Femboy | taekook

Bogum | 5

Selamlarrr 3 oyumuz geldi sonunda ve neredeyse 60 okunma olacağız wuuu

Sizi çok sıkmadan hemen bölüme geçelim asklarimm

Öptüm muahh😘😘

Jungkook'dan

"Benim hakkımda ne düşünüyorsun bilmiyorum Taehyung ama şunu bilki seni gerçekten seviyorum ve birazdan yapacağım şey için benden iğrenme ve uzak durma lütfen." Dedikten sonra ona iyice yaklaşıp ona bir şey söyleme hakkı vermeden dudaklarımı yumuşak dolgun dudaklarına bastırdım.

...

Taehyung'dan

Bana yapacağı şey konusunda hiç birşey söyleme hakkı vermeden yumuşak ince ve sıcak dudaklarını benim dolgun dudaklarıma bastırdı. Ve bende bir karşılık alamayınca geri çekildi.

Şaşkınlıkla konuştum "S-sen ciddiydin. Gerçekten hoşlanıyorsun." Dediğimde bana burukça bir gülümseme sunduğu yetmezmiş gibi kalbimin daha hızlı atmasını sağlayacak sözlere başladı, "Kim Taehyung senden çok hoşlanıyorum beni çok feci bir şekilde etkiliyorsun ve bu benim cidden zoruma gidiyor. Birinden bu kadar etkilenmek çok bana göre değil ama seni o hesapta ilk gördüğüm gün kendime engel olamadım ve sana yazdım çünkü beni çok fazla etkiliyorsun. Senden cidden çok hoşlanıyorum hatta ve hatta sana aşığım Kim Taehyung lütfen benimle çık sana benimle mutlu olabileceğinin sözünü veriyorum." Dedi ve elini kalbinin üzerine koydu.

Kalbim yerinden çıkacak gibi göğüs kafesimde atmaya başladı. Donuk donuk ona uzunca baktım gözlerindeki yıldızları izledim. Bunlar yalan olamazdı herhalde çünkü cümlelerini çok içten hissetmiştim ama ani bir karar vermek istemediğim için söze girdim. "Jungkook seni anlamak istiyorum lütfen bana biraz daha zaman tanı aceleyle karar vermek istemiyorum biraz zamana ihtiyacım var." Dedim.

"Oh, tabiki zaman istemek en doğal hakkın asla sana baskı yapmayacağım ama lütfen düşün seni bekleyeceğim." Dedikten sonra doğruldu ve kapıya ilerlemeye başladı.

Arkasından sadece bakakaldım. Ne yanına gidebildim. Ne de ona hoşçakal dedim. Sadece gözden kaybolan sırtını izledim.

Ve ardından kapının kapanma sesini işittim, bir beş dakika falan koltukta öylece oturup kendi düşüncelerimle boğuştum. Ve ardından kalkıp soğuk bir duş almak için banyoya ilerledim.

...

Alarmın kulak tırmalayan ritmik sesi ile kendime gelmeye çalıştım saatin çoktan sekiz olduğunu gördüm. Hemen banyoya girip rutin işlerimi hallettim, ardından üstümü giyinip evden çıktım.

Üniversitemin bahçesine vardığımda Jiminin koşarak bana geldiğini gördüm. Ve ona buruk bir gülümseme ulaştırdım. Bana baktı ve "Hadi amfiye beraber gidelim benimde dersim aynı seninkiyle." Dedi. Bende onu onaylarcasına mırıltılar çıkarıp peşinden ilerledim.

Koridorda ilerlerken kenardaki Yugyeom dikkatimi çekti. Bana bakmadı şükürler olsun ki Jimin'in yanına gidip "Pişt ben tuvalete gidiyorum haberin olsun." Diyip yanından uzaklaştım Yugyeom'a görünmeden.

Yugyeom benim takıntılı eski sevgilimdi. Tabi takıntılı demek çok doğru olmazdı çünkü beni okulda zorbalıyordu.

Hızlı adımlarla tuvalete ilerledim. Ve işimi gördüm. Sifonu çektikten sonra tuvaletin kapısı sertçe itilerek açıldı. İlk başta Yugyeom olabileceği korkusuyla kabinden çıkmadım.

Ta ki birinin bağırma sesini duyana kadar, "Sen salakmısın ya niye milletin içinde bana sevgilim diyosun!" Dedi bağıran ses. Ses tanıdık gelmişti ama çok anlamak için kendimi zorlanmadım. Tam kapının kulpuna asılacağım sırada, bir ses daha işittim. "Hm Jungkook cidden beni arkadaşın olarakmı görüyorsun. Ben aramızda birşeyler olduğunu sanmıştım." Dedi tanıdık olmayan ses Jungkook olduğunu anladığım ses biraz daha bağırdı. "O sikik çeneni hemen kapat yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim!" Diye bağırdı daha çok olabilirmişcesine.