"Ağlama hyung"
"Neden bana söylemedin hanbin"
"Üzülmeni istemedim hyung"
"Şimdi de üzüldüm ama"
"En azından içine atmadın" çünkü ben öyle yapıyordum ve iyi hissetirmediği aşikardı
"Belkide doğru kişi o değildi"diye mırıldanmıştı
"Emin ol doğru kişi seni mutlaka bulacaktır hyung" dedim doğru kişi ben olabilseydim keşke birden başını omzuma koydu yaptığı haraket karşısında donakalmıştım ağlamasını durdurmaya çalışıyordu bir süre sessizce bu şekilde durduk sonra başını kaldırıp bana baktı gözlerimin içine baktı
"Niye geldin hanbin?"
"Ha?"
"Bana niye böyle davranıyorsun ben sadece abinin arkadaşı değil miyim?" Birşeyleri sorguluyordu ve haklıydı arkadaşının kardeşi neden onu teselli etmeye gelmiş olabilirdi ki
"Yalnız hissetmeni istemem hyung çünkü ben bazen böyle hissediyorum ve çok kötü hissettiriyor sana da olmasını istemem" bazen kendimi çevremde bir sürü insan olmasına rağmen çok yalnız hissediyordum ve bu h güzel hissettirmiyor
"Çok narin bir kalbin var hanbin dikkat et kırılmasın" paramparça zaten daha ne kadar kırılabilir ki
"Hyung benim kalbim kırılmış kırılacağı kadar seninki kırılmasın o bana yeter"
"Böyle söyleme"
"Neden ki"
"Canımı acıtıyor"
"Ne"
" acı çektiğini bilmek canımı yakıyor hanbin" acıların kaynağı oydu nasıl acı çekmemin canını yaktığını söylüyordu bu ne demek oluyordu
"Şimdi neden ağlıyorsun hyung?" Tekrardan ağlamaya başlamıştı ama soruma cevap vermedi sessizce ağladı sonra telefonu çaldı birşeyler mırıldanıp kapattı
"acilen eve gitmem gerek Hanbin herşey için teşekkürler"
"Birşey değil hyung bu arada seni seven birileri mutlaka bir yerlerde vardır aşktan yana umudunu kaybetme" el sallayarak uzaklaştı bende arkasından ona bakakaldım
Ne demek istemişti benim kalbimde yaşadıklarım niye onun canını yakıyordu ben onun neyiydim ki düşündükçe kafam karışıyordu en sonunda kulaklığımı takıp banktan kalktım ve eve doğru yürümeye başladım
🥡
Hao'dan
Karşımda hanbini görünce şok olmuştum neden gelmişti ki yanıma? neden bu kadar iyi davranıyordu bana? ben abisinin arkadaşı değil miydim sadece? bana niye böyle davrandığını anlabilceğimi sanmıyordum çünkü benim duygularım hiçbir zaman net olmamıştı evet jiwoongdan hoşlandığımı sanmıştım ama hoşlanmak bu olmamalıydı daha kendi duygularımı anlayamazken hanbininkileri nasıl anlayabilirdim ki yalnız hissetmeni istemiyorum demişti kendisi bazen öyle hissediyormuş çünkü bana neden bunları anlatıyordu? şimdi ona nasıl cevap vermeliydim? ne denirdi ki onu bile bilmiyordum
"Çok narin bir kalbin var hanbin dikkat et kırılmasın" diye mırıldanmıştım çok hassas biri gibi duruyordu
"Benim kalbim kırılmış kırılacağı kadar zaten seninki kırılmasın o bana yeter"neden böyle söylüyordu ? kalbi neden kırılmıştı ki? bu cümle kalbimde bir ağırlık hissetmeme sebep olmuştu neden böyle olmuştu? canımı yakıyordu
"Böyle söyleme"
"Neden"
"Canımı acıtıyor"nedenini bilmiyordum ama kurduğu cümleler canımı yakıyordu bu normal miydi?
"Ne"
"Acı çektiğini bilmek canımı yakıyor hanbin" gözyaşlarımı tutamıyorum neden ağladığımı sormuştu ama nedeni bilmiyordum o yüzden sadece ağladım ve sorusuna cevap vermedim sonra telefonumun çaldığı duydum ev arkadaşım arıyordu açıp konuştum evde yine bir şeyler ters gidiyordu geliyorum diyerek telefonu kapattım ve hanbine teşekkür edip otobüs durağına doğru yürümeye başladım belki de annemin dediği gibi duygusuz biriyimdir duyguları anlamayacak kadar salağımdır diye düşündüm gelen otobüse binerek düşüncelerimi susturmaya çalıştım yol boyunca hiç birşey düşünmedim kafamı boşaltmaya çalıştım eve gelip kapıyı açınca geri dışarı gitmeyi düşündüm
"YA NAPIYORSUNUZ AMK BU EVİN HALİ NE" diye içerde birbirlerine birşeyler fırlatan gyuvin ve gunwook ikilisine baktım gyuvin ev arkadaşımdı ama benden küçüktü gunwook ise kuzenimdi ve yaklaşık bir hafta önce staj için gittiği Japonya'dan dönmüştü
"YA HYUNG ŞUNA BİRŞEY SÖYLE SALONDA KEDİ PELUŞUMLA OTURMAMA İZİN VERMİYOR"
"ÇÜNKÜ EUMPPAPPA O PELUŞU SEVMİYOR HYUNG"diye bağırdı gyuvin ve elindeki yastığı gunwooka fırlattı
"YA ÇEKEMEM SİZİ GUNWOOK SEN ODANA GİT PELUŞUNLA GYUVİN SENDE EUMPPAPPAYLA NAPIYORSAN YAP BEN DUŞA GİRİYORUM ÇIKTIĞIMDA EVİ BÖYLE GÖRÜRSEM TEYZEMİ ARIYCAM GUNWOOK, GYUVİN SENİDE ANNENE ŞİKAYET EDERİM"diye mızmızlandım ve çantamı oraya fırlatıp üst kata çıktım kendimi soğuk suyun altına atıp rahatlamaya çalıştım kısa süren bir duşun ardından giyinip mutfağa indim en azından etrafı biraz toplamışlardı nedeni bilmediğim şekilde bu ikili sürekli kavga ediyorlardı ve ben bundan bıkmıştım daha 1 hafta bile olmayışken böyle yapmayı bırakmalılardı kapı çalınca şaşırmıştım çünkü kimseyi beklemiyordum ve gyuwook ikilisinden herhangi biri de kimsenin geleceğini söylememişti kapıya doğru yürüdüm kapıyı açınca gördüğüm yüz karşısında şaşkınlığımı gizleyemedim
"Taerae?" Ne işi vardı ki burada
"Gunwooka söyler misin aşağı gelsin hyung"gunwook mu tanrım neler dönüyordu burada
"Tabiki taerae sen geç içeri bekle"
"Yok hyung gelmiyim ben içeri"
"Tamam" seri adımlarla gunwookun odasına gittim
"Ne istiyorsun hao hyung"
"Ya taerae gelmiş seni soruyor ne alaka şimdi"
"Taerae mi? Beni mi soruyor?"
"Evet yani ne alakaysa" ben cümlemi tamamlamadan gunwook çoktan aşağı inmişti bile...
Yb geçikti kusura bakmayın umarım keyifle okumuşsunuzdur sizi seviyorum kocaman öpüyorum ve yorumlarınızı bekliyorum
Woohyunoppaanız kaçar