Başlangıç, #1

258 8 124
                                    

Küçük lambaların özenli parmaklar tarafından sırayla dizilmiş olduğu, içerideki kalabalığın belki fark etmemekten belki de yalnızca ortamdaki herkesin hafiften soğuk bahar akşamına karşılık daha sıcak ve insan yükü olan iç mekanı tercih etmesinden neredeyse bomboş olan sade, masalsı mekanda genç bir kadın ve adam sessizce oturuyordu. Kadının elinde hiç de eğreti durmayan ince bir sigara, adamınsa yüzünde belirsiz bir ifade varken, dikkatli gözler vasıtasıyla bile mimikleri anlaşılamayan ikilinin oturuşu esasında birçok şeyi ele veriyordu. Genç kadın gerginliğini belli etmek için özel bir çaba harcıyormuşçasına sağ bacağını diğerinin üzerine atmış, kendinden emin görünebilmek adına dikleştirdiği omuzlarıyla beklentisinin aksine anlaşılmaya daha fazla davet çıkarmıştı. Yanındaki adam bunun farkında mıydı, bilinmez; zira kadının aksine o, omuzları için hiçbir çaba harcamamıştı. Öylece yapılı kollarını ve omuzlarını geren dirseklerini dizlerine dayamış, parmaklarını hafiften birleştirmiş ve boş sayılabilecek bakışlarını kadının üzerine dikmişti.  

Az sonra görüntüsüne inat, tok ve kendinden son derece emin, yine de gürültüden oldukça uzak bir ses duyuldu. "Gece boyunca gözlerini üzerime dikmen yetmedi ve yanıma geldin?" İmalardan uzak soru yanıtsız kaldı; böylece sessizlik bir kez daha vuku buldu. Adam boşluk hissi yaratan görüntüsünden o esnada da ödün vermiyordu ancak bu defa elleri üzerinde gezinen bakışları kadının sözlerini dikkate aldığının apaçık göstergesiydi.

Boşluğu kaplayan sessizliğin ardından bir cümle yeniden kuruldu: "Sana bir teklifim var." Bu sefer, sertvari bir tınıyla konuşan genç adamdı. Sözleri kadının ince, kavisli sayılabilecek açık renkli kaşlarının havalanmasına, az önce içine çektiği sigaranın zehirli dumanını adamın yüzüne öylece üfleyivermesine sebep olmuştu; işte o an, adamın boş bakışlarının son bulduğu andı. Etkilenişi yüzünün her bir hattında yankı bulurken oturuşu değişmiş, elleri ona ait değilmiş gibi onları nerede durduracağını bilememişti. Genç kadın ilgisizce güldü, anlık bir gülüştü bu fakat onun mahiyetinde biri için fazla anlamlıydı. Zira Efsa, son demlerini sürdürdüğünü sandığı yaşamının daha en başında, acımasız bir güzellikle kuşatılmış, aleladelikten ölesiye uzak, henüz keşfedilmemiş lakin bilinçsizce bunu bekleyen inanılmaz bir genç kadındı. 

Efsa, biraz da anlam veremeyişinden gülmüştü. Bir şeye anlam veremediği vakit minik bir bocalama yaşar, bu bocalayışı bir gülüşle kovalardı. Birkaç dakika içinde kendine gelince düşünmeyi bırakıp gözlerini adamın üzerinde gezdirdi. Az sonra, küçük yüzüne oranla dolgun fakat ortalamaya göre geri kalan dudakları hareketlenip "Seni dinliyorum," dediğinde, yanındaki aceleyle kurumuş dudaklarını yalamış, buna rağmen sakinliğini bozmadan ışığın konumuna ters düştüğünden gecenin karanlığında daha da koyulaşan kahverengi gözlerini ciddiyetle Efsa'nın elalarına dikmişti. "Ama çok çabuk olmalısın."

"İki yıldır seni izliyorum." Kadının ikazını ciddiye almadığını bağıran rahatlıkla dolu birkaç kelimelik cümlesini öylece geceye bırakıverdiğinde Efsa derin bir nefes aldı, insanlardan sıkılmanın ne demek olduğunu dahi bilmediği halde bunu yapardı; kırgınlıkla inşa ettiği bir yanı baştan çökük kabuğuna kimse yanaşamasın diye öyle bir sıkılgan ifade takınırdı ki bu haliyle değme oyunculara bile taş çıkarırdı.

"Biliyorum," Adamın bakışları şaşkınca Efsa'ya çevrildiğinde o, sigarasını söndürüp sağ bacağını diğerinin üzerinden çekti, muhatabının oturuşunu taklit ederek kollarını dizlerine yerleştirirken maskesi yüzüne çoktan yerleşmişti. Şimdi üzerine yapışmış olan rolünü, umursamazı, oynuyordu. "Kobay bir fareymişim gibi gözlerini üzerime diktiğinden haberim var. Umarım deneylerin bir işe yarıyordur."

"Psikoloji bölümünde değilim," Adam bir an, Efsa'nın kendisinin farkına vardığına inanamamanın şoku eşliğinde, tam bir yeni yetme edasıyla kelimelerini sıralayıvermişti. Zira bu garip kadın, konuşsa da konuşmasa da ve hatta yalnızca nefes alıyor olsa da adamı şaşkına çeviriyor, kalan her şeyi bir anda anlamsızlaştırıyordu onun için. "Ve üzerinde incelemeler yapmıyorum."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 22, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

DokuzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin