7. YABANCI HİS

22 6 0
                                    


Büyüğen biz değiliz büyüyen yanlız bizim acılarımızdır ve insan baş edemediği acıya alıştığı zaman büyürmüş

KEYİFLİ OKUMALAR

Bilmek mi daha zor yoksa bilmemek mi unutmak mı yoksa hatırlamak mı ben o zarfların kimden geldiğini bilmiyorum o yüzden bilmemek , ailemin gözümün önünde öldürdüklerini unutamıyorum o yüzden bana göre unutmak daha zor

"Eee almıcakmısın?" dedi Albert ellindeki zarfı salarken "tam... tamam..yani alırım" dedim ve ellindeki zarfı aldım sahte bir gülüşle "kıyafetlerimi değiştirip duş almak istiyorum o zamana kadar sen krem şanti ile pudingi hazırlarmısın" dedim. Başıyla onayladı ve gitti kapıyı kapattım o lanet mektubu okumadan yırttım "sen her kimsen seni bulduğumda öldürmicem, ilk önce annenden emdiğin sütü burundun dan ketiricem" dedim fısıldayarak ve dizlerimin üstüne düştüm bende ölüyorum benim de içimde bir şeyler parçalanıyor, kalbim yerinden çıkıcak gibi oluyor herkes beni çok güçlü bir olarak biliyor ama bilmiyorlar onlara gösterdiğim çiçek yüzümün arkasında parçalanmış bir yüz olduğunu, daha önce bir adamın gözünü oymuş, ayak tırnaklarını söküp, dilini kesmiştim bunu yaptığım için herkes bana sen çok "acımasızsın" demiştiler ama kendi başına bakmış bir kadının vicdanı temiz olamaz. Göz yaşlarımı ellimin tersiyle sildim

Derin bir nefes aldım ve ayağa kalktım kıyafet dolabın dan siyah eşefmon ile siyah bir t-shirt aldım ve banyo'ya gittim yarım saat boyunca suyun altında kaldıktan sonra daha yeni şampuan ellimie almıştım, saçıma biraz döktükten sonra yerine geri bıraktım, saçlarımı güzelce yıkayıp banyodan çıktım. Yüzüme sadece bir krem sürüp. Eşefmon geçirdim daha sonra t-shirt geçirdim ve odadan çıktım, merdivenlerden indim mutfağa yönlendim, içeriye girdiğimde Albert kulaklık takmış şarkı dinliyordu elindeki çırpıcıyla, ocağın başında pudingi karıştırıyordu. Arkasından sessizce ilerledim. Parmak uclarıma çıktım boynuna eğildim, boyum bir yetmiş ikiydi kısa değildim o çok uzundu tahminen bir seksen filandı, boynuna eğildimde dudağımı boynuna sertçe değdirdim, hareketimle omzundan baktı ve bana gamzelerini gösterdi koları arkadan belimi tutu ve beni önüne çekti bellimden daha sıkı tutup tezgahın üzerine koydu, bir elini belimden çekip t-shirt'min yakasını tutup aşağı çekti göğüsüme kadar çektiğinde başını boynumda sürtü "çok güzel kokuyor benim kızım" dedi ve kokumu içine çekmeye başladı. Zar zor yutkunmaya çalıştım ama nafile, dudakları yukarı doğru çıktı şah damarımın üzerinde durdu öpücükler bırakmaya başladı ellerimi yanağına kaldırım tam yanaklarını okşuyucaken benden ayrıldı "ha siktir" ona çatık kaşlarla bakarken o eline tekrardan çırpıcı yı almış ocaktaki pudingli karıştırıyordu, telaşının sebebi pudinginin yanma ihtimalidi ama zaten kısık ateşte yapıyordu nasıl altının tutmasını bekliyordu eğer bana 'Altı tutmamış'derse güzel anı mahvediği için onu öldürürüm. Tezgahtan indim ona baktım da ellini kalbine koymuş

"oh çok şükür yanmamış" demek öyle tek kaşımı havaya kaldırdım "yanmadı ama güzel anımızı böldün" dudağını büktü "üzgünüm bitanem" dedi ve sırtını tezgaha dayadı , ellerimi tutu beni kendisine çekti "nerde kalmıştık" dedi ve dudağıma uzandı ona aynı şekilde karşılık verdim bacaklarımı belline sardım, dudaklarımı kasıtlı boynuna sürtüm kısık ateşte olan pudingi nin altını yüksek ateşe açtım, evet kesinlikle onun suçuy du, olucaklar da umrumda değildi olmuycaktı da tekrardan onu dudağından öpmeye başladım da tekrardan beni öpmeyi bıraktığında "yine ne oldu amına koydum" beni belinden aşağı indirdiğin de "puding den fazla duman geliyor" dedi ve puding'e döndü "siktir" gidip ocağı kaptı "altı azıcık tutmuş ama işimize yarar merak etme" ah şuan ,sinir krizi geçiriyorum o bana 'morok etmo' diyor onu taklit etmek beni güldürdü keşke sesli taklit etseydim ama bu sefer 'ne dedin' sen diyecekti boşveriyim en iyisi "aşkım krem şanti ile pudingi hazır ben pasta süslerini çıkarı yım sende hazır keki kesmeye başla" dedi ve poşetlere uzandı bende onun dediğini yaptım daha önce zarf yüzünden tabağa koyduğum keki kesmeye başladım. Ben işimi bitirdiğimde Albertin de işini bitirdiğini gördüm yanıma elindeki pasta süsleri , doğranmış çilekleri le geldi tezgaha bıraktı , ellerini arkadan tişörtümü'n içine geçirdi belimi kavramaya başladı, çenesini omzuma koydu bende o sırada çikolatalı krem şanti yi ellimdeki sıpatula yla kekin üzerine sürüyordum

İℕ𝕋İ𝕂𝔸𝕄 𝔾Öℤ 𝕐𝔸pŞ𝕃𝔸ℝ𝕀 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin