Bir değil binlercesi

Azad&Hazan (1)

Düşünsene

Sabah kahvaltınızı yaparken Baban ve abin gürültüyle Salona giriyor. Annen "ne oldu? Ne bu celal?" Diyor. Baban "akşama Bunu istemeye geliyorlar, hazırlık Yapın," diyor. Sen ayağa kalkarken "Ne istemesi baba?" Diyorsun. Baban "Sana laf düşmez, koskoca Vanin ağası istemeye geliyor," Diyor. Sen "Baba sen beni Satıyor musun? Mal mıyım ben?" Diyorsun. Baban "Bir işe yaradığın Yok, evlen git. Hem güzel bir hayatın Olur," diyor. Sen "baba benim şuanda Güzel bir hayatım var. O kadar zaman Sınava hazırlandım, 1 ay kaldı sınavıma Sonra üniversiteye gideceğim. Söz verdin," Diyorsun. Baban "Kocan izin verirse gidersin," Diyor. Sen "baba yapma," diyorsun

Annen "Kim geliyo?" Diyor. Abin "Azad Elvar," diyor. Sen "o adamın daha yüzünü Gören yok, tanıyan bile yok. İstemiyorum ben," diyorsun. Baban "Akşam görürsün yüzünü," Diyor ve abinle beraber mutfaktan Çıkıyor. Sen "Anne ben evlenmeyeceğim." Diyorsun. Annen "Kaç o zaman," diyor. Sen "Ne?" Diyorsun. annen fısıldayarak Konuşuyordu. "Kızım salak mısın? Elini kolunu tutan mı var? Kaç git," diyor. Sen "olmaz anne, yapamam," diyorsun. Annen "Niye?" Diyor. Sen "olmaz," diyorsun. Annen "Kızım para da veririm, git işte. Kurtar kendini," diyor.
Sen "Anne..." diyorsun.

Annen "Zamanında beni Okutmadılar, evlendirdiler. Evlenmeden önce çok denedim Kaçmayı ama kimse tutmadı Elimden. Şimdi ben senin elinden Tutuyorum. Git hayallerini yaşa," Diyor Sen "Bunu size yapamam," Diyorsun. Annen "Valla Şimdi terliği Suratına çarpacağım. Baban seni Satıyor, sen niye ona acıyorsun?" Diyor. Sen "Anne... ben, benim Sevdiğim var. Onu bırakıp gidemem," Diyorsun. Annen "Ama evlenirsin? Öyle mi?" Diyor. Sen bir şey söylemeden Mutfaktan çıkıyorsun ve odana gidiyorsun. Sevgilini arayacağın sırada abin odaya Giriyor. "Ne oldu abi?" Diyorsun. Abin "kahve yap bize" diyor. Sen "tamam" Diyorsun. Abin odadan çıkınca sevgilini Arıyorsun ama açmıyor. Sonra ekrana Ondan bir mesaj düşüyor. "Konuşmayalım. Bir şey sorma. Bitti her şey (Engel) Sana bunu yazıp engellemişti...

Telefonunu kapatıp aşağıya İniyorsun ve kahve yapıyorsun. Annen yanın geldiğinde "Gidiyor Musun?" Diyor. Sen "Hayır, gelsinler İstemeye," diyorsun. Annen "yemin Ediyorum geri zekalı benim kızım," Diyor. Sen ona gülerken "bende Seni çok seviyorum annem," diyorsun. Madem o seni en zor gününde terk Etmişti, sende ona inat evlenecektin. Evet saçmaydı ama onun sana olan Aşkını biliyordun, istemsizce güveniyordun. Baban "Akşam bir
Sorun Çıkarma," diyor. Sen "yok baba Niye Çıkarayım. Senin sözünün üstüne Söz söylemem," diyorsun. Baban "aferin Benim güzelime," diyor. Sen "afiyet olsun," Diyorsun ve odadan çıkıp annene Yardıma iniyorsun. O yemekleri sen Temizliği yapıyordun...

Akşam olduğunda her şey Hazırdı. Kapı çaldığında Konağın Kapısını açıyorsun, içeriye Yaklaşık 50 kişi giriyor. Baban "Azad Ağa yok mu?" Diyor. Azad'ın babası, Boran Ağa "onun Bir arkadaşı kaza geçirmiş, Onun yanında kaldığı için gelemedi." Diyor. Baban başını olumlu anlamda sallarken Sen kendi kendine gülüyorsun. Mırıldanarak "Adam kendi istemesine bile gelmedi Düğüne gelir inşallah,"Diyorsun. Yanında ki kız senin koluna Hafifçe vururken "Ağam duymasın,
"Çook sinirlenir," diyor, Sen "Ağanda Meydana çıkacak cesaret var mı ki?" Diyorsun. Kız "Onda olan cesaret kimsede Yoktur" diyor. Sen "Bende olan özgüvende Kimsede yok merak etme," diyorsun... İsteme olmuştu, baban seni vermişti. Herkes evine gittiğinde odana giriyorsun Ve uyuyorsun...

İsteme gününün üzerinden 1 hafta geçmişti. Sevgilinle Hiç konuşmamıştın çünkü artık Sevgilin değildi. Bu süreçte Azad ile de hiç konuşmamıştın, ve adam Hâlâ gizleniyordu. Bugün düğün Gününüzdü. Sabah erkenden kalkıp Kuaföre gitmiştin ve hazırlanmıştın. Düğüne birkaç saat kala düğün Salonuna gidiyorsunuz. Kalabalık Bir düğün olmayacaktı. Gelin ve damadın Odasında tek başına otururken kapı Açılıyor. İçeriye iki metreye yakın Esmer bi adam giriyor. Sen "Kimsin?" Diyorsun, duvağın kapalı olduğu Için giren kişinin yüzünü fazla Göremiyordun. "Azad Elvar, Müstakbel kocan," diyor. Sen duvağını Kaldırırken o arkasını dönüyor. Sen "Karan gibi sende mi yemin ettin?" Diyorsun alayla. O sana bakmadan "Ne yemini? Karan kim?" Diyor. Sen "zorla evlendiğim kadının yüzüne bakmam, Diye bir yemin," diyorsun...

Azad sana döndüğünde hayran kalıyorsun çünkü dehşet yakışıklıydı. "Ne saçmalıyorsun Bilmiyorum ama delisin sen galiba," Diyor. Sen "He he," diyorsun. Azad senin karşına geçerken "Senin bazı anlaşmalar yapacağız Şimdi," diyor. Sen "tek bir şartla Kabul ediyorum," diyorsun. Azad "Boş senede imza atma istersen, Önce beni bi dinle. Sonra kabul et," Diyor. Sen "Hayır, benim tek bir şartım Var. Sen onu kabul et, bende senin Şartlarını," diyorsun. Azad "Peki, Cesursun ama aptal cesareti. Ne istiyorsun?" Diyor. Sen "Beni 3 hafta Sonra gerçekleşecek olan üniversite Sınavına göndereceksin," diyorsun. Azad "Sen kaç yaşındasın da sınava Giriyorsun?" Diyor kaşlarını çatarken. Sen " 19 yeni bitti 20," diyorsun. Azad "Düğün iptal," diyor...

Sen gülerken "tövbe bismillah, Noluyor ya?" Diyorsun. Azad "küçük bir kızla mı Evleneceğim?" Diyor. Sen "pardon Ama sen ne diyon?" Diyorsun. Azad "Bana senin 26 Yaşında Olduğunu söylediler," diyor. Sen "6 yıl sonra 26 yım, evet. Demek ki ileri görüşlülermiş," Diyorsun. Azad "Mizah seviyene Hayran kaldım," diyor. Sen "Tenezzül Edipte istemeye gelseydin kaç Yaşında olduğumu öğrenirdin, Azad Ağa," diyorsun. Azad "Lan sen Niye bu yaşta evlenmeyi kabul ettin?" Diyor. Sen "ben istemesemde babam beni Zorla evlendirecekti, bende kendimce Eğlenceli bir hale getirdim," diyorsun. Azad "Bana bir şekilde haber ulaştırsaydın Senin kaçman için yardım ederdim," diyor. Sen "İninden çıkmadığın için, sana ulaşılmıyor. 20 senedir Vandayım ilk kez yüzünü gördüm," Diyorsun. Azad "İn min, düzgün konuş Benimle. Arkadaşın değilim ben senin," Diyor. Sen "Sen kaç yaşındasın Azad Ağa?" Diyorsun. Azad "28," diyor. Sen "Evet biraz Fazla büyükmüşsün," diyorsun...

Azad "8 yaş lan! 8! Az mı? Sen Kendinden yaşça büyük bir İnsanla evlenmek mi İstiyorsun kızım?" Diyor. Sen "Hazan benim adım. Ayrıca Seninle evlenmek için ölmüyorum," diyorsun. Azad "İptal bu düğün, her ne Olursa olsun iptal!" Diyor. Sen işaret parmağını Azad'a Doğru sallarken "Bu düğün Olacak, sen istesen de, İstemesende olacak! Ben kimseye arkamdan laf Ettirmem, gelinlikle düğünde Terk edildi dedirtmem," diyorsun. Azad "Ben şimdi herkese haber Salarım, terk edildim derim Olur mu?" Diyor. Sen "Ben mi seni terk ettim?" Diyorsun. Azad "millete öyle deriz." diyor. Sen "Bu senin gücünü düşürmekten Başka bir işe yaramaz Azad ağa," diyorsun. Azad "Başka bir çaremiz, yok," diyor...

Sen "İkimizinde rezil olmasına Gerek yok," diyorsun. Azad "Evlenmek mi istitorsun yani?" Diyor . Sen "Mecburiyet," Diyorsun. Azad "Peki o zaman, Şartlarımı söyleyeyim," diyor. Sen "söyle, kabul ettim bir Kere," diyorsun. Azad "Hayatına ben girdikten Sonra başkası olmayacak, Üniversite okuyacaksın ama Her türlü güvenliğin Sağlanacak. Benim karım değil, Arkadaşım olacaksın evde," Diyor. Sen "Abi de diyeyim mi?" Diyorsun. Azad sabır çekerken "Kardeşimle evlenmem," diyor. sen "Komik değil," Diyorsun. Azad "Demek ki ikimizinde Mizah seviyesi yerlerde," Diyor. Sen "Ya ya," diyorsun. Azad koluna girmen için kolunu Uzattığında koluna giriyorsun. "Hayde bismillah," diyorsun ve Oda'dan çıkıyorsunuz....

Devamı gelecek, şimdilik attım.