Düğün için hazırlandık, burada evlenenler kırmızı giyerdi, kırmızının sevgi getireceğine inanılırdı ki bu çok saçmaydı.
Mutluluğun rengi yoktu bana göre, mutluysan mutluydun, bitti, güne nasıl başladığın ile alakalıydı bu.
Hoseok beyazlar içinde yanıma geldiğinde kalkarak beline sarıldım, göz kamaştırıyordu, eğilerek dudaklarını öptüm.
"Bebeğim çok güzel olmuşsun"
"Öylemi?"
Yanakları kızarır iken konuştuğunda kafamı salladım, gülüşü büyüdüğünde eğildim, hemen dudaklarımı karşıladığında kucağıma aldım minik bedeni, yatağa oturdum ve belini okşadım.
Elleri saçlarıma dolandığında kapı açıldı, geri çekildik, jimin'in sesini duyduğumuzda göz devirdik.
"Kalkın be çabuk, aşşağı inin hemen"
Kalkarak hoseok'u kucağımdan indirdim, jimin hoseok'u süzdü ve gözlerini kıstı.
"Ay bu benden daha güzel olmuş, ağlıycam şimdi, sen gelme"
Hoseok güldüğünde kafamı salladım.
"Abartma jimin, yürü hadi"
"Bak beni sinirlendirmeyin, çok çirkinim zaten, ağlamaktan yüzüm şişti"
Jungkook' un sesini duyduğumuzda jimin kapıya gitti, jungkook göz devirdi.
"Bir an kaçtın sandım"
"Kook çok çirkinim"
"Saçmalama, çok güzelsin bebeğim, hadi gidelim, bizi bekliyorlar"
Jungkook elini tuttuğuna jimin güldü, gittiklerinde göz devirdim, hoseok elimi tuttuğunda gülerek öptüm ve odadan çıktık.
Bahçeye girdik ve yerimize oturduk, bütün gözler meleğime döndüğünde kaşlarımı çatarak baktım, kanadımı önüne koydum, şaşkınca bana döndü.
"Ne oldu?"
"Dikkat çekiyorsun"
"Yoongii"
"Efendim bebeğim"
Yaklaşarak konuştuğumda güldü.
"Yapma şunu, ne diyeceğimi unutuyorum"
"Daha iyi ya"
Dudaklarını öperek kanadımı çektim, ellerini yanaklarıma koyduğunda güldüm, geri çekildik, anlına dudaklarımı bastırdım, kafasını boynuma sakladığında güldüm.
Alkış sesi ile birlikte şarkı çaldı, jungkook ve jimin bahçeye girdiğinde kardeşim ışıldıyordu ve jungkook çok iyi görünüyordu.
Dans başladığında evli çift dansı açtı, babamlar dans etmeyi fazla sevmiyorlardı, hoseok dans eden çiftlere bakarken elimi yanağına koydum.
"Dans edelim mi?"
"Oluur"
Kalkarak elini tuttum, dans edenlerin arasına karıştık,kollarını omuzlarıma koyduğunda beline sarıldım,gözleri ışıldıyordu.
Eğilerek anlını öptüm ve burnumu saçlarına dayadım, kıkırdaması kulaklarıma dolarken güldüm.
"Biz de evlenirmiyiz?"
Sorum ile kafasını kaldırdı,gülüşü büyüdüğünde gözleri parladı.
"İstersen.."
"İstiyorum, eşim olmanı istiyorum"
Gözleri dolduğunda kucağıma aldım, yerimize geçtik, şakağını öptüm.
"Ağlamayacaksın değil mi?"
"Ağlıycam"
Gülerek ensesini öptüm, güldüğünde geri çekildi, elimi yüzüne sardım ve yanaklarını okşadım.
"O kadar güzelsin ki, kelimelerim yetmiyor seni anlatmaya"
"Yaa yoongi, utandırma beni"
Dudaklarını büzerek konuştuğunda bir öpücük bıraktım.
"Seni seviyorum bebeğim, sonsuz yaşamım üstüne yemin ederim ki seni çok seviyorum"
"Bende seni seviyorum, sayılı yaşamım kadar çok seviyorum"
Ahh melekler de belirli bir çizgiden sonra ölürdü, kafamı salladım.
"Öldüğün gün,öldüğüm gündür, yeni yaşam yeni aşk"
Elini tuttum, etrafında kırmızı halka çıktı, kaybolduğunda bileklerimizde ay ve güneş sembolü göründü, bileğinde ki güneş sembolünü öptüm.
"Senin yaşamın sonlandığında benim yaşamım da sonlanıcak, bu mühür kırılamaz ve yeniden doğuşta vücudumuzda yeniden çıkar.
Gözlerinden yaşlar aktığında gülerek gözlerini öptüm.
"Ağlama bebeğim"
"Ama ağlatıyorsun"
"Güzelim benim"
Yanağını öptüğümde güldü, gözleri gözlerime kenetlendi ve ayrılmadı, tıpkı hayatımız ve sevgimiz gibi.
/+/+/
Aa finaal 💜