TANRIÇA (WARRIOR WOMEN SERİSİ 1)

8. BÖLÜM

MERHABALAR CANLAR NASILSINIZ İYİSİNİZDİR UMARIM BEN ÇOK İYİYİM UZUN BİR SÜREDİR BÖLÜM YAYINLAYAMIYORUM BİLMEYEN ARKADAŞLAR İÇİN DEMEK İSTİYORUM HER PAZAR GÜNÜ SAAT SEKİZ'DE YENİ BÖLÜMLERİMİZ GELECEKTİR O ZAMAN YENİ BÖLÜME GEÇELİM Mİ?

🎶2WEI - SURVİVOR 🎶

🌍

HAVA KÜRE (KRALİYET) "BECCA"

Ben ve balder birbirimize baka kalmıştık bunun nedeni yaşadığımız olayın şokuydu gerçekten hayal görme olasılığımız kaçtır belki de ölmüşüzdür olabilir mi ölmüş olabilir miyiz belki de Azrail bu şekilde alacaktı canımızı acaba nasıl ölmüştük belki de ikimizde kucak kucağa donarak ölmüştük ah benim için böyle bir ölüm ne kadar değerli ve güzel olurdu ama bir an etrafıma bakındım yağmurun hızlı ve şiddetli damlaları düşmeye devam ediyordu her taraf dolu dolu sel birikintisi ile kaplıydı karşımızda imkarin olduğunu söyleyen kız ise bana bir yerden tandık geliyordu 

"İmkarin"

dedi arkada ki siyahi kız bu Taş kürenin başkanı değil mi o ne alaka tam bu sırada İmkarin olduğunu söyleyen kızı çıkartmıştım bir yerden bu geçen su kürenin İmkarin dediği kız idi o zaman buna inanmadım ama gerçekmiş her tarafım buz tutmuştu bunda ciddiydim çenemin altı  saçlarım  ve bedenimin her bir zerresi buz tutmuştu o sırada İmkarinin arkasında ki siyahi kadın konuşmaya devam etti 

"Yağmur çok yayıyor tahminime göre eğer beş saat kırk dokuz daikika yirmi saniye daha gitmezsek büyük bir selin kurbanı olucaz"

"Ne"

diye donmuş bedenimle ayağa fırladım ama hareket edemiyordum çünkü her yerim buz tutmuştu İmkarin dedi ki 

"Çabuk söyleyin kabul ediyor musunuz"

"Evet"

dedik ben ve Balder aynı anda 

"Evet"

İmkarin önce bir düşündü ve dedi ki pat diye hiç beklenmedik bir anda 

"Böyle olmaz"

"Bence de"

dedim kızgınlıkla her kez şaşkınlıkla önce İmkarine sonra bana baktı ve ben kimseye aldırmadan devam ettim 

"Bence de olmaz dondum burada yani biraz bizi de mi düşünseniz hepiniz çekmişsiniz kabanları atkıları biz burada incecik elbiselerle donduk yahu"

Her kez bize baktı ve bir anda her kez kahkaha attı kahkaha bittikten sonra ellerimi birbirine bağlamış bir şekilde 

"Komik değil"

Her kesin bir anda yüzünde bir ciddiyet oluştu ve İmkarin dedi ki 

"Evet bir sığınak yani daha doğrusu bir alan bir yer bulmalıyız o yer bizim ana merkezimiz olmalı"

"Biliyorum"

dedi Hala ismini bilmediğim Siyahi kız 

"Neresi çabuk söyle yoksa ben donarak karşınızda öleceğim"

dedim ben siyahi kadın hemen dedi ki 

"İmkarin bilir orayı ama siz bilmiyorsunuz neyse ben sizi götüreceğim zaten Carla nın  olduğu yerin on beş kat altında yetmiş beş odalı neredeyse tüm yer altını kaplayacak derecede büyüklükte olan bir tesisi var orası bizim ana merkezimiz olabilir orda saklanırız ta ki İmkarin kraliçe olana kadar onun haricinde her hangi bir savaş durumunda ordan kaçabiliriz çünkü o tüm yer altını geziyor ve istediğin yere gidebilirsin"