"Endişelenme, yalnızca onunla eğleniyorum Shindo."
Önüme vurulan şişenin içindeki kırmızı sıvı, küçük bir darbeyle taşar gibi olmuştu fakat hiçbir damlası sırçadan yapılan masayı kirletecek kadar ilerleyememişti. Kırmızı damlalar şişenin kenarlarından süzülüyordu.
"Bu gidişle kendini kaptıracaksın İzuku." Hafifçe havaya kaldırdırdığı mey dolu kadehi inceliyor gibi gözüküyordu, kafasının dumanlandığını düşünmeye başlamıştım. "Kendine yeni bir eğlence ara."
Küçük dünyamda tek bir sevincim kalmıştı, küçük bir gönül hoşluğu. Odamın dört duvarı içinde duvarlarımı süsleyen tuvallerim, boyası üzerinde kurumaya yüz tutmuş fırçalarım... Bütün vaktimi bu eğlenceye yatırmıştım, kimi için çoğu zaman gülünç ve değersizdi bu kendimi kaptırmışlığım. Bir genç oğlan, benim yaşlarımda, sonsuz bir hayret ve ilham kaynağı olmuştu benim için. El sürülemez havası bende bir tapınma duygusu yaratmıştı.
Onunla hoş bir raslantı yaşadığımda ismini daha önceden biliyor olabileceğimi düşündüm. Sarı kirpiklerinin altında sakladığı ferlerine, tabi olduğum şarap renginin değdiği asil gözlerine, rüzgârın burnuma üflediği kaliteli parfümüne, hareketlerindeki asi havaya aşina olduğumu hissediyordum.
"Bir süre onunla olmak istiyorum."
Elimdeki kadehi dudaklarımın arasında eziyordum. Unutmak istiyordum kendimi bütün ruhumla, iki göğsümün ortasında alev alev yanan bir çift yakut açlığını uyutmak istiyordum.
"Ne yaparsan yap her şey daha kötü olacak." Karanlık gözler çehremde duracak bir yol arıyordu. "Demek istediğim, acı çeken sen olacaksın."
kisa ve oylesine bir kitap, umarim bunu yazarken dunya dertlerimden bir sureligine kacabilirim.