"Oda Arkadaşım" || MinSung ||

Eight (M)

[Yazarın anlatımıyla]

"Soyun."

Jisung hızlıca gelen emiri yerine getirdi, altını çıkarırken utanmış ama yinede zorlana zorlana çıkarmıştı. Minho da aynısını yaptı, Jisung'u omuzlarından hafifçe ittirdi ve yatağa uzanmasını sağladı, Jisung'un gözlerinden korktuğu kolay kolay anlaşılıyordu. Bunun nedeni Jisung hayatında ne kendine dokunmuştu nede böyle bir deneyimi olmuştu, Minho üzerine yavaşça uzandı ve dudaklarına kapandı. Sertçe öpüyordu, işi genellikle alt dudağındaydı. Jisung'da yapabildiği kadar karşılık veriyordu.

Minho dudaklarından çekildiğinde boynuna yöneldi ve yavaşça öpmeye başladı, öperken bir yerde durdu ve yavaşça emmeye başladı. Jisung yerinde kıvranıyor hayatında ilk defa yaşadığı zevk karşısında şok olmuştu.

Boynundan göğüslerine indi, Jisung yerinde kıvranıyor kendini inlememek için zor tutuyordu, Minho bunu fark ettiğinde ellerini yukarıda sabitledi. Jisung kendini tutamayıp kısık bir sesle inlediğinde Minho sırıtarak ona baktı. Yukarıya çıktığında gözlerini gözlerime sabitledi ve kollarımı serbest bıraktı.

"Minho.. acır mı?"

"Bilemem, hazır mısın? Hemen girmeyeceğim genişletmezsek canın yanar."

Jisung kafasıyla onayladı ve omuzlarına tutundu, Minho onu tek bir hamleyle yüz üstü yatırdı. Bir parmağını girişine getirdi, Jisung kendini kasmıştı. Bunu fark eden Minho sırtına rahatlatmak adına küçük öpücükler kondurdu. Bu da işe yaramıştı, yinede Jisung hızlı nefesler alıyordu tabi. Bir parmağını yavaşça deliğine yolladı, haraket ettirmiyordu.

"A-Acıyor!"

Yavaş yavaş haraket ettirirken Jisung çığlığa yakın bir şekilde inledi.

"Acıyor lütfen çık! Acıtıyor!!"

"Tamam bebeğim sakinleş, yavaş yavaş alışacaksın."

Parmağı yumuşak bir yere değdiğinde Jisung bu sefer çığlık atmıştı, yerini bulmuştu. O kısmı ovuyor arada bastırıyordu. Her bastırışında Jisung'un ağzından inleme kopuyordu. Acının yerini zevk almışken 2. Parmağını ekledi ve sonuna kadar açtı. Çığlık atmaktan sesi kısılmış bir şekilde bağırdı. Parmaklarını çıkardığında üstünden kalktı ve dolaba yöneldi.

"Minho?"

Geldiğinde çenemi yumuşak bir şekilde tutup yüzünü kaldırdı, Gözlerini siyah bir mat ile bağladı, tam ağzını birşey demek için açtığında ise ağzına top gibi birşey koydu ve sesinin çıkmasını engelledi. Minho üstüne çıktığında Jisung istemediği için ağzından topu bir şekilde attı, Minho'dan ses yükseldi.

"Ne yapıyorsun?"

"Çenemi ağrıtıyor."

Anlarmış gibi ses çıkarttı ve kendini konumlandırdı.

"Hazır mısın?"

Kafasıyla onayladığında direk köklemişti, Jisung'dan ağlamaklı bir çığlık koptu. Gözyaşları istemsizce akıyordu, Minho alışması için zaman tanırken ona sarılmıştı ve sakinleşmesi için yavaşça boynunu öpüyordu. Alıştığını anladığında haraket etmeye başladı ve hızlandı, acının yerini zevk almışken her vuruşta inliyordu Jisung. Kısa sürede boşaldığında Minho içinden çıkmadan şunları söyledi.

"Bittiğini mi düşünüyorsun?"

--

Evet bitti.

Utançtan yerin dibine girmek üzereyim.