Hyunjin masanın diğer ucundan kalkıp Felix'in yanında bitmişti.
"hangi konuda?" gözlerinin içine bakmaya başlarken konuştu.
"seni tanıyorum" Hyunjin kaşlarını alayla kaldırırken elinide çocuğun sarı saçlarına doğru kaldırıyordu ki Felix geri çekildi.
"oğlancı olduğunuzu bilmiyordum ama"
"demek ki tanımıyormuşsun" diyip Felix'in üzerine yürüdü.
Felix'in gidecek yeri kalmazken dairesel şekilli masaya yaslandı.
Hyunjin onu masa ile arasına hapsederken nefesini tuttu.
çünkü o ona yukarıdan öyle bakarken cidden arsızca teklifini geri çevirmekte zorlanacaktı.
bakışları deliciydi.
belkide biraz azdırıcı?
"dediğim gibi sana güveniyorum iki güne adımı sürtüğe çıkarırsın"
"öyle değil misin? hem kim seni neden tanısında buna kafa yoruyorsun? anca sürttüğün mekandaki arkadaşların koca oğlanın altında yattığın için seni kıskanırlar."
Felix burnundan gülerken bir tepki vermek dışında bir elini Hyunjin'in boynuna atarken aralarındaki minik mesafeden dizini kaldırıp Hyunjin'e sürtmüştü.
Hyunjin gülümserken göz temasını bozmadan masadaki pulları ve kartları devirmiş ve onu belinden kaldırdığı gibi masaya yatırmıştı.
Hyunjin, Felix'in pantalonumı hızlıca sıyırırken Felix'in onun ellerini izlediğini fark etti.
"kart tutarken daha farklılar" dedi elini Hyunjin'in eline koyup kendisine doğru çekerken.
Elini iki eliyle tutup işaret parmağını ağzına alıp yalayıp emmeye başlamıştı.
en alttan üste kadar Hyunjin ile olan göz temasını bozmadan yalıyor ve beslediği tükürükleri tırnağına doğru tükürüp eline doğru akmasına izin veriyordu.
Hyunjin bunun çekici olduğunu düşünürken hızlanmak istediğinden konuştu.
"ağızının kapasiteyisi sadece bir parmak mı?" dedi sırıtarak.
nasıl kışkırtacağını biliyordu.
ama Felix bunun aksine onu şaşırtan bir cevap vermişti.
"ağzımı değil yanan deliğimin becerilmesine ihtiyacım var" dedi.
Hyunjin sinsice gülümseyip yanıtladı "sen nasıl istersen" diyip elini kemerine attı.
Felix'in onu izlediğini bildiğinden yavaşça hareket ettiriyor ve arada penisini kaşıyıp şişkinliğini belli ediyordu.
sonunda fermuarı açtığında pantalonu indirmeye ihtiyaç duymadan Felix'i belinden doğru kendine çekip içine girmişti.
aniden giren büyüklük ile gözleri kayarken inledi.
"ilkinmiş gibi davranma" dedi Hyunjin, Felix'in poposuna bir şaplak atarken.
Felix buna karşın göz devirip Hyunjin'e sürtünmeye başlamıştı.
"beni kucağına al zorlanıyorum " diyip masaya dirseklerini dayadı.
Hyunjin onu belinden tutup kaldırırken içinden çıkmamaya özen göstermişti. az önce oynadıkları masanın deri koltuklarından birine oturup Felix'i de kucağına alıp kendisine bastırdı.
Felix bunun devamını istediğinden koltuğun kenarlarına yaslanıp Hyunjin'in üzerinde zıplarken aniden hızlandı.
bir kaç dakikanın ardından nefes nefese kalmış bir şekilde ikiside boşaldı.
Felix boşalır boşalmaz ayağa kalkmış ve yere bıraktıkları giysilerinin kalanını alıp hızlıca giyinmişti.
