{7} Silinip gitceksin

117 27 4
                                    

Doruk hiçte mutlu değildi kendine sığdıramıyodu bu zaferi ve hak etmediğini düşünüyodu . Nedenini kendi bile bilmiyodu artık

Doruk hastane koridorunda bi köşeye yaslanmış hayatı sorgularken Ferda hoca fark eder onu ve yanına gelir

Ferda hoca "Doruk diğer asistanlar nöbetden sonra izin alıp gitti sen niye hala buradasın bak iki gün boyunca hiç uyumadın sağlıklı değil bu"

Doruk "Ya asistana ihtiyaç olursa"

Ferda sıkıtarak
"Ferman hoca girer o zaman hadi sen eve"

Doruk "Yok böyle iy-" Ferda lafını kesip
"Zorunlu izin veriyorum sana hadi naş naş"

Doruk gülümseyip onaylayarak soyunma odasına gider

...

Vuslat ise Dorukun diğer asistanlarla arkadaş olmasını istemediği için bunu bozmanın yollarını arıyodu

Vuslat aniden koltuğunda dikelip
"Tabi ya"

...

Doruk tam dolabını açmıştı ki kıyafetlerini alsın bu sırada Vuslat hanımdan mesaj gelir 'hemen odama gel' diye

...

Doruk odaya gelince kapıyı tıklatıp 'gel' komutuyla içeri girer

...

Vuslat hanım Dorukun etrafında gezinirken onu manipülə ediyodu

Doruk "Ayrımcılık yapılmıyo gayette eşit davranıyolar"

Vuslat "Sen hala safsın Doruk görmüyo musun ? Ali zeki insanlar ona mücize diyo , Nazlı desen mükemmel bi şekilde vasat , Demirin ise babası senin babanın sana vermediği servet kadar servet bıraktı oğluna . Ya senin neyin var?"

Doruk "Askeri disiplin , saha deneyimi , pratik çözümler daha sayayım mı?"

Vuslat "Senin bi koruyanın olmadıktan sonra sen yine silinip gitcen "

Vuslat bunu diyip Dorukun cevap varmemesinden faydalanarak devam eder
"Ailen seni atdı resmen , Askeriyeden atıldın , Ankaradaki hastanede her kes sana güvensizlikle yaklaşıp düşman görüyo tıpkı buradaki gibi"

Doruk iyice sarsılıyoken Vuslat
"O çok sevdiğin Tanju var ya . İşte o Demirin rahmetli babasının dostu yani senin Tanjunun gözûnde adi bi asistandan farkın yok ama Demir hep en iyisi olmayı Tanju hocadan öyrencek çünki Tanju hoca hep en iyisini ona vercek"

Doruk artık yanıp bitmiş bi ocağın közeren külleri gibiydi çok yorgun bi o kadarda güç toplamak isteyen

Doruk arkaya sendeleyip kendini kocaman kanepeye bırakır ve gözlerini tavana dikip olayları düşünmeye başlar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Doruk arkaya sendeleyip kendini kocaman kanepeye bırakır ve gözlerini tavana dikip olayları düşünmeye başlar

Vuslat yerine oturup sessizce Doruku izliyodu

Sessizlik uyuyo ama ikiside hiç konuşmuyodu

Doruk "Sonra konuşuruz" diyip kanepeye uzanır ve kollarını göğsünde birleştirip ayaklarını kendine çeker .

Çok yorgun , uykusuz , bitgin ve üzgün olduğu için vücut şalterleri indirir , Doruk derin ve rahat bi uykuya bırakır kendini . Çok çalışan güzel uyurmuş diyolar ya tamda o misal.

Vuslat kalkıp odadan çıkar ve elinde beyaz battaniyelerin biriyle geri döner , battaniyeyi Dorukun üzerine atıp
"Sen farklısîn ve böylede kalmalısın bu senin kaderin" der Doruku bu kadar üzmenin verdiği kederle

Bu sırada Dorukun cebindeki amaşu anda koltuka düşmüş olan telefon titremeye başlayınca Vuslat Doruk uyanmasın diye hemen telefonu alıp yavaş adımlarla odadan çıkarak 'AŞK' kişisinin aramasını açar

Ezo "Doruk gelmiyicen mi ? 1 saat oldu nöbet biteli"

Vuslat "Doruk uyuya kaldı" der ve Ezonun mutlu olucağını düşünerek ekler
"İstersen sen hastaneye gel"

Ezo sevinçle onaylayıp telefonu kapatır

Vuslat odaya geri dönerken oradan geçen Ferman hoca ( ama cezalı olanı )
"Buslat hanım"

Vuslat "Evet"

Ferman hoca kapı aralığından içeride uyuyan Doruku görür . Vuslatın
"Evet!" diye tekrarlaması ile dikkatini Vuslat hanıma yöneldir tekrar

Ferman hoca "Bu bir hafta boyunca Tanju hocanın asistanı olmamı istemişsiniz?"

Vuslat hanım
"İstemedim emir etdim" diyip odasına girer ve kapıyı kapatır

...

Vuslat hanım Ezo gelince çıkar odadan

Ezo Dorukun baş tarafındaki koltuğa oturup önünde uyuyan kaya gibi adamı sessizce izlemeye başlar

...

Öğlen birdi saat Doruk yavaşca gözlerini açar iki saatlik uyku sonrası ve hala uykulu gözleriyle Ezoyu süzer uzandığı yerden

Ezo "Şey sen gelmeyibce ben evde yalnız korkup hastaneye geldim " bizde inandık

Doruk üzerindeki battaniyeyi aralayıp uykulu haliyle
"Korkma ben seni korurum" der ve Ezonun battaniyenin altına girmesi için gözleriyle işaret eder

Ezo hemen memnuniyyetle yerinden kalkıp üzerindeki kürkü çıkarıp koltuğa atar ve Dorukun yanına uzanır

Doruk ise elini indirerek battaniyeyi Ezonun üzerine kapatıp Ezoyu kendine çekerek sarılır

Doruk yeniden uyumaya devam ediyoken Ezo üzerinde olan Dorukun sağ koluna sarılarak huzurla uyur

...

Vuslat yavaşca kapıyı açıp odasınagirince Ezoyla Dorukun uyuduğunu görüp gülümser ve hemen geri çıkıp hafifce kapıyı kapatır

Vuslat ilk kez hastanede dolaşırken içten gülümsüyodu çünki kızı güvenli kollardaydı

...

Bölüm sonuuu


Kime Ne Acımızdan ? (S.F)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin