Y/N ve diğerlerini fazlasıyla korkutmuştu bu çığlık. Çünkü bu çığlığın sahibi Mina'ydı. Hepsi yerlerinden kalkıp koşar adımlarla üst kata doğru gidiyorlardı. Mina'nın odasının önüne geldiklerinde hiç zaman kaybetmeden kapıyı açıp içeri girmişlerdi. İçeri girdiklerinde Mina üstüne serdiği örtünün altında saklanmış ağlıyordu. Y/N hızlıca Mina'ya yaklaşıp yatağın köşesine oturup örtüyü Mina'nın üstünden çekmiş ve Mina'yı kendisine yakınlaştırmıştı. Mina duvardaki yansımadan korktuğundan gözlerini hiç açmadan kafasını ablasının göğsüne gömmüş ve ağlamaya devam ediyordu. Seslerin fazlalığı ve yüksekliği nedeniyle uyanan anne ve babaları da Mina'nın odasına gelmişlerdi.
Babam: bu saatte ne bu gürültü böyle
demişti sesini yükselterek
Mina, babamın bağırmasından korkmuş olacak ki daha da yakınlaştırmıştı bedenini bedenime.
Junghwan: kabus gördü sanırsam korkup bağırdı o yüzden, önemli bir şey değil baba
Jk: rahatsız olmayın baba geri yatın isterseniz
annem: tamam iste bir şey yokmuş canım hadi gidelim
annem ve babam arkalarını dönmüş ve odaya gitmek için adımlayacakken
Chan: iyi geceler
demesiyle babam kim olduğunu anlayamadığı için arkasını dönmüştü
Babam: sen de kimsin be
babam Chan'ı tanıyordu fakat odanın karanlığı ve uyku sersemliğinin etkisiyle kim olduğunu anlayamamıştı.
Y/N: Chan
Annem: aa Chan mı? Hoş geldin oğlum
Babam: hoş geldin Chan
Chan: hoş buldum efendim
Babam: neyse biz uyumaya gidelim siz de yatın artık sabah görüşürüz. İyi geceler hepinize
Junghwan, Chan, Jeon, Y/N,Mina; iyi geceler
Mina kafasını Y/N'nin göğsünden hafifçe kaldırıp tam karşısındaki duvara bakıp tekrar kafasını Y/N'nin göğsüne bastırmıştı
Jeon: Mina, bir sorun mu var hala
Mina: odamdan gitmiyor çok korkunç
Y/N: odandan gitmeyen ne Mina
Mina: duvara bakın
Duvara baktıklarında bir hayaleti andıran yansıma görmüşlerdi. Bunun üzerine yansımanın nereden geldiğini anlamak adına hepsi etrafa göz gezdirmeye başlamışlardı. Jeon kenardaki hayalet oyuncağı görünce gidip eline aldı ve yansımanın gittiğini görünce
Jeon: gözlerini açabilirsin artık Mina
dedi ve Mina gözlerini açıp duvara baktığında o yansımayı görmediği için rahatlamıştı
Mina: oh sonunda odamdan gitti bu hayalet ya
Jeon elindeki oyuncağı Mina'ya gösterdi ve oyuncağının gölgesi olduğunu söyledi. Mina rahatlayıp uykusuna yeniden dalınca Mina'yı odasında bırakıp kapısını aralayarak çıkmışlardı.
Chan, Junghwan ile birlikte odaya gidiyorlardı ve biz de Kook ile birlikte benim odama gidiyorduk. Üstümü değiştirmiş ve Junghwan'ın odasına gidip Kook için bir şeyler istemiş geri odama dönmüştüm. Jeon da üzerini değiştirdikten sonra birlikte yatağa uzanıp birbirimizin gözlerinin içine dalıp gidiyorduk.
Y/N: sonunda geldin sevgilim
Jeon: ve artık hiç gitmeyeceğim balım
Y/N: bir daha asla bırakma beni ve bebeğimizi Kook. Olur mu?
Jeon: asla bir tanem asla
Jeon'un dudaklarımızı birleştirmesiyle vücuduma yayılan huzurla kapatmış gözlerimi anın tadını çıkartmaya başlamıştım. Dudaklarımızı ayrıldığımızda gözlerimi açıp Jeon'a içimde tutamadığım mutluluğumu gülümsememle yansıtmıştım.
Y/N: iyi ki varsın bir tanem
Jeon: iyi ki varsın güzeller güzelim
Jeon ile daha çok yakınlaştırarak bedenlerimizi sarılıp uyumuştuk...
Sabah
Aşağı kattan gelen gülüşme sesleriyle aralamıştım gözlerimi fakat pencereden odaya sızan güneş bana pek de müsaade etmediği için yüzümü buruşturup tekrar yummuştum gözlerimi. Jeon da uyanık olduğu için bu halimi görmüş ve gülümsemeye başlamıştı
Jeon: günaydınn balımmm
Y/N: günaydınn sevgilimm
Jeon'un dudağına bir günaydın busesi kondurmak için yakınlaşırken birden kapının açılmasıyla Jeon'u hafif itmiştim
Mina: kahvaltıya mı inseniz artık ağaç olduk aşkınızı sonra yaşarsınız ya bayılacağım şimdi açlıktan
Y/N: aayy Mina duyan da günlerce açsın sanacak ya
Mina: hadii ablaa çokk konuşuyorsun aşağıya inin artık
Jeon: tamam canım sen in biz hemen geliyoruz
Mina: taaamammm
Mina kapıyı kapatıyordu bende Jeon'a veremediğim öpücük için yeniden yakınlaşırken Mina tekrar ardına kadar açmıştı kapıyı
Y/N: MİNA AŞAĞIYA İN ARTIK!
Mina: of iyi be
Y/N: kapıyı kapat
Mina kapıyı kapatıp aşağıya iniyordu Y/N'de daha fazla beklemeden Jeon' öpücüğünü vermişti ve kahvaltıya inmek için Y/N Junghwan'ın odasından gidip Jeon için kıyafetler seçmiş ve getirmişti Jeon'a daha sonra üstlerini değiştirip aşağıya kahvaltıya inmişlerdi. Uzun zamandır Chan ile görüşemediğimiz için herkesin tüm odak noktası Chan'dı. Sohbet ediyorduk kahvaltımızı yaparken. Kahvaltı bittikten sonra etrafı da toparlayıp hazırlanmak üzere üst kata gittik çünkü bugün gelinlik ve damatlık bakacaktık. Hazırlanıp hep beraber gelinlik ve damatlık alacağımız mağazaya gitmiştik. oraya vardığımızda Jeon'un ailesinin de orada olduğun gördük. Jeon en güzel damatlıkları denerken ben de tam benim tarzım olan ve çok yakışan gelinlikleri deniyordum. Her denediğimiz bize çok yakışsa da tadımı kaçıran bir şey vardı...
Uzun zamandır yoktum nedenini yazdım bir daha burada anlatmayayım hepinize çok teşekkür ederim. Bu bölümü uyku sersemi yazdığım için ne kadar iyi oldu bilmiyorum umarım beğenirsiniz. Yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayın lütfen. Bir kaç tane daha devamı çok istenen hikaye var onların da devamını yazmaya başlayacağım birazdan lütfen takıp edin tekrardan hepinize çok teşekkür ederim :)
