7

171 21 2
                                    

~ 🍸 ~

"cidden bunu yaptın mı gerizekalı!" Hyunjin yaşananlardan sonra Jeongin'e gidip bir bir anlatmıştı herşeyi.

"kendiside beni istiyor, biliyorum."

"bu kadar emin olma" Hyunjin omuz silkip içkisini yudumlamaya devam etti.

dün yaşananlardan sonra onu nasıl bir daha görebileceğini düşünmeye başlamıştı. duyduğuna göre kral dairelerden birindeydi ama babasının evine taşınacaktı.

yani kısaca işi dahada zorlaşacaktı.

"dur bir saniye... şimdi sen aşık mı oldun?" Jeongin şaşkınlıkla konuşurken Hyunjin ise yüzünü buruşturup kafasını olumsuz anlamda sallamıştı.

"iğrençleşme"

"yalan söyleme kaç kişiye böyle takıntı yaptın"

"takıntı değil, elde etme çabası"

"Hadi ama Hyun aşk değilsede yoğun bir hoşlantı var içinde. Yoksa neden seni kazanca bağlamayacak bir işe girişesin ki?" Hyunjin bir iç çekmiş ardından arkadaşının yüzüne hiç bakmadan hun harca dans eden insanların arasına karışmıştı.

fazla temas halinde dans eden insanların arasından geçerken kapıda beliren beden ile olduğu yerde kalmıştı.

Lee Felix kapının orada ablasıyla birlikte konuşuyordu. yüzünde daha çok garipser ve isteksiz bir bakış vardı.

Hyunjin giydiğini baştan aşağıya süzerken bu çocuğun fiziğinin kızları çatlatacak biçimde şekilli ve ince oluşundan çok etkilenmişti.

dün az çok bacaklarına bakmasına rağmen ilk tanıştıkları gün pek dikkat etmemişti. ama şimdi giydiği incecik bacaklarını belli eden deri mini şort ve onun üzerindeki kısa kollu siyah gömlek ile karanlık konsepti bile aydınlatmıştı.

çok güzeldi ve Hyunjin hayrete düşmüş gibi bakıyordu hatta Miyeon onu görmüş ve inadına yaparmış gibi Felix'i Hyunjin'in ters yönine çevirmişti.

Hyunjin dona kalırken çıkmaktan vazgeçmiş ve koşar adımla neredeyse yolundaki herkese çarparak tekrar Jeongin'in yanına gitmişti.

"ne old-"

"o burada, acilen bana en ağırından iki tane özel karışımından yap. bu gece o tekrar benim olacak" diyerek arkadaşına sinsice bakmıştı.

Jeongin onun bir psikopattam farksız olduğunu düşünürken az önce hazırladığı içkilerden iki tanesini alıp tatlı ama çok ağır bir içki ekleyip Hyunjin'e vermişti.

Hyunjin anında birinin tadına bakarken aldığı tadı begenmişti ama birşeyler eksikmiş gibi tekrar Jeongin'e bakmıştı.

"yine ne oldu"

"şuna arzu arttırıcı at." net tavrı ile Jeongin dalga geçmediğini anlamıştı.

"saçmalama"

"dediğimi yap Yang." ciddiyetine bir kahkaha atmamak için duran Jeongin eğilip alt çekmecelerden bir hap almış ve eliyle vuraral ikiye böldükten sonra Hyunjin'in içmediği dolu bardağa eklemişti.

"bu kadarı yeterli, fazlası canını acıtı-" Hyunjin onun sözünü dinlemeden tezgahta duran diğer yarıyı almış ve içkiye attıktan sonra içkileri alarak arkadaşının yüzüne bakmadan uzaklaşmıştı.

Jeongin umursamayarak tekrar işine dönmüştü.

Hyunjin gözlerini kısmış etraftaki çocuğu arıyordu. uzaklarda bir kızla dans eden Miyeon'u görünce hemen etrafına bakmaya başlamıştı.

Ve Felix'i deri bir koltukta oturmuş Changbin ile konuşurken bulmuştu.

Ne?

hızla yanlarına ilerlerken ne yaptığını bile bilmiyordu.

geldiği gibi Felix'i ittirip dibine oturmuştu. ikili ona şaşkınlıkla bakarken o ise elindeki kendi içkisini kafasına dikip yoğun bakışlarla Felix'e diğer bardağı uzatmıştı.

Felix anlamazca bakarken bardağı geri çevirmemişti.

Changbin ise Hyunjin'e iğrenir gibi bakıyordu.

"Ne vardı Binnie?" Hyunjin bakışlarını içkiyi koklayan çocuktan çekmiş ve onun yanındaki Changbin'e bakmıştı.

"izin almadam gelip oturdun ya, şaşırdım"

"izin almam mı gerekiyordu?" dediğinde Felix içkiden ilk yudumu almış ve memnun bir mırıltı çıkarmıştı.

çıkardığı ufak sese iki adamda bakarken Hyunjin sinsi sırıtmasını takınmıştı.

"gerekiyordu"

"seninle aynı fikirde değilim" onlar arasında ki sözlü kavga dozunu arttırırken Felix ise hoşuna giden tadı yarılamıştı bile. Ablasını merak etmişti ama içinde kabarmaya başlayan arzu ve yanındaki Hwang'ın kokusu onu cezbediyordu.

"burası senin babanın mekanın değil Hyunjin, egolu bir ergen gibi davranmayı kes birşey konuşuyorduk"

"ama benim babamın mekanı ve ben Hwang'ım kalsın istiyorum" Felix bilmezce ama kendinden emin tavrıyla konuştuğunda Hyunjin kaşlarını havalandırıp dilini yanağına bastırırken gülmemek için ifadesini sert tutuyordu.

"pekala" Changbin itiraz etmeden kalkmış ve Felix'e anlamsızca bakmıştı ama Felix'in gözleri Hyunjin'in boş bardağı tutan ellerindeydi.

ardından uzaklaşmış ve arkasından ona alaylı bir şekilde bakan bir Hwang bırakmıştı.

"terliyorum" arkadan baldırına yapışan minik elle kazandığı zaferi kutlamanın zevkini yaşamak için güzelliğiyle ilgilenmeye başlamıştı.

Gambling - {Hyunlix}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin