Haiii, ben geldiiim. Ah bu fici çok uzun soluklu tutmayı düşünmüyorum açıkçası :')
Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx
+++++
"Bilmiyorsun..." dediğinde gözlerim şüpheyle kısıldı. "Neyi bilmiyormuşum ya!" diye bağırdığımda başını bana çevirdi.
Kıpkırmızı kesilen gözleriyle gözlerime bakıp dudaklarını konuşmak adına araladı. "Baban yıllar önce beni gitmem için tehdit etti. Seni bırakırsam hayallerimi gerçekleştireceğini söyledi. Kabul etmediğimde ailemi öldüreceğini söyledi... Ben... Ben seni severek ayrılmak zorunda kaldım..."
Sözleri beynimde tekrarlarken, kaşlarımı gözlerimle birleştirecek şekilde çattım. Ayağa fırlarcasına kalkıp saçlarımı çekiştirerek başımı ellerimin arasına aldım.
Beni sevdiğim kişiden ayıran kişi o sikik adam mıydı yani...
Beni terk ettiğini düşündüğüm Jungkook, babamın ağır tehditleri yüzünden benden vazgeçmek zorunda bırakılmıştı.
"Bunu bana nasıl söylemezsin!" diye haykırarak köşemde park halinde duran aracın lastiğine hıncımı almak ister gibi tekme attım.
Aracın lastiklerine ve ön kaputunu hırsla tekmelerken alarmı ötmeye başladı.
Jungkook, hangi ara oturduğu yerden kalktıysa, ellerini karnıma dolayarak bana sıkıca sarıldığında kilitlenip kaldım.
"Taehyung, özür dilerim. Toydum ve baban kasaba tarafından bilinen en tehlikeli, belalı adamlardandı. Bir sürü olayı olmuştu, korktum, aileme zarar vermesinden korktum."
Jungkook hıçkıra hıçkıra anlatırken bileklerinden tutarak sarıldığı kollarını gevşetip onu kendimden uzaklaştırdığım gibi zemini döven sert adımlarla ilerlemeye başladım.
"Nereye?!"
"O şerefsizi gebertmeye!" diye kükredim. Öfkeli sesim gecenin sessizliğinde derin bir yankı bıraktı.
Aracımı park ettiğim alana doğru hırçın adımlarla yürürken Jungkook koşturarak peşimden gelip kolumdan tuttu. Beni durdurmayı başaramadığı için benimle birlikte kolumu tutmuş bir şekilde yanımda ilerledi.
"Taehyung yapma. Lütfen ne olursa olsun o senin baban..."
Kolumdan tutması beni durdurmayı başaramamış olsa bile bu sözleri başarmıştı.
Bileğimdeki tutuşundan sıyrıldığım gibi yakalarına yapıştım. "O, benim babam değil. Ben içimde öldürdüm onu! Benim için biteli yıllar oldu!"
Dudaklarını bükerek ağlarken yakalarını serbest bıraktım. "Bir taksiye binip otele geç, peşimden gelmeyeceksin!" İkaz eden sesim karşısında, tam önüme dönmek üzereyken elimi sıkıca yakaladı.
"Lütfen... Beni birazcık sevdiysen bunu yapma. Biliyorum artık sevgilin var, ama... Senin için zamanında değerli biriydim. Geçmişte yaşadıklarımızın hatrına babanı öldürmeye gitme."
Beynimi ele geçiren öfke ve tehlike çanlarını daha fazla bastırmak yerine, elimden tutan Jungkook'u kendime doğru çektim ve dudaklarımı onun dudaklarının ortasına bastırdım.
O yumuşak, kiraz dudakları yıllarca içime gömdüğüm hasretle öperken belini sarmaladım.
Elleri omuzlarımın iki yanına yerleşirken, şaşkınca irileşen gözleri saniyeler sonrasında kendini öpücüğün etkisine bırakmış şekilde kapandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOVE ME AGAIN • TAEKOOK ✓
FanfictionGazino sahibi Kim Taehyung'un herkes etrafında pervane olurdu. Ama hiç kimse ilgisini çekmez, bir geceden fazla kimseyle takılmazdı. Eski sevgilisi Jeon Jungkook'u asla aşamıyordu. Semetae! Ukekook! Mini fic, bölümler kısa kısa çerezlik! Başlangıç t...