın sözler üzerine hızla üstündeki fazla parçalardan kurtularak nehre doğru balıklama atladı, Arda endişe ile aşağı doğru baktığında Aşkın kafasını sudan çıkarmış gelmesi onu çağırıyordu.
Arda anlık cesaret ile tişörtünü çıkartıp suya doğru atladı, Arda'nın teni su ile temas ettiği an Aşkın dibe doğru daldı.
Suyun içinde Arda'ya doğru yaklaştı, Arda Aşkın'ın beyaz saçlarının suyun içindeki görüntüsüne bakıyorken yanağına değen eller ve dudağında kayan dudaklar ile odağı değişti.
Aşkın Arda'yı daha çok kendine çekerek dudaklarını dudaklarına daha çok bastırdı, en sonunda su yüzüne çıktıklarında Aşkın bacaklarını Arda'nın beline sarmış, yanaklarındaki ellerinden birini ensesine diğerine geniş omuzlarının aşağısındaki sırtına koydu Arda ise kollarını Aşkın'In beline sarmış, nefessiz bir şekilde Aşkın'ın dudaklarına sarılmıştı.
Geri çekilmeye başladıklarında Aşkın titreyen dudakları ile ilk olarak omuzlarını öpmüş sonra kafasını yaslamıştı.
Arda kaldıkları durumdan çıkabilmek için yalandan bir öksürük ile konuşmaya başladı.
Arda," Nehir.. dediğin kadar varmış "
Bölümü nasıl buldunuz ?
Bir sonraki ficim Ferdi Kadıoğluna olacak çünkü sanırım aşık oldum..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Biliyorsun' Arda Güler
FanfictionÜlke özlemini aşk ile kapatabilir misin ? Kendini kandırmıyorsan.. Olabilir.