12

144 22 4
                                    

~ 🍸 ~

"seninle anlaşma yapmamız iyi oldu. bak Hwang hem Felix'i eğitiyorsun hemde şirketini büyütüyorsun" Hyunjin başını sallayıp onu onaylamıştı.

"Bay Lee dediğiniz üzerine şirket şuan Felix'in avuçları arasında. o aptal bir çocuk değil bence toplantıya onu katmamanız saçma olmuş" Bay Lee etrafına bakmış ardından Hyunjin'e biraz eğilip kısık sesle, "hala biraz o velede güvenmiyorum. annesi gibiydi budalanın teki! siz olmasanız cidden onu şirketin başına geçirmezdim asla!"

Hyunjin duydukları ile karşısındaki bunağın dilini elindeki bıçakla kesmek istemişti ama şimdilik susacaktı.

"emin olun bay Lee, Felix'te olan ışığı Chan'da görememiştim. ona olan güveniniz tam olsun emin olun ben olmasam bile bırakın şirketi bir ülkeyi yönetir."

Felix'in babası toplantıyı kendi evlerinde yapmalarına rağmen Felix'in katılmasına izin vermemişti.

"konu sadece bu değil ki! sanırım oğlum bir ibne.." Hyunjin sinirle ayağa kalkarken sesini yinede sakin tutmuştu.

"sınırı aşmayın bay Lee. her naif insana ibne damgası vurmanız ne kadar doğru? hatırlatırım ki bu piyasanın en büyük kurucularından biri olan dedem de eşcinseldi"

"ama kişilik sahibi bir adamdı."  Hyunjin masadan kalkmış ama yinede konuşmaya devam etmişti.

"Ah bay Lee yalakanın tekisiniz. emin olun işin ucunda çıkarım olmasa batmaya yüz bulmuş otelleriniz ve kokuşmuş şirketiniz umrumda olmazdı. şimdi izninizle şirketin resmi olarak asıl sahibi ile görüşeceğim."  Bay Lee'ye söz bile kalmamıştı çünkü Hyunjin onun tüm ailesini domaltabilirdi.

Hyunjin hızlıca üst kata çıkmış ve iç güdüsünü kullanarak içinden hafif sesler gelen odanın kapısı açmıştı.

içeride yatağa büzülmüş ağlayan Felix ve saçını oklayan Miyeon vardı.

"karı çık." Hyunjin net sesiyle Miyeon'a seslenmiş ardından Felix'in yanına koşmuştu.

"sikerim ananı"

"ikiletme Min"

Miyeon göz devirip Felix'in saçlarını öptükten sonra ikiliyi baş başa çıkarmıştı.

"bebeğim?"

"H-hyun" Felix ağlamaktan şişmiş gözleri ile Hyunjin'e bakmış onu gördüğü gibi boynuna sarılmıştı.

"ne oldu?" Felix ıslak yüzünü Hyunjin'in boynuna gömerken diğeri ise ince beli sarmalamıştı.

"sus sarılalım" diyip daha sıkı sarıldı.

Hyunjin bir elini kaldırıp çocuğun sarı uzamaya yüz tutmuş saçlarını okşamaya başladı.

biraz öyle durduktan sonra Hyunjin yatağa oturmuş ve Felix'i kucağına çekmişti. Felix onun kucağında dahada küçülürken hala kokusunu soluyordu.

"istediğinde anlat"

"ben ibne miyim?" dolu dolu gözlerini Hyunjin'in gözlerine çıkararak sordu.

"ne?" sinirden elleri titremeye başlamıştı.

yani konuşulanları duymuş ve babasının görüşü canını yakmıştı.

"hayır değilsin güzelim saçmalama."

"ama o öyle diyor" Hyunjin çocuğun çenesine bir öpücük kondurup yüzüne gelen saçları çekmiş ve güzel yüzünü ortaya çıkarmıştı.

"onu mu dinleyeceksin cidden? aptalın teki. bu zamana kadar Chan olmasa hiç birikimi olmayacak bir adam emin ol pek bir bilgi birikimine sahip olmayan sen onu daha iyi yönetirsin" 

"yönetebilir miyim?" dudaklarını büzmüş kızarık burnu ile masumca bakıyordu.

Hyunjin yandan sırıtmış ve çocuğu kendine daha çok çekerek konuşmuştu.

"dayanamam sana büzme dudaklarını"

"soruma cevap vermedin!" Felix sanki az önce yavru kedi gibi davranmıyormuş gibi birden cırlamıştı.

"kendi kafasının dikine giden, kendi bildiği dışımda birşey söylemeyen bu katı adamı her zerresine kadar yönetirken küçük bir şirketi mi yönetemeyeceksin?"

_

su fıc bıtsın yaz tatılıne kadar kacarım ben

Gambling - {Hyunlix}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin