'N-Ne? Benim için mi? Benim için mi yüzümü yardın! benim için mi 4 yıl güneşe muhtaç bıraktın beni! Niye yaptın bunu niye...." Ağlamam kuvvetlenmisiti"Güzelim hiçbir sey bilmiyorsun.. ama zamanı gelince öğrenirsin. Tamam mi?" Hyunjin in sesi oldukça narin çıkıyordu, beni şaşırtmıştı " tamam falan değil! Saka mi yapıyorsun şerefsiz psikopat or-" bagirması ile sustum"SENIN AGZIN BAYA BOZULMUŞ!! siktir... ö-özür dilerim bağırmak istememiştim." Hyunjin eli ile yüzünü ovuyor ve ofluyordu
"Ben seni anlamiyorum. Ve gidiyorum şimdi." Tam ayaklanmış giderken siyah giyimli adamlar tarafından tutulmuştum
"Noluyor bırıkın beni!" Ben çırpınırken Hyunjin bana yaklaşıp çenemden tuttu, o kadar sert tutuyordu ki acı içinde inledim
"Felix'im şuan anlamıyorsun sinirlisin sonra konuşalım tamam mı bitanem." " aciyor bırak!" Hyunjin arkadaki adama kafa salladı ve uzaklaşmaya başladı."
"Hyunjinn! Söyle şunlar beni bıra- agk" boynundaki acı ile inledim gözlerim karardı...****
Tanrısal bakıs°
"Ne yaptiniz" diye sordu Hyunjin. "Odaya götürdük efendim" "kapıyı kilitleyin,sakın açmayın, her saat başı kontrol edin, diyalog kurmayın , 3 öğün yemek götürün ve sakın evden çıkmasın sonunuz olurum." Siyah giyimli adamlar sadece kafana salladı
"Telefonunu getirin."
"Tamam efendim"2 saat sonra
Telefonunun çalması ile kendine geldi Hyunjin
"Alo?" Yeni farketti ki çalan telefon kendinin değil de Felix'in Telefonuydu.
"Lee Felix'in telefonu mu?""Evet kimsiniz?"
"Komiser Kim Taehyung, Busan polis departmanindan. Siz kimsiniz?
"Sevgilisi. Niye aradınız kendisi şuan uyuyor." Hyunjin göz devirerek nefes verdi
"Anladım... lütfen uyanınca beni arasın konuşmamız gereken konular var.""Hı hı iyi günler Komiser bey" diyerek kapattı telefonu.
****
Felix
Başımda bir ağrı ile uyandım. Herkerde beyaz mobilyalar vardı her sey o kadar beyaz dı ki gözlerim kamasmısti.
"Siktir... Hey hey kimse var mı?"
Hyunjinnn çıkart beni buradan!" Diyerke kapıya vururken. Ne yapacağımı şaşırmıştım yine aynı şeyleri yasmaktan korkuyordum.
"Hyunjin yalvarırım. Lütfen yapama çıkart beni burdan" ağlamaya başladım, kapı aclma sesi ile sustum.
"Felix uyanmışsın. Bebeğim' gelen hyunjin di sanki hiçbirşey olmamış gibi davranıyordu.
"Hyunjin... lütfen"
"Üzgünüm felix... ama ne kadar yalvarırsan yalvar ben istemeden buradan çıkamazsın." Hayal ķirikligi ile başımı indirim, elindeki yemek tepsisini masay koydu ve bana son bir bakış atıp çıktı. Yemek tepsisini olduğu gibi çöpe attım.3 gün sonra
"Anlayacaklar"
"Söylemezsen anlamazlar" bizimkiler gelicekti ve onlara sevgili olduğumuzu söylemek istiyordu, delirmis olmalıydı.
"Niye söylemiyim?"oldukça mantıklı bir soru sordum
"Lix! Seni tehdit etmek istemiyorum" dedi kendini dizginlemeye çalışan sesi ile.
Zilin çalması ile irkildik,gelmiş olmalıydılar
"Bak felix sakin birşey çaktırma, sana zarar vermek istemiyorum." Sakince kafa salladım
"Efendim! Polisler gelmiş Felix beyi soruyorlar." Dedi şey ile heyecanlandım." Siktir..."
"Felix sakın sesini cıkartma" diyerek dışarı çıktı ve tabiki kapıyı kilitledi****
Tanrısal bakısHyunjin sakın kalmaya çalışarak kapıya yöneldi, 2 genç polis e baktı.
"Buyrun?"
"Siz Hwang Hyunjin olmalısınız" hyunjin 3 gün önce durmuş olduğu sesi tekrar duymustu
"Evet sizde Kim... neydi? He Kim Taehyung olmalisiniz ve siz?" Dedi alay ile Hyunjin
"Jeon Jungkoo-" sözünü kesen Kim di " Neden Felix ile görüşmek istediğimde sizinle görüşüyorum? Dedi Kim
"Niye gayriresmi konuşuyorsunuz? Neyse felix uyuyor ve müsait olduğunda sizinle görüşür."
"Uyuyor mu? 3 gündür mü?. Nereyse uyanana kadar bizi içeriye davet etmezmisiniz?" Dalga gecercesine konusyordu.
Maalesef içeriye gitmek için izni olanlar ve yakinlarlarimiz dışında kişileri evime almıyorum."
Taehyung güldü, jungkook hala ne olduğunu anlayamadan dinliyordu.
"Hmm asinlinda karakolda baya yakınlasmistık arabama bile bindi." Hyunjin sinirlenmeye başlamıştı.
"Lütfen sevgilimi darlamayın."
İyi günler dileyerek kapıyı kapattı."Sorun ne Taehyung ? Niye bu kadar taktın bu davaya?"
Diye sordu görmemezlikten gelindiği için kırgın olan jungkook.
"Kızma bana tavşan suratlim. bu kişisel bi durum değil, yıllardır kayıp olan bir çocuk
Bir anda ortaya çıkması sencede çok tuhaf değil mi? Sanki suçlu onu salmış gibi... tabii suçlu varsa."Felix'in ağzından
Neden ben diye soruyorum hep, kimseye zararı olmayan hiçbirşey başaramamış, güçsüz bir veletten başkası değilim. Onun odasındaydim belkide şu ana kadar en çok güvendiğim adamın odasinda. Ama o adam aynı zamanda beni kaçırıp en sevdiğim yerimi en özgüvensiz yerime çevirmişti. Narince çalan kapı ile irkildim.
"Güzelim uyuyor musun?" 4 yıl öncede olsak uğruna öleceğim o ses... "bana Güzelim deme!" Sesim gereksiz yüksek çıkmıştı, o da bunu farketmis olmalı ki 2 dakikalık bir sessizlikten sonra kapıya sertçe açtı; "Bebeğim sana beni kışkırtma demiştim." Kendini birseylere zorluyor gibiydi ama anlamadım.
"Hah! Bende seni dinlemeyecegimi söyluyorum." Bu sözümden sonra şakaklarini ovuşturudu, "iyi peki bu gün yemek yeme belki aklin başına gelir, ha bide hazırlan Minho ile konuştum tam kadro geliyorlar," fıldır gibi konuştum; " Tam kadro..."
Durdu ama beni duyduğu için mi yoksa birsey demek için mi olduğunu bilmiyorum. "Felix... o çilleri sadece ben göreyim istedim ama sen inatla insanlar a çillerini gösterdin... kıskandım." Ağzımı açıp birsey söylemeye hazırlanırken kapı çaldı, telaş ile dolmuş gözlerimi silip saçımı düzelttim ve Hyun'nun işareti ile onunla aşağı ya indim."FELIXX HYUNGGG NABERRR??" Jeongin herzaman ki neşesi ile seslendi.
2 saat sonra
"Felix neden yemiyorsun?" Bu sorunu Chan sormuştu, aslında yemek istiyordum çok açtım ama Hyunjinden korkuyordum .
" o yiy-" Hyunjin'nin sözünü kestim " benimde ağizim var sevgilim, sorun yok sadece pek iyi hissetmiyorum. Herkesin başı bana dönüktü, abimin gözleri kırgın, Hyunjinin gözleri ise sınırlı bakıyordu.
"Ne ne ne? Ne demek sevgilim, Hyunjin ne demek bu? Kardeşim ile sen..." abim biraz sinirliydi"Ahh evet üzgünum daha önce söylemeliydim Felix'im, Bebeğim, Güzelim ile biz çıkıyoruz,"
"Ama ne ara?" Minho'nun mantıklı sorusu ile yüzümde bir gülümseme oluştu."
"Biliyor musunuz, bu oyunu uzun süre devam ettirmek isterdim ama... bu şekilde daha eğlenceli olucak." Hyunjin'nin sözü ile yüzüm düştü ama Jeongin'nin yüzünde bir tebessüm oluştu. Hyunjin bana bakarak konuşmaya başladı,
"Güzelimmmm kendini yormaya gerek yok rol yapmana da gerken yok, çünkü biliyorlar, en başından beri dır biliyorlar dı. Seni kaçırdığımı sana aşık olduğumu, hepsi bana yardim etti abin bile, zaten komik degilmi tam da o gün abinin eve dönmesi? Jeonginin hakkini ödeyemem seninle o ilgilendi."Hayatımın şokunu yaşamıştım, kimse ama kimse gercek degildi.... hasına ayAğa kalktım " Y-YALAN SÖYLUYORSUN!"
Kapıya doğru koşarken jeongin kolumdan tuttu. "Nereye gidiyorsun hyung?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
From dark to light/hyunlix
FanficGene aynı sessizlik... Yine aynı karanlık... Yine aynı oda... En son ne zaman onu gördüm? lise son sınıfa giden Felix normal ve sıkıcı bir hayat yaşar iken ters giden birşeyler olur...