6. Bölüm

125 10 12
                                    

       Merhabaa ballarımmm. Umarım beğenirsiniz oy verip yorum yapmayı unutmayın lütfen

       Ben kapıda durmuş düşünürken kapı bir kere daha çalmış ve sesi duyan jin hyung yanıma gelmişti.

-Jimin kimmiş. Noldu sana yüzün bembeyaz

- H-hyung napıcaz onlar gelmis mahvoldum ben ya birşey yaparlarsa

       Jin hyung biraz sesini yükselterek kollarımdan tutup beni sakinleştirmişti. Yanımıza gelen Hoseok'la kapı tekrardan çalmış ve kapıdakiler konuşmaya başlamıştı.

-Hyung, Jimin neler oluyor

-Park jimin içeride olduğunuzu biliyoruz kapıyı açın yoksa biz içeri gireriz

-Hyung korkuyorum

-Korkma sakin ol ben buradayım. Şimdi kapıyı açıcaz ve içeri alıp biraz daha zaman istediğimizle alakalı biraz konuşucaz ama sizin sakin olmanız gerek

-Ya halledemezsek hyung

-Halledicez Hoseok kötü düşünmeyin şimdi kapıyı açıyorum sakin olun sizde

       Jin hyung kapıyı açınca daha konuşmasına fırsat vermeden Namjoon ve Taehyung denen adam içeri girmişlerdi arkalarından da birkaç tane adamları vardı. Namjoon denen adam konuşmaya başladı.

-Sonunda yüzünü görebildik Jimin mesajlarımıza da cevap vermiyorsun oysa bizden borcu alırken böyle anlaşmamıştık. Zamanın doldu borcu ver uğraştırma bizi.

       Namjoon'un konuşması bittikten sonra Jin hyung hemen lafa atlamıştı

-Merhaba efendim ben jimin'in hyunguyum adım Jin. Borcu almadan önce içeri geçmez misiniz birşeyler ikram ederiz hem biraz konuşmuş oluruz.

       Namjoon Jin hyungu biraz inceledikten sonra kesin çıkan sesiyle konuşmuştu

-Gerek yok borcu verinde gidelim artık

-Hadi ama Hyung bence biraz oturabiliriz hem bir işimiz yok

-Evet bencede kardeşiniz haklı buyrun içeri geçelim

       yanındaki Taehyung'un konuşmasıyla Namjoon ona bakmış ve bizimde yalvarışlarımızla kabul etmişti.

-Peki madem ne söyliceksiniz merak ettim açıkçası

-Ne acelesi var canım oturup konuşucaz işte bu taraftan geçelim biz Hoseok sende içecek birşeyler getirir misin Ne alırsınız bu arada

       Jin hyung gerginlikten ne dediğini bilmez bir halde konuşmaya devam ediyordu bizde o ara içeri geçmiş koltuklara oturmuştuk. Namjoon'un yanındaki korumalarda dışarı çıkmışlardı.

       Ben jin hyungun yanına oturup arkadan tişörtünü tutarak destek alıyordum aşırı derecede gergindim. Ben öyle yapınca Jin hyung bana sinirli bir bakış atıp konuşmaya devam etmişti. Hoseok'a birşeyler getirmesini söyleyince Hoseok kabul etmiş o kalkarkende Taehyung yardım etmek istemişti garip cocuktu belli ki cana yakındı.

-Tabi ki hyung ne alırsınız ona göre getireyim

-Su alsak yeter

-Peki tamam

-Dur bende yardım edeyim sana tek getirme

       Ikisi mutfağa gidince Jin hyung tekrardan konuştu

-Cana yakın biri galiba size çok benzemiyor

       Namjoon garip bakışlarla Jin hyunga bakıp ne yaptığını anlamaya çalışıyordu. Adam haklıydı buraya borcunu almaya gelmişti biz oturmuş birşeyler içer misiniz diye sorup sohbet ediyorduk. Bunu sadece eminim ki biz yapabiliriz. Kim böyle birsey yapardı ki.

The Meaningful Dance Of Our Bodies (JİKOOK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin